Çok zeki bir devenin yapacağı seçim kimseyi gücendirmez. | Open Subtitles | رجل ذكى أختيار يصنعه الجمل لا يمكن أن يرفضه أحد |
Ben hiç kırmızı ve mavi kablo arasında seçim yapmak zorunda kalmadım. | Open Subtitles | لم أطر أن أختيار بين الأسلاك الحمراء والزرقاء. |
Adamın 5 gazoz hakkı vardı bizim her gün sahip olduğumuz bir hak onun uzun zamandır elinde olmayan bir seçim. | Open Subtitles | من خمسة أنواع أختيار نختارة كل يوم ولكنه حرم منه لسنوات |
Cüretkar bir elbise seçimi, Bayan Van der Woodsen tabi eğer bu günlerde havaalanında bunları giymiyorlarsa. | Open Subtitles | أختيار غريب يا فان دير ويدسون الا إذا كانت هذة موضة هذا العام |
tercih ya da bir karşılık sunmadan onlara hizmet etmek rızam olmasa da benim görevim sanıyorlardı. | Open Subtitles | أدعوا هذا على بدون موافقتى أن واجبى أن أخدمهم بدون أختيار أو مكافأة |
Lütfen dikkat. Kazanan bileti seçme vakti. | Open Subtitles | أنتباه من فضلكم حان وقت أختيار التذكرة الفائزة |
Sanığın mahkemeden sadece sorgulamayla ayrılmasından başka seçenek yok. | Open Subtitles | المتهم لا يترك للقاضى أى أختيار لكى يمضى فى الأستجواب |
Dolayısıyla bu az sayıdaki grubu seçmek daha zordu. | Open Subtitles | وهكذا كانت الصعوبة تكمن فى أختيار القلة المختارة |
Beni sana olan bağlılığım ile ona olan bağlılığım arasında bir seçim yapmaya zorladı. | Open Subtitles | لقد أجبرنى على أختيار ولائى لكِ أو ولائى له. |
Bu arada, Mahler'in Sekizincisi cesur bir seçim. | Open Subtitles | على فكرة ، أختيار جرئ السيمفونية الثامنة لمالير |
Keşke gay olmak bir seçim olsaydı çünkü o tarz şort ve çizmeleri hep sevmişimdir. | Open Subtitles | أتمنى من الشاذين أختيار لأنهم دائما يفعلون مثل تلك القصار ووالطوال الأحذية |
Ne seçim bir köle vardır ancak hizmet ve arsa için? | Open Subtitles | واى أختيار امام العبد الا ان يخدم و يدبر المكيدة؟ |
Yani, burada seçim yapması gereken tek kişi sensin. | Open Subtitles | إذاً ، الشخص الوحيد هنا ذو أختيار هو أنت |
Mükemmel. 2007 Barolo kuzunun yanında harika bir seçim. | Open Subtitles | ممتاز ، نبيذ بارللو 2007 أختيار رائع مع لحم الخروف |
..ama artık bu seçimi geri almam gerekiyor gibi hissediyorum. | Open Subtitles | ولكنني أشعر بأنه حان الوقت بالنسبة لي لعدم أختيار ذلك الخيار |
Etrafta bir sürü insanın olduğu aşırı duygusal bir teklifi... tercih etmediğin için de teşekkürler. | Open Subtitles | وشكراً لعدم أختيار المقترحات الدرامية الأخرى مع الكثير من الناس |
Crespo Adası yakınlarına geldiğimiz anda, kendi yiyeceğinizi seçme özgürlüğünüz olacak. | Open Subtitles | سيكون لديكم الفرصة فى أختيار طعامكم بأنفسكم |
Çok fazla seçenek var. Bir adam yalnızca birini seçmemeli. | Open Subtitles | العديد من الخيارات , الرجل لا ينبغي له أختيار واحداً فقط |
Diğer insanların seks kıyafetlerini seçmek gerçekten hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | يربكنى حقا أختيار الملابس المثيرة للأخرين |
Aslında ikimize de lâzım bu yüzden, gördüğün gibi bu ikisini aldım ve istediğin rengi seçebilirsin. | Open Subtitles | في الواقع، كلانا أشتريت فرشتان ويمكنك أختيار اللون الذي ترغبي به |
Bu, zor bir karar olacak. Ama bir seçeneğimiz yok. İçimizden birisi Dunbar'ı bu gece kamptan çıkaracak. | Open Subtitles | فلنعى أن ذلك سيكون مهمه صعبه ولكن ليس لدينا أختيار أخر |
Başka bir şansım var mı? Saldırganlık düzeyi artıyor. | Open Subtitles | ليس لدي اي أختيار ، اليس كذلك؟ مستويات العدوان ترتفع عالياً |
Birini seçmen gerekse, hangisini seçersin? | Open Subtitles | لو أجبرت على أختيار واحده فقط, ماذا ستختار؟ |
Aslında renk seçmem gerek. Neden benimle gelmiyorsun? | Open Subtitles | في الواقع، علي أختيار لون لماذا لا تأتين؟ |
Bir taraf seçmem gerek ve yanlış tarafı seçmeyi istemiyorum. | Open Subtitles | يجب أن أختار جانباً أؤيده فقط لا رغبة لي في أختيار الجانب الخاطئ |
Hayat bir seçimdir, Agent Bellamy, yaşamak ve geri dönmenin de olduğu gibi. | Open Subtitles | ، الحياه أختيار ، عميل بيلامي للأحياء . وللعائدين ، أيضاً |
Bak, başka bir seçeneğim yok, tamam mı? Bu kadar. | Open Subtitles | أسمعي، ليس لديك أختيار لقد أنتهيت |