| Korkarım ki geçen gün size tam olarak dürüst davranmadım. | Open Subtitles | أخشى أنني لم أكن صادقة معكِ تماماً في ذلك اليوم |
| İkinize de mutluluklar dilerim ama Korkarım ki düğüne gelmem mümkün değil. | Open Subtitles | أتمنى لكم الأفضـل لكـن أخشى أنني لـن أكون قادراً لحضـور حفل زواجهـا |
| Maalesef artık Bill Broussard'la birlikte çalışamam. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أستطيع العمل مع بيل بروسارد بعد الآن |
| İstesem bile, olmaz. Maalesef ben geçmişe aidim. | Open Subtitles | حتى لو كنت أريد ذلك,لا أخشى أنني أصبحت أثر قديم |
| - Ne yazık ki hanımefendi size bu konuda yardım edemem. | Open Subtitles | سيدتي , في هذا الأمر , أخشى أنني لا أستطيع مساعدتكِ |
| Gururum okşandı bayan ama Korkarım ki başka birisiyle hayatımı birleştirdim. | Open Subtitles | حسناً، أشعر بالإطراء يا سيدتي، ولكن أخشى أنني مرتبط بامرأة أخرى. |
| Yaptığına bak! Elbisemi mahvettin! Korkarım ki yeteneğim artık yok. | Open Subtitles | أنظر ماذا فعلت أتلفتها أخشى أنني فقدت قدراتي |
| Korkarım ki konu briç olunca biraz cahil kalıyorum. | Open Subtitles | و أخشى أنني أندمج عندما يتعلق الأمر بلعبة البريدج |
| Korkarım ki, bana eşlik etmesi için, başka birisini bulacağım. | Open Subtitles | أخشى أنني سأبحث عن شخصٍ آخر لمرافقتي خلال رحلتي |
| Korkarım ki bu soruların cevabını duymak zorundayım Bay Starks. | Open Subtitles | أخشى أنني يجب أن أسمع هذه الإجابة يا سيد "ستاركس". |
| Korkarım ki Mavi Adam Grubu ile benim yollarımız ayrıldı. | Open Subtitles | أخشى أنني و جماعه الرجل الأزرق قد تفرقنا |
| Gerçekten mi? Maalesef arama izni görmem gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، أخشى أنني شأضطر إلى أن أرى رخصتك الفدرالية |
| Sürekli binlerce ayrıntıyı öğrenmek isteyen can sıkıcı bir babayım Maalesef. | Open Subtitles | أخشى أنني والد مزعج دائماً ما يطلب تفاصيل أكثر |
| Maalesef sana yardım edemem. Gitti, sen de biliyorsun. Artık koddan başka bir şey değil. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أستطيع هذا لقد أصبحت جزءًا من شفرة اللعبة الآن |
| Onu tekrar takmanı istemek zorundayım Maalesef. | Open Subtitles | أخشى أنني مضطر لأن أسألك وضع ذلك مرة أخرى |
| Muhtemelen senin fahiş fiyatlarına Maalesef gücüm yetmez. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أستطيع تحمل أسعارك الباهظة. |
| Ne yazık ki bazen sizlere sert davrandım. | Open Subtitles | أخشى أنني كنت صارما لحد ما معكما في بعض الأحيان |
| Ne yazık ki size daha fazla yardımcı olamayacağım, Dedektif. | Open Subtitles | أخشى أنني لا يمكن أن أكون مفيداً لكم يوجد شيء سيء أليس كذاك ؟ |
| Peki. Ne yazık ki aradığınız yazar ben değilim. | Open Subtitles | حسنا، أخشى أنني لست الكاتب الذي تبحث عنه |
| - Korkarım ışık çok yetersiz, göremiyorum. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أرى شيئاً في هذه الإضاءة المنخفضة |
| Şey Üzgünüm ama siz gelene kadar burada bekleyemiyeceğim. | Open Subtitles | أخشى أنني لا أستطيع الانتظار هنا حتى تعود |
| Korkarım ben, senin benim olduğumu düşündüğün... - ...kişiden kendimi kurtarmalıyım. | Open Subtitles | أخشى أنني في حاجة إلى الإنقاذ ممن تخالني أنت إياه |
| Ve doğrusu, çıkarsam dönmem diye korkuyorum. | Open Subtitles | و لكي أكون صادقاً أخشى أنني إذا خرجت من هنا فلن أعود |
| O zaman korkarımki eyalet izni istemem gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً , أخشى أنني شأضطر إلى أن أرى رخصتك الفدرالية لأنني لا أصدق ما تقوله بشأن هويتك |