Ve yargımda çok büyük bir hata yapmışım ve kesinlikle düğünümüze gelmelisin. | Open Subtitles | وأنا أخطئت حقاً فى الحكم عليكى وأنتي يجب أنت تحضري حفل زفافنا |
Kestirip, siyaha boyamak gibi bir hata yapmıştı. | Open Subtitles | لقد أخطئت وقصّت شعرها وصبغته باللون الأسود |
hata ettim, seni daha hızlı bulmalıydım. | Open Subtitles | لقد أخطئت و كان ينبغي أن أعثر عليكِ بأسرع مما فعلت |
Stella'nın Yanlış olduğu nokta, hem kendisinin hem de Terra'nın eylemsiz gözlemci oldukları varsayımıydı. | TED | أين أخطئت ستيلا كان افتراضها يقضي أنها وتيرا لديهما برهان متكافئ ليصبحوا مرصدين قصوريين |
Yanlış anlamış olmalıyım. Bir toplantımız vardı. | Open Subtitles | ربما أخطئت فى الموعد أنا أعنى لقد كان بيننا موعد |
Yüce Tanrı'ya ve size itiraf ediyorum: günah işledim. | Open Subtitles | انا أعترف لربنا العظيم ولك يا أبتى بأنى أخطئت |
Atışını kullandın seni orospu çocuğu! Iskaladın! | Open Subtitles | لقد حظيت بفرصتك أيها اللعين, ولكنك أخطئت. |
- Karavana attın, Cogburn. | Open Subtitles | أخطئت هدفك يا (كوغبيرن). |
Başka arkadaşları yok derken hata ettin. | Open Subtitles | لقد أخطئت عندما قلت عندما قلت انه ليس عندهما اصدقاء |
Eva, galiba bir hata yaptım. Bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأنى أخطئت متى ظننت بأنى لن أستطيع فعل ذلك |
Bana bir öpücük ver. Böyle yapma. Bir hata yaptım. | Open Subtitles | أعطيني قبلة، ليس هكذا، لقد أخطئت. |
Ama onun dışında çok kötü bir hata yaptım. | Open Subtitles | ولكن فيما عدا ذلك فقد أخطئت خطأ جسيماً. |
O hâlde muhtemelen hata yaptım ve hiç işime yaramazsın. | Open Subtitles | أوه، لا بد أنني كنت أخطئت كذلك |
Ve eğer hata yapıp tekrar içersen geri dönüp başka bir yonga almalısın. | Open Subtitles | ...وإن أخطئت وشربت مرة أخري عليك العودة وإلتقاط رقاقة أخري |
Ve eğer hata yapıp tekrar içersen geri dönüp başka bir yonga almalısın. | Open Subtitles | ...وإن أخطئت وشربت مرة أخري عليك العودة وإلتقاط رقاقة أخري |
Dokuzuncu adımda Yanlış yaptığın herkesten özür dilemelisin. | Open Subtitles | الخطوة التاسعة تنص أن عليك الاعتذار إلى كل شخص أخطئت في حقه. |
Lois, Yanlış olduğunu biliyorum ama sen ve çocuklar için yaptım. | Open Subtitles | أعرف أني أخطئت لكني فعلت ذلك لكِ وللأطفال |
Hayali Yanlış yorumladım. Aynı hatayı tekrar yapmayacağım. | Open Subtitles | لقد أخطئت بتفسير الرؤية,لن أقوم بالخطأ نفسه مرة آخرى |
Yanlış düğmeye basarsan, bom! Berlin'e doğru uçarsın. | Open Subtitles | لو أخطئت في زر واحد، ستتسبب في إنفجار إلى برلين |
Teşekkürler ama aslında buraya ailemi duvardan dinlerken Yanlış duyduğumu söylemeye gelmiştim. | Open Subtitles | شكراً, لكنني أتيت لهنا لأخبرك أنني أخطئت السمع حينما . كنت أستمع لوالديّ من خلال الحائط |
Yanlış söyledim, İncil yok bizde. | Open Subtitles | لقد أخطئت في الكلام ، ليس لدينا كتاب مقدس |
Kutsa beni peder, günah işledim. | Open Subtitles | باركني آبانا على ما أخطئت بشانه |
Iskaladın. | Open Subtitles | أخطئت هدفك |
- Karavana mı? | Open Subtitles | أخطئت هدفي! |