"أخفيه" - Translation from Arabic to Turkish

    • sakladığım
        
    • Gizleyecek
        
    • sakla
        
    • Benim saklayacak
        
    • saklayacağım
        
    • saklamak
        
    • saklarım
        
    • saklayın
        
    • saklamadım
        
    • sakladığımı
        
    • saklamıyorum
        
    • Saklayacak hiçbir
        
    • gömmemi
        
    • saklıyordum
        
    Kesinlikle hayır! Konuşmayacağım. Bir şey sakladığım yok. Open Subtitles بالطبع لا, أنا لن أتكلم ليس لدي ما أخفيه
    Hepsi ikinci rafta bulunan porselenden yapılmış gerçekten iğrenç olduğunu düşündüğüm denizkızının arkasına sakladığım bu küçücük defterde yazıyor. Open Subtitles الذي أخفيه في الرفّ الثاني وراء حورية البحر الخرفيّة المقززة تلك
    Söylediğim gibi, Gizleyecek bir şeyim yok. Open Subtitles بما أنّي قلتُ ذلك الآن، ليس لديّ ما أخفيه.
    Al, sakla, yok et, ne yaparsan yap. Fazla zamanımız yok. Open Subtitles إحتفظ به , أخفيه , دمره , أىً كان لكن لا يوجد لدينا وقت
    Herkes beni araştırıp görebilir. Benim saklayacak bir şeyim yok. Open Subtitles يُمكن للجميع أن يبحث عنّي ويراني، ليس لديّ ما أخفيه.
    saklayacağım hiçbir şey yok... - ...ama elbiselerimi çıkarmayacağım. Open Subtitles سأخبرك شيئاً، لا يوجد ما أخفيه لكن لن أخلع ملابسي
    Evet, senden sakladığım büyük bir saldırı oldu. Open Subtitles أجل, لقد كان هناك هجوم سري كبير كنت أخفيه عنك
    Hepinizden.. sakladığım birşey vardı, ve bunu... konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles هناك شيء ما كنت أخفيه عنكم جميعاً، و... علينا أن نتحدّث.
    Gördüğünüz gibi, Sayın Başkan, ...sizden sakladığım hiçbirşey yok. Open Subtitles كما ترى سيدي الرئيس... ليس لدي شيء أخفيه عنك
    Sen 20 yıldır tüm dünyadan sır olarak sakladığım bir şey olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنت تعرفين لدي شيء أخفيه منذ 20 سنة
    Gizleyecek bir şeyim yok. Open Subtitles ليس لدي ما أخفيه.
    Ama Gizleyecek birşeyim yok. Open Subtitles لكن لا شيء عندي أخفيه
    Gizleyecek hiçbir şeyim yok. Open Subtitles ليس لديّ ما أخفيه
    İyi yemek yapan bir fare bul, ...şef şapkanın içine sakla, ...gecenin sonunda Paris'e kadeh kaldırabilirsin. Open Subtitles ، اعثري على فأر جيد بالطبخ ، أخفيه تحت قبعة الشيف خاصتك . و عبر ليلة و ضحاها ستصبحين مضيفة باريس
    Onu sakla ki gözümden, Belki de savaşırım... Open Subtitles أخفيه عن الوجود لأتمكن من القتال
    Benim saklayacak hiçbir şeyim yok. Yani benim için, kişisel olarak, kolay. Open Subtitles أنا ليس لدي ما أخفيه ولذلك بالنسبة لي الأمر سهل
    Son 16 aydır, bu konuyu dünya genelinde tartışıyorum, biri bana ne zaman "Gizlilik saldırıları beni endişelendirmiyor çünkü saklayacağım bir şey yok." TED وعلى مدار الـ 16 شهراً الماضية، كلما قمت بمناقشة هذه القضية حول العالم، في كل مرة قد قال لي أحد الأشخاص، "لست قلقاً من انتهاكات الخصوصية لأنني ليس لدي ما أخفيه."
    Senden daha fazla saklamak doğru değil. Open Subtitles ليس من العدل أن أخفيه عنكِ أكثر من ذلك
    O iki salak onu giymeye çalışıyorları, ben de burada saklarım diye düşündüm. Ben Jenny. Open Subtitles هؤلاء الأبلهين كانا يحاولان سرقته لذا قررت أن أخفيه عنهم
    "Çok özel bir dilek dileyin taşların arasına, derinlere saklayın." Open Subtitles "تمنى أمنيه خاصه جداً" أخفيه بعمق داخل الحجر"."
    Ve onu saklamıyorum. Bu zamana kadar da saklamadım. Open Subtitles ‫وأنا لا أخفيه ، لم يسبق ‫لي أبد ان خبأته ، أبدا
    kasten beni huzursuz hissettirerek sakladığımı düşündüğünüz bir şey söylettirmek istediğiniz yönünde. Open Subtitles من أجل أن تستخرجي شيئاً تعتقدين أنني أخفيه.
    Bir kardeş olarak endişeni anlıyorum ama Saklayacak hiçbir şeyim yok. Open Subtitles حسنا، أقدر قلقك الأخوي لكن ليس لدي ما أخفيه
    İki gündür bunu bir sır olarak saklıyordum ama artık bilmenizin daha iyi olacağını düşünüyorum. Open Subtitles كنت أخفيه عنك ليومين لكنك ستعرف بنفسك آخر الأمر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more