"أدرك هذا" - Translation from Arabic to Turkish

• Farkındayım
• Anlıyorum
• Bunun farkına
• Bunu biliyorum

- Biliyorsunuz, kayıtlar için yazılı birşey gerek. - Farkındayım ama şu anda acelem var, Bay Henderson.
ـ يجب أن استلم شيئا رسميا كما تعلم ـ أنا أدرك هذا ، ولكني مستعجل الآن

Saat 9 randevumu kaçırdım. Farkındayım.
تعرف, انا تأخرت عن ميعادى أدرك هذا , أنا

Evet, oldukça şanslı olduğumun Farkındayım.
حسناً , أعتقد أني محظوظ جداً أنا فعلاً أدرك هذا

Anlıyorum ki, buraya gelişim onunla ilgili bir anı seçmeme vesile oldu.
لم أدرك هذا إلا بمجيئي إلى هنا بحيث أتيحت لي الفرصة باختيار ذكرى معها

Kontrolden çıkmıştım, bunu şimdi Anlıyorum. Ama yine de, yapamam...
لم أكن أسيطر على نفسي ، وقد ... صرت أدرك هذا الآن ، ومع ذلك فلا

- Bunun farkına varmadan önceydi. - Neyin?
. ذلك قبل أن أدرك هذا تدرك ماذا ؟

Hep bunun olmasını istedim. Şimdi Bunu biliyorum.
لقد أردت حدوث هذا أدرك هذا الآن

Farkındayım Sayın Yargıç ve merak etmeyin konuyla bizzat ilgileniyorum.
أدرك هذا ياسيدي وأؤكد لك انه من أولوياتي

Evet bunun Farkındayım ama bir kişinin daha tanıklık yapmasına ihtiyacım var böylece bunu haber yapabilirim.
أجل، أدرك هذا ولكننا نحتاج الى شاهدٍ آخر وأعلم بأن بوسعي تأكيد الامر

Sizin gibi biri için bunun zor olabileceğinin Farkındayım.
أنا أدرك هذا قد يكون من الصعب على شخص مثلك.

Bunun Farkındayım ama elimizdeki tek hareket bu.
أدرك هذا لكنها الحركة الوحيدة أمامنا.

Bu tamamen usule aykırı. Evet. Bunun Farkındayım, Sayın Yargıç.
نعم ,أدرك هذا يا سيادة القاضي

Evet. Bunun Farkındayım, Sayın Yargıç.
نعم ,أدرك هذا يا سيادة القاضي

Elliot, Farkındayım.
إيليوت، أدرك هذا.

Bunun Farkındayım Callie. Beni deli eden de bu zaten.
أعلم، أدرك هذا يا كالي

Evet, Farkındayım hanım efendi.
نعم , سيدتي . أدرك هذا

Bir hataydı, şimdi Anlıyorum.
و كان ذلك خاطئاً أدرك هذا الآن

Tamam, Anlıyorum ama dinle doktor, insanlar beni gördü.
أجل، أنا أدرك هذا ولكن... أنصت إليّ يا دكتور، لقد رآني بعض الناس.

Anlıyorum yapmanız gereken işler var...
أدرك هذا .. لكن هناك شئ ..... عليك أن

Bunun farkına varmam zaman aldı. - Evet, taşındın.
لم أدرك هذا حينها

Ve eğer biraz beklersem, Bunun farkına varıyorum.
ولكن إذا انتظرتُ، أدرك هذا.

- Evet, Bunu biliyorum.
- أجل أنا أدرك هذا