Kraliçenin kulağına fısıldadığı şu gizemli zümrüt hikayesini dinlemek istiyorum. | Open Subtitles | أفضل أن أعرف سر الزمردة و أعرف مالذي همست به الملكة في أذنكِ |
Bir şarlatan kulağına oğlunun ölümünü fısıldayarak seni korkuttu. | Open Subtitles | دجال واحد أخافكِ بالهمس فى أذنكِ عن موت أبنكِ |
Onları bu akşam kulağına fısıldamayı tercih ederim. | Open Subtitles | أفضّل أن أهمس به في أذنكِ الليلة |
Tek yapman gereken, kulağının içine koyman, sonra başlamaya hazırız. | Open Subtitles | كل ما عليكِ هو أن تضعيها على أذنكِ ثم سنذهب |
Boynunda ve kulağının arkasında bazı noktaları atlamışsın. | Open Subtitles | لقد نسيتِ طلاء بقعتان علي رقبتكِ و خلف أذنكِ |
Eğer kulaklarını daha sık temizlersen milyoner olabilirsin. | Open Subtitles | أتعرفين أنكِ قد تصبحين مليونيرة إذا نظفتِ أذنكِ كثيرًا. |
"Bana ne duymak istediğini söyle kulağına fısıldayım... | Open Subtitles | أخبريني بما تريدين سماعه " وسأهمس لكِ بذلك في أذنكِ |
Kızım şunu kulağına koysana. | Open Subtitles | ضعي هذا على أذنكِ يا ابنتي |
Çok basit, kulağına yanaşmalarına izin vermeyeceksin. | Open Subtitles | -الخدعة هي بألا تجعليهم قريبون من أذنكِ |
kulağına ne fısıldadı? | Open Subtitles | ماذا همس في أذنكِ ؟ |
Şunu sağ kulağına yerleştir. | Open Subtitles | إلبسي هذا في أذنكِ اليمنى. |
Bak. Bunu kulağına sok. | Open Subtitles | و أنصتي، ضعي هذه في أذنكِ. |
Peki böyle uzanıp saçlarını kulağının arkasına sıkıştırsam uygunsuz olur mu? | Open Subtitles | اذاً هل سيكون غير مناسباً اذا وصلت لكِ... ووضعت شعركِ خلف أذنكِ هكذا؟ |
Bunu sana söylemedim ama, sen hastanedeyken ve kulağının arkasındaki dikişleri atarlarken yanlardaki saçlarını kesmek istediler. | Open Subtitles | أتعلمين, لم أخبركِ هذا, ولكن عندما كنتِ بالمشفى وقد أرادو,... عمل بعض الغرز خلف أذنكِ.. |
- Üzgünüm, kulağının üzerindelerdi. | Open Subtitles | عذاً ، كانو في أذنكِ هل هذا أفضل؟ |
Korktuğun için kulaklarını tıkama. | Open Subtitles | لا تُغطي أذنكِ بسبب الخوف. |
Gözlerin bağlı; kulaklarını dört aç! | Open Subtitles | عينيكِ معصوبة، إفتحِ أذنكِ! |