| Birasına Bahse girerim ben daha iyi yüzücüyümdür. | Open Subtitles | أراهنك على علبة شراب بأنّ سباحتي أفضل حسناً |
| Son kuruşuna kadar Bahse girerim, onu iki gözünün ortasından vururdum. | Open Subtitles | أراهنك على أخر دولار لدى . إننى كنت أستطيع إصابته بين العينين |
| Her Bahse girerim ki bu Alzheimer işi numara. Sorumlu tutulmamak için. | Open Subtitles | و دعني أخبرك بشيء يا توني إني أراهنك على أن الزهايمر هذا مجرد تمثيل كيلا تلام على ما فعلته |
| Sevgili Lonny, nerede olduğumu tahmin edeymeyeceğine iddiaya girerim. | Open Subtitles | الغالي لوني أراهنك على أنك لا تعلم أين أنا |
| Şişenin geri kalanına iddiaya girerim duyup duyabileceğin en iyi hikaye bende. | Open Subtitles | أراهنك على تلك الزجاجة أن قصتي هي أفضل ما ستسمعه |
| 20 dolarına Bahse varım, yarışta seni yenerim Hemen şimdi. | Open Subtitles | حسنا أراهنك على عشرين دولار , أنني سأهزمك شر هزيمة في سباق على الحلبة , في الحال |
| 20 dolarına Bahse varım yarışta seni yenerim. Hemen şimdi. | Open Subtitles | حسنا أراهنك على عشرين دولار , أنني سأهزمك شر هزيمة في سباق على الحلبة , في الحال |
| Robin pornocu değil. Evli olduğuna dair her şeyine iddiaya varım. | Open Subtitles | لم تمثل (روبين) أفلام اباحية أراهنك على أى شئ أنها متزوجة |
| Bahse girerim ki Catriona Murray'ı dansa kaldıramazsın. | Open Subtitles | أراهنك على كل الكروت التي لديك أنك لن تستطيع أن تطلب الرقص مع كاترونا موراي |
| 500 papeline Bahse girerim, buradan kurtulacağız. | Open Subtitles | أراهنك على 500 دولار أننا سنخرج من هذا الموقف |
| Şapkamın üstüne Bahse girerim ki, o senin kız kardeşin, öyle değil mi? | Open Subtitles | أراهنك على قبعتي ان هذه هي أختك أليس كذلك؟ |
| 10 dolarına Bahse girerim, kafası güzeldi ve kolay para kazanmanın yolunu arıyordu. | Open Subtitles | أراهنك على 10 دولارات أنه قفز الى هنا باحثا عن بعض المال. |
| Oh, evet, Bahse girerim iyi kafa yapan uyuşturucuların etkisi altındasın değil mi? | Open Subtitles | حسناً ، أجل ، أراهنك على أنك تتعاطى بعضاً من المُخدرات المُدهشة ، أليس كذلك ؟ |
| Senin bile bu yaygarada uyuyamayacağına iddiaya girerim. | Open Subtitles | أراهنك على أنّه حتى أنت لم تستطع أن تنام بسبب ازعاج ذلك القرد |
| Bir hafta boyunca bulaşık yıkamasına iddiaya girerim ki kesinlikle kanal dokuz. | Open Subtitles | لا، أراهنك على غسيل الأطباق لمدة أسبوع - أنها على القناة التاسعة |
| Bir kova mısırına iddiaya girerim ki yapmadık. | Open Subtitles | حسنا يجب أن أراهنك على دلو من الذرة أننا لم نفعلها |
| Seninle iddiaya girerim ki... | Open Subtitles | أراهنك على أن أول ثلاثة أشخاص أسألهم، |
| Böyle bir randevusu olduğuna da... 20$'ına Bahse varım o hiç eyalete gitmedi bile. | Open Subtitles | و كأنه كان سيتمكن من فعل شيء معها أراهنك على 20 دولار أنه حتى لم يذهب إلى الولاية |
| 50 dolarına Bahse varım ki kocası. | Open Subtitles | أراهنك على 50 دولار الزوج هو الفاعل |
| Selam Mac, bir fincan kahvesine iddiaya varım ki bu hafta baktığın olaylar içindeki en ilginç olay yeri burası. | Open Subtitles | " ماك " أراهنك على كوب قهوة أن هذا أكثر مسرح جريمة مثير للاهتمام ستذهب إليه طوال هذا الأسبوع |