"أراهن على أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahse girerim
        
    • Kesin eski
        
    • Eminim
        
    Şu ihtiyar, zamanında o ayakta dikilen adam gibi hareketli olduğuna bahse girerim. Open Subtitles سوف أراهن على أن هذا الولد العجوز كان رجلا مهيبا عندما كان شابا ورشيقا
    bahse girerim Leela kendini tek gözlü iyi bir adama saklıyor. Open Subtitles أراهن على أن "ليلا" تدخّر نفسها لرجل لطيف ذي عين واحدة.
    Bilirsin bu ikisinin içeriğinin aynı olduğuna bahse girerim ve buna başka bişey diyorlar. Open Subtitles أتعرفين، أنا أراهن على أن مكونات هذا هي نفسها مكونات هذا وقد أطلقوا على كل منهما اسم مختلف
    Kesin eski dostun Pazuzu olaylara farklı açıdan bakıyordur. Open Subtitles أراهن على أن صديقكِ "بازوزو" يرى الأمور بمنظور مختلف
    Kesin eski dostun Pazuzu olaylara farklı bakıyordur. Open Subtitles أراهن على أن صديقكِ "بازوزو" يرى الأمور بمنظور مختلف
    Eminim Michael'ın yarın için özenle hazırlanmış bir partisi vardır... Open Subtitles أراهن على أن مايكل لديه بعض التفاصيل حول تنظيم حلفة
    Şahsen, bayan... bahse girerim ki gelir aynı kalacaktır. Open Subtitles أنا أراهن على أن الأرض ستحافظ على قيمتها يا سيدتي
    Ama bahse girerim ulusal güvenlik sorunları tartışılacağı içindir. Open Subtitles لكنني أنوي أن أراهن على أن ذلك بسبب أنه ستتم مناقشة بعض مشاكل الأمن القومي
    bahse girerim, bu aksanda bir yalan bile güzel durur. Open Subtitles أراهن على أن حتى الكذبة ستبدو حلوة بلهجته
    Ama bahse girerim buraya bunun için gelmedin. Open Subtitles لكنني أراهن على أن هذا ليس سبب وجودكِ هنا.
    bahse girerim, annem eve döüş yolundadır. Open Subtitles أراهن على أن أمي بالفعل في طريقها الى المنزل
    Fakat bunun, onları bulmanın anahtarı olduğuna bahse girerim. Open Subtitles لكنني أراهن على أن هذا هو المفتاح لإيجادهم
    Abi, bahse girerim bu adam başından beri buradaydı. Open Subtitles كين : أراهن على أن هذا الرجل كان هنا طوال الوقت
    Sulh Mahkemesi'ne sunulmuş olsaydı bahse girerim lehinize bulurlardı. Open Subtitles أذا قدمت للمحكمه أراهن على أن هذا سيكون لصالحك
    Evet, bahse girerim harikadır. Open Subtitles أجل, أراهن على أن ذلك كان رائعاً.
    Evet, bahse girerim harikadır. Open Subtitles أجل, أراهن على أن ذلك كان رائعاً.
    Bir zamanlar insanın gözünün içine bakardın ama sonra sonra sonra, Eminim ki isteyeceğin son şey kiminle dans ettiğini görmek olacak. Open Subtitles أترين، في القوت الحالي، أنا أتحقق من هذا بأم أعيني المؤخرة إذن المؤخرة إذن، أراهن على أن آخر شيىء تفكرين في فعله
    Bu gerçekten çok önemli, çünkü nükleer silahlarla ilgili onlarca kaza meydana geldi ve Eminim ki birçoğumuz bunların hiçbirini duymadı. TED و من المهم حقاً، لأن هناك العشرات من الحوادث تورطت فيها أسلحة نووية، و أراهن على أن مُعظمنا لم يسمعوا شيئاً عنها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more