Görmüyor musun? benim gördüğüm şey kamerayı saklayıp beraber oluşumuzu filme alman. | Open Subtitles | ما أراه هو أنك وضعن كاميرا مخفية و قمت بتصويرنا نمارس الجنس |
benim gördüğüm lezzetli birşey yemek üzere olan bir inek. O inek ne yiyiyor? | TED | ولكن ما أراه هو بقرة على وشك أكل شيء ما لذيذ . والسؤال ما الذي سوف تأكله البقرة ؟ |
benim gördüğüm şey ise birçok mucit. | TED | ما أراه هو الكثير والكثير من المخترعين. |
Tek gördüğüm koruma detaylarıyla ilgili şeyler, annemle ilgili bir şey yok. | Open Subtitles | كُل ما أراه هو تفاصيل عن منوابة الحراس لا شيء يخص أمي |
Tek yaptığım tavana bakmak olurdu ve Tek gördüğüm yıldızlardı. | Open Subtitles | كنت أُحدق في السقف فحسب وكل ماكنت أراه هو نجوم |
Otuz yıl sonra Gördüğüm tek şey hiçbir yere gitmeyen tozlu bir yol. | Open Subtitles | بعد 30 عاماً.. كل ما أراه هو طريق ترابي يذهب إلى العدم |
Ben bu odaya baktığımda, Gördüğüm tek şey, seçimler. | Open Subtitles | أنا أنظر في هذه الغرفة و كل ما أراه هو الخيارات |
benim gördüğüm, bin dolarlık bir elbisenin içindeki bir başka ünlü olma sevdalısı. | Open Subtitles | حسناً ما أراه هو شخص آخر هنا بدلة بألف دولار |
benim gördüğüm, bin dolarlık bir elbisenin içindeki bir başka ünlü olma sevdalısı. | Open Subtitles | حسناً ما أراه هو شخص آخر هنا بدلة بألف دولار |
benim gördüğüm, darağacına asılmış bir hergele. | Open Subtitles | مـا أراه هو, أن تنصبوا المشنقة لذلك الوغد, |
Ama benim gördüğüm şey; kafamı sarmış, onu sıkıştıran bir çift geniş, güçlü bacak. | Open Subtitles | لكن ما أراه هو ساقان ضخمتان و قويتان تحيطان بعنقي, و تضغطانه |
Ama benim gördüğüm şey; kafamı sarmış, onu sıkıştıran bir çift geniş, güçlü bacak. | Open Subtitles | لكن ما أراه هو ساقان ضخمتان و قويتان تحيطان بعنقي, و تضغطانه |
benim gördüğüm, diri diri gömüleceğini bilen tamamıyla güçsüz biri. | Open Subtitles | كل ما أراه هو مدى عجزك التام مدركاً أنك على وشك أن تدفن حياً |
benim gördüğüm tek hata seni görevinden daha önce almamaktır. | Open Subtitles | إنه خطأ الخطأ الوحيد اللذي أراه هو عدم اعفاءك من المهمة سابقاً |
Ama benim gördüğüm bir sürü küstah dingil ve yardım ettikleri hastalardan kendilerini daha üstün gören kişiler. | Open Subtitles | لكن كل مــا أراه هو مجموعة من المتغطرسين يظنون أنهم أفضل من مرضـــاهم. |
benim gördüğüm şey tek gecelik bir ilişkiyi belaya çevirmeye çalışan küçük aptal bir kız. | Open Subtitles | ,ما أراه هو فتاة غبية تحاول أن تقلب ليلة جنسية واحدة لمشاكل كثيرة |
Tek gördüğüm kızını kurtarmak için yalan söyleyen umutsuz, acınası bir adam. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أراه.. هو رجل يائس ومثير للشفقة، يكذب لينقذ ابنته |
Tek gördüğüm, önceden yazdığı bir şey onu da görmemişim bile. | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي أراه هو شيء كتبته سابقًا لم أره حتى. |
Gördüğüm tek şey, büyük ıslak bir tokat! | Open Subtitles | ما أراه هو صفعة ثلجيّة عملاقة على الوجه. |
Votka hendeği de görmüyorum. Gördüğüm tek şey, büyük ıslak bir tokat! | Open Subtitles | ما أراه هو صفعة ثلجيّة عملاقة على الوجه. |