"أردت الخروج" - Translation from Arabic to Turkish

• Çıkmak istiyorsan
• çıkmak istedim
• çıkmak istiyordum
• çıkmak istedin
• çıkmak istersem
• ayrılmak istedim
• çıkmak istiyorsam
• çıkmak istiyorsun
• istiyorsan çıkmak

- Çıkmak istiyorsan sessiz ol. - Kim o?
إن أردت الخروج الأفضل أن تبقى ساكنا من هناك؟

Yani buradan Çıkmak istiyorsan sorulara cevap vermeye başlaman gerekiyor.
لذا لو أردت الخروج من هنا، فعليك البدأ بالإجابة على الأسئلة.

Bunu planlamıyordum. Bugün ne yapacağımı bilmiyordum, sadece çıkmak istedim.
لم أخطّط لهذا، لم أعرف ما كنت أريد فعله اليوم، أردت الخروج فحسب

Kalabalık dağılmadan önce park ettiğim yerden çıkmak istiyordum.
لأنني أردت الخروج من موقف السيارات . قبل أن يكتظ بالحشود

Bak, ben buranın eski haliyle mutluydum ama sen çıkmak istedin.
أنا كنت جيدة مع الطريقة التي تمشي بها الأمور هنا لكنك أردت الخروج

Bir kızla çıkmak istersem onu yatağa atmadan önce kaç kez buluşmam gerek?
,إذا أردت الخروج مع فتاة كم موعد أحتاج لإخراج معها قبل أن ممارسة الجنس؟

Şovdan ayrılmak istedim. Bunu anlayabilirsin.
أردت الخروج من البرنامج يمكنك تفهّم ذلك

Evde kalmak istiyorsam, kalıyorum. Dışarı çıkmak istiyorsam, çıkıyorum.
إذا أردت البقاء في المنزل, أبقى إذا أردت الخروج, أخرج

Çünkü ölmeyi değil, en başından beri buradan çıkmak istiyorsun.
لأنك لا تريد الموت لقد أردت الخروج من هنا طوال الوقت

Resimdekileri tekrar görmek istiyorsan çıkmak için başka bir yol bulman gerekli.
إن أردت الخروج ورؤية الأشخاص في الصورة فعليك أن تجد طريقة أخرى

Çıkmak istiyorsan onları indirirsin.
لو أردت الخروج من هذا يجب عليك أن تسقطهم

Buradan Çıkmak istiyorsan bana güvenmek zorundasın!
سيتوجب عليك الثقة بي لو أردت الخروج من عندك.

Eğer buradan dışarı Çıkmak istiyorsan, bu labirentten geçmek zorundasın.
إنّ أردت الخروج مِن هنا، فلا بد أن يكون هذا عبر المتاهة

Seninle çıkmak istedim ancak lafını açmaya korktum işte, işte gerçekler anlaştık mı?
لقد أردت الخروج معك ولكننى كنت خائفة لطلب ذلك وهذه..

Bana ve yaptığım işe saygı duymadığını ilk söylediğin gün, geçen seneki yılbaşı gecesi seninle çıkmak istedim.
لقد أردت الخروج معك العام الماضي في نيويورك في ليلة رأس السنة في أول مرة أبلغتني فيها بأنك لا تكن إحترامًا لي ولا لما أقوم به.

Kendimi utandıracak bir şey yapmadan önce oradan çıkmak istedim.
أردت الخروج من هناك قبل أن أحرج نفسي

Gerçekten oradan çıkmak istiyordum.
أردت الخروج من ذلك المكان البشع

Ama bu gece Paolo'yla çıkmak istiyordum.
ولكني أردت الخروج مع (باولو) لهذه الليله

Sen Wichita'dan çıkmak istedin, çıktık işte.
لقد أردت الخروج من ويتشيتا ها نحن

Ve seninle çıkmak istersem, çıkacaksın?
إذا أردت الخروج معك ، هل ستخرج معي ؟

Sonra seninle ayrıldık ve ben farklı, ilham verici bir şey yapmak için buradan ayrılmak istedim.
وبعدها أنا وأنتِ انفصلنا، وأنا فقط، أردت الخروج من هنا، لأفعل شيئا مختلفًا، شيئا...

Ya tamamen çıkmak istiyorsam?
ماذا لو أردت الخروج نهائيا؟

Sen kuzenim Holly ile çıkmak istiyorsun, onu hiç görmedin.
أنت أردت الخروج مع إبنة عمي (هولي), ولم تقابلها من قبل