"أرسلنى" - Translation from Arabic to Turkish

    • gönderdi
        
    • yolladı
        
    • gönder
        
    Bay Stromberg sizi almaya gönderdi. Open Subtitles أنا نيوماي أرسلنى السيد سترومبرج لأصطحبكما
    Ve Kudüs baş rahibi yakıp yıkmam için beni Şam'a gönderdi. Open Subtitles والكاهن الأعظم للقدس أرسلنى الى دمشق لأدمر هذه المدينه
    Babanız beni şehrin eski bir planını almaya gönderdi. Open Subtitles نعم لدى شىء سأريه لكم لقد تركت والدك يعمل فى المكتبة و قد أرسلنى إلى قسم الخرائط
    Beni sizi aramam için yolladı, böylece onlar kaçamadan birşeyler yapabilirsiniz. Open Subtitles وقد أرسلنى لأتصل بكم لتفعلوا شيئاً وقبل أن يهربوا.
    Harglow beni iyi görünsün diye seninle yolladı... hiçbir şey bulmamamız lazımdı, ama bulduk. Open Subtitles هارجلو أرسلنى معك ليكون فى حالة جيدة نحن لم نفترض حصولنا على أى شئ ولكننا فعلنا
    Başvurmamız gereken tek kişi o. Beni ana karaya gönder. Open Subtitles إنه الملاذ الوحيد, أرسلنى إلى اليابسة.
    Beni esansın gelişebileceği ve beslenebileceği dünya gerçekliğine gönderdi Open Subtitles أرسلنى إلى عالم الأرض عندما علم بأن القلب سينتعش و يزدهر هناك
    Olmaz. Abilene Şerifi beni buraya gönderdi. Open Subtitles أرسلنى مدير شرطة إبيلين إلى هنا
    Konsolos yardımcısı beni buraya sizi görmem için gönderdi. Open Subtitles لقد أرسلنى نائب القنصل خصوصا لرؤيتك. -نائب القنصل خاصتك ؟
    Ve Tanrı bana Hananya'yı gönderdi. Open Subtitles والله أرسلنى الى أنانياس مكانها
    Stüdyo beni sette size göz kulak olmam için gönderdi efendim. Open Subtitles -الأستيديو أرسلنى لمراقبتك -سوف أكون معك باقى التصوير
    Sizinle konuşmalıyım. Oğlunuz gönderdi beni size. Open Subtitles يجب أن أتحدث معك لقد أرسلنى إبنك
    Beni uranyum almam için mi gönderdi? Open Subtitles إذن فهو أرسلنى لإلتقاط اليورانيوم؟
    - Beni tanımıyorsun Henry. Ama beni buraya Nick Kinross gönderdi. Çünkü bu tür davalarda tecrübeliyim. Open Subtitles أنت لا تعرفنى , "هينرى" , لكن "نيك كينروس" أرسلنى لهنا لأنى خبير بقضايا مثل هذه.
    - Borcun yok. Seni Patsy gönderdi. Elbette o gönderdi. Open Subtitles لا , (باتسى) أرسلك - بالطبع أرسلنى , و لكنه صديق -
    Wyatt, beni Ike gönderdi. Open Subtitles ويات لقد أرسلنى أيك
    Annen beni evin önünden buraya yolladı. Makine öttüğünde yumuşatıcı eklemeni söyledi. Open Subtitles أمك أرسلنى لك ، لقد قالت أيضا أن أضع منعم النسيج عندما يتوقف المؤقت
    George sana yardım edebileceğim bir şeyler olabilir diye beni yolladı. Open Subtitles على أى حال جورج أرسلنى لأرى كيف تستقرين هنا
    Şöyle diyeceksin, "Beni size kendi olan yolladı." Open Subtitles "و سوف تقول" * "أن الله عز و جل قد أرسلنى لكم" *
    Şöyle diyeceksin: "Beni size kendi olan yolladı." Open Subtitles " و سوف تقول " * " أن الله عز و جل قد أرسلنى لكم " *
    Beni gönder!" diyordu. Open Subtitles أرسلنى أنا، أرسلنى أنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more