"أرواحهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • ruhları
        
    • ruhlarını
        
    • hayatlarını
        
    • ruhlarının
        
    • hayatını
        
    • ruhunu
        
    • ruhlarına
        
    • Hayatları
        
    • ruh
        
    • onları
        
    • ruhlar
        
    • canlarını
        
    • onların ruhu
        
    Doğru söylüyorsun, oğlum kutsal topraklarda ruhları çok daha huzurlu olacaktır. Open Subtitles أنت على حق يا بنيّ سترقد أرواحهم بسلام في أرضٍ مقدسة
    Doğru söylüyorsun, oğlum kutsal topraklarda ruhları çok daha huzurlu olacaktır. Open Subtitles أنت على حق يا بنيّ سترقد أرواحهم بسلام في أرضٍ مقدسة
    Dört bir yanda, insanlar dolarlarını, meteliklerini verdiler, kalplerini verdiler, ruhlarını verdiler. TED القاصي والداني من الناس، تبرعوا بأموالهم القليلة والكثيرة أعطوهم قلوبهم، أعطوهم أرواحهم
    Ateş melekleri, tanrı tarafından günahkarlara darbe indirip, ruhlarını kavurmak için gönderildiler. Open Subtitles ملائكة النارَ أرسلتْ مِن قِبل الله للتخلص من الأثم لكي تحرق أرواحهم
    16 asker görev başındayken nasıl oldu da.. hayatlarını kaybettiler. Open Subtitles وكيف فقد 16 رجلاً أرواحهم خلال هذا الوقت من الخدمة؟
    ruhlarının derinliklerini duyuyorum ama açık konuşmak için fazlasıyla korkuyorlar. Open Subtitles يمكنني سماع التيارات من أرواحهم, لكنهم خائفين جداً ليتحدثوا بوضوح.
    Hadi, pek çok kişi hayatını kaybetti. Biraz saygı gösterin. Open Subtitles هيا، لقد فقد الكثير من الناس أرواحهم أظهروا بعض الإحترام
    Eğer gerçekten Tonane'nin halkına saygınız varsa, onların ruhları gibi davranmamalısınız. Open Subtitles لو حقا تحترم قوم توناني, لا يجب أن تتظاهر بصفة أرواحهم
    Onların ruhuna açılan pencerem olmanı istiyorum, tabii ruhları varsa! Open Subtitles أريدك أن تكون نافذتي داخل أرواحهم, إذا كانت لهم أرواح.
    Kıymetli insanların öldüğünde, en azından ruhları öteki dünyaya gidiyor. Open Subtitles حين يموت البشر النُفساء، فعلى الأقل ستذهب أرواحهم لمكان آخر.
    Onların alayını domaltıp pantolonlarını indirip ruhları bedenlerini terk edinceye dek sikmeyi öneriyorum. Open Subtitles أنا أقترح أن نجمعهم جميعا ننزع لهم سراويلهم ونضاجعهم حتي تغادر أرواحهم أجسادهم
    Üniteryanlar, geyler, kürtaj yanlıları lanetliler, iblisler ruhlarını ele geçirdi. Open Subtitles المُوحدون، الشواذ، الموالون للمُختارون. الكَفرة، الذي إستقرّت الشياطين في أرواحهم.
    Ve mahşer alametlerini arıyorsan insanların ruhlarını satmalarından başla bence. Open Subtitles وإذا كنت تبحث عن علامات الساعة، لبدأت بأشخاص يبيعون أرواحهم.
    Onların yaralarını sarınca ruhlarını da elde edeceğinizi sanıyorsunuz. Open Subtitles هل تظنّين أنّكِ حين تقومين بتضميد أصابعهم، أنّكِ ستحصلين على أرواحهم.
    Tanrı ruhlarını affetsin. Open Subtitles ندعو بأن يتغمدّهم الرب بالرحمة على أرواحهم
    hayatlarını kurtarmanın tek yolu korkaklığı bırakıp o tekneye binmen. Open Subtitles والوسيلة الوحيدة لإنقاذ أرواحهم هي بأن تتشجّع وتصعد ذلك القارب
    Her yıl binlerce denizci görevlendiriliyor. Ve hayatlarını tehlikeye atıyorlar. Open Subtitles ألاف الجنود ينضموا كل عام و يضعوا أرواحهم في الخطر.
    Ancak burada onlardan biri olduğumu biliyor ve ruhlarının açlığını paylaşıyorum. Open Subtitles لكن هنا أنا علمت أنني واحد منهم. وقد شاركت أشتياق أرواحهم.
    Bir düzinenin üstünde adam hayatını kaybetti ve siz benden kurallara saygı göstermemi mi bekliyorsunuz ? Open Subtitles أكثر من دستة رجال فقدوا أرواحهم و أنتم تريدوننى أن أرد على بعض الشكليات ؟
    Liderlik, ruhunu riske atmaktır ki böylece, diğerleri de bunu yapma özgürlüğüne kavuşabilir. Open Subtitles تقضي القيادة بوضع روحك على المحك, لكي يحظى الآخرون بحرية التفكير في أرواحهم.
    İnsanların kalplerine dokunan ve ruhlarına işleyen müzikler. Open Subtitles وأغني أغاني تؤثر في قلوب الناس, وتتسلل إلى أرواحهم
    Hayatları size bağlı olan adamlarınızı düşünün. Open Subtitles فكر في هؤلاء الرجال الذين تعتمد أرواحهم عليك
    - Eğer karanlıkta ölürlerse Kutsal ruh'un onların ruhunu bulup cennete yollayamayacağını düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدونأنمن يُقتلفيالظلام... لا تستطيع الروح العظيمة ... أن تعثر على أرواحهم لتنقلها للفردوس
    O kamp, daha o zamanlarda bir milyonun üzerinde insanı öldürmüş ve onları bacadan gökyüzüne göndermiş bir kamptı. TED المعسكر الذي حينها، أعدم فيه أكثر من مليون شخص في غرف الإعدام بالغاز، حيث صعدت أرواحهم إلى السماء عبر المدخنة.
    Hırsla yakıp yok ettiler, ondan ona saldırdılar ta ki San Venganza köyü kendi kanında boğulana kadar o terk edilmiş yerde ruhlar sonsuza dek tutsak oldu. Open Subtitles امتلكهم الجشع فانقلبوا على بعضهم حتى غرقت قرية سان فينجانزا في دمائها حبست أرواحهم في ذلك المكان
    canlarını alan uçak kazası öylesine sert, öylesine gerçekti ki cesetleri teşhis edilemedi. Open Subtitles تحطمت الطائرة وخطفت أرواحهم كان هذا خطيرا و بسيطا ولم يتم تمييز أجسادهم
    Onlar güçlü genç adamlar olmak için büyüdü, ama yazık, sevgi zalimlikle, açıklık da şüpheyle mücadele etti, onların ruhu için. Open Subtitles لقد كبروا ليصبحوا رجال صالحين لكن الحب و اليقين حاربا ضد القسوة و الشك من أجل أرواحهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more