"أروع شيء" - Translation from Arabic to Turkish

• en harika şey
• en güzel şeydi
• en tatlı şey
• en havalı şey
• gelen en
• havalı şeydi

Yapmayın, bunun gelmiş geçmiş en harika şey olduğunu düşünen bir tek ben miyim?
اه، هل أنا الشخص الوحيد هنا الذي يفكر أن هذا هو أروع شيء حدث لنا؟

Bugüne kadar gördüğüm en harika şey bu.
هذا أروع شيء شاهدته

Baba bütün aileyi alıp açılış gecesine getirmen şu ana kadar yaptığın en güzel şeydi.
اصطحاب العائلة لحضور عرض الافتتاح هذا أروع شيء فعلته لنا يا أبي

Sanırım bu kavga benim için yaptığın en güzel şeydi
ربما يكون أروع شيء فعلته من أجلي أعرف

Gördüğüm en tatlı şey bu.
هذا أروع شيء شاهدته على الإطلاق

Bu şimdiye kadar gördüğüm en havalı şey olmalı.
لابُد أن هذا هو أروع شيء رأيته في حياتي قط

Sen her zaman için benim başıma gelen en güzel şey oldun.
أنتِ تكونين ودومًا ما كنتِ.. أروع شيء حدث ليّ على الإطلاق هذه هي الحقيقة

Büyükbaba. Şimdiye kadar gördüğüm en havalı şeydi.
ياجدّي، لقد كان أروع شيء رأيته

Şimdiye dek tattığım en harika şey.
إنّه أروع شيء تذوقته في حياتي

Muhtemelen şimdiye kadar gördüğüm en harika şey.
إنه على الأرجح أروع شيء رأيته

Gelmiş geçmiş en harika şey.
إنه أروع شيء على الإطلاق

Bu başıma gelen ya en güzel şeydi ya da en iğrenç.
ذلك أمّا أروع شيء حدث... ... أوالاسوء.

- Bu hayatım boyunca başıma gelen en güzel şeydi.
هذا أروع شيء قمت به بحياتي

- Dünyadaki en tatlı şey onlar, değil mi?
إنه أروع شيء على الإطلاق، صحيح؟

Ama en havalı şey şu, tamamen sıradan bir galaksideki tamamen sıradan bir yıldızın etrafındaki bir moloz yığını üzerindeki bu küçük yaratıklar, dünyayı anlama savaşını kazandırabilir.
ولكن أروع شيء هى تلك المخلوقات الصغيرة جدًا في كومة الصخور المكدسة حول نجمٍ متوسطٍ تمامًا، في مجرة متوسطةٍ تمامًا يُمكنها رِبح المَعركة لفهمِ عالمِهم.

Bu şimdiye kadar duyduğum en havalı şey.
هذا من أروع شيء سمعته على الاطلاق

Cidden dünyadaki en havalı şey mi?
رفع العجلة أروع شيء في العالم ؟

Gerçekten. Başımıza gelen en iyi şeydi.
حقاً، هذا أروع شيء حدث لنا على الإطلاق

Gördüğün en havalı şeydi değil mi?
ألم يكن هذا أروع شيء رأيته؟