"أسألك سؤالاً" - Translation from Arabic to Turkish

• bir şey sorabilir
• Sana bir soru sorabilir
• Sana bir soru sorayım
• şey soracağım
• soru soracağım
• sorabilir miyim
• Sana bir şey sormam
• sana bir şey sorayım
• sana bir soru sormak
• Sana bir soru sormama
• Size bir soru sorabilir

Sana bir şey sorabilir miyim? Mücevherattan ayrı olarak.
هل لي أن أسألك سؤالاً لا يتعلّق بالمجوهرات؟

Sana özel bir şey sorabilir miyi?
هل تمانع أن أسألك سؤالاً وقحاً ؟

Tam teşekküllü bir büyücüsün ya, - Sana bir soru sorabilir miyim?
طالما أنت ساحر كامل، هل لي أن أسألك سؤالاً ؟

Sana bir soru sorayım.
أسمح لي أن أسألك سؤالاً كيف يمكن أن تعجبك اللحيه ؟

Tamam, sana bir şey soracağım. Hayatının aşkı kim olabilir?
حسناً، دعني أسألك سؤالاً ما هو الحب الحقيقي في حياتك؟

Size bir soru soracağım.
تعال إلى هنا دعني أسألك سؤالاً

Kızmazsan bir şey sorabilir miyim?
أيمكنني أن أسألك سؤالاً دون أن تثور؟

Peder, bir şey sorabilir miyim?
يا أبت ، أيمكننى ان أسألك سؤالاً ؟

- Hey, evlat, sana bir şey sorabilir miyim?
انت يا صاحبي ، هل ان أسألك سؤالاً ؟

Leydim... bir şey sorabilir miyim?
سيدتي .. هل أستطيع أن أسألك سؤالاً ؟

bir şey sorabilir miyim?
أيمكنني أن أسألك سؤالاً واحداً؟

- Baba bir şey sorabilir miyim?
أتسمح بأن أسألك سؤالاً ؟ أسمح دائماً

Çavuş, Sana bir soru sorabilir miyim?
هل لي أن أسألك سؤالاً أيها الرقيب؟

Gitmeden Sana bir soru sorabilir miyim?
هل بإمكاني أسألك سؤالاً قبل أن تذهبي ؟

ve tüm bu battığın boklardan kurtıulabilirsin Sana bir soru sorayım onca yıl güvendiği insanları satan ve onları deliğe tıktıran adama ne denir bilirsin değil mi?
يمكنك أن تغير كل هذا عندما تذهب إلى هناك دعني أسألك سؤالاً ماذا تسمي شخصاً نشأ بين قوم ما و عرف أسرارهم

Tamam, dur Sana bir soru sorayım.
دعني أسألك سؤالاً واحداً مالذي يجعلها عقب كل مافعلته بها

Sana bir şey soracağım. Ve gerçekleri duymak istiyorum.
أريد أن أسألك سؤالاً وأريدك أن تخبرني الحقيقة

Sana bir soru soracağım.
دعني أسألك سؤالاً دعني أسألك سؤالاً

- Dr. Thorndyke, bir soru sorabilir miyim? - Elbette.
دكتور ثورندايك ، هل لي أن أسألك سؤالاً ؟

- Sana bir şey sormam gerek. - Sorma.
أحتاج لأن أسألك سؤالاً لا تفعلي

Morty, sana bir şey sorayım.
دعني أسألك سؤالاً سريعاً يا مورتي

Hayır, aslında, sana bir soru sormak geldim.
لا في الحقيقة ، لقد أتيت إلى هنا كي أسألك سؤالاً

Sana bir soru sormama izin ver.
دعيني أسألك سؤالاً

Her şey sağlanmış durumda. Bay Blore, ben size bir soru sorabilir miyim?
سيد " بلور " ، هل يمكننى أن أسألك سؤالاً ؟