"أستسلم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Pes
        
    • teslim
        
    • Vazgeçiyorum
        
    • Vazgeçtim
        
    • vazgeçmedim
        
    • Bırakıyorum
        
    • vazgeçmiyorum
        
    • vaz
        
    • vazgeçmek
        
    • vazgeçmem
        
    • Vazgeç
        
    Pekala! Bu kadar yeter. Pes ediyorum. Herkes Greg'i çıplak görsün. Open Subtitles حسنا , إنتهى الأمر , أنا أستسلم الجميع سيرى غريغ عارياً
    Henüz yok ama ben Pes etmem. Bu işi bitireceğim. Open Subtitles ليس بعد, و لكني لا أستسلم و سأنهي هذا الأمر
    Her şeyin alt üst olmuş gibi göründüğünü biliyorum, ama Pes etmeyeceğim. Open Subtitles أنا أعلم يبدو الأمر و كأن الأسوار تحاوطك لكن أنا لم أستسلم
    Kardeşimin onları durdurmaya yetecek kadar askeri yok. teslim olacağım. Open Subtitles أخي لا يملك جنود هنا بمافيه الكفايه لمنعهم سوف أستسلم
    teslim olmayacağım genç Malcolm'ın ayaklarının önünde yeri öpecek ve ayak takımının küfürlerine hedef olacak değilim! Open Subtitles لن أستسلم حتى لا أقبل الأرض أمام قدمى مالكوم الصبى وحتى لا أتعذب بلعنة الرعاع
    Ben Vazgeçiyorum. İşin sonunda herkes ne yaparsa yapsın. Open Subtitles أنا أستسلم هل لدي أحد منكم اي أفكر أخر أفضل فليتقدم
    Söz bağınız sayesinde başardım. Neredeyse birkaç kere Pes edecektim. Open Subtitles الفضل لرباط العهد الذي أعطيتنيه، فلقد كدتُ أستسلم بضع مرّات.
    Pes vallahi! Toparlanıp gideceğinden çok emindim. Open Subtitles أستسلم أنا كنت متأكد أنكم ستحزموا وعلى طريقك للفرار
    - Pes etmedim. - Partiye geldim, değil mi? Open Subtitles أنا لم أستسلم لقد حضرت إلى هذه الحفله ..
    Öyle hemen Pes edemezsin. Ben Pes eden tiplerdenim, ama henüz Pes etmek niyetinde değilim. Open Subtitles لا يمكنك الإستسلام بسهولة أنا إستسلامية بطبعي لكنني لم أستسلم بعد
    Tamam, yetti artık. Pes ediyorum. Her içeri girdiğimde havalı korna mı çalmak zorundayım? Open Subtitles حسناً ,هذا هو, أستسلم, هل من واجبى أن أدق بوق جوى فى كل مرة أدخل بها الغرفة
    Pes ettim. İki hafta ve sinirlerim haricinde hiç bir şey artmadı. Open Subtitles إنني أستسلم, اسبوعين، ولم أصبح أقوى عدا مزاجي
    Ve şimdi yemek yapamadığımı biliyorum, o yüzden Pes ediyorum. Open Subtitles والآن أنا اعلم أنه لا يمكنني أن أطبخ لذا أنا أستسلم
    Gerçekten aptalca bir şey yaptığımda bile Pes etmem. Open Subtitles حتى عندما أقوم بفعل شيء في غاية الغباء, لا أستسلم.
    İlk defa olarak, binlerce kişi teslim oldu. Open Subtitles وللمرة الأولى فى هذه الحرب أستسلم جنودهم بالألاف
    Onurlarıyla ölmek yerine, korkaklar gibi teslim oldular. Open Subtitles بدلا من الموت بشرف الجبناء أستسلم وأخذوا
    O zaman ben de teslim olmam. Onları kapıdan uzaklaştırırım. Open Subtitles ثم انني لن أستسلم فقط سأدفعهم بعيدا عن البوابه
    Vazgeçiyorum. Sildim, fırçaladım olmadı. Open Subtitles أنا أستسلم, أنها لا تزال ومازالت لا تزال
    Vazgeçtim. Bu günlerde onunla anlaşmak oldukça zor. Open Subtitles إننى أستسلم ، من الصعب على التعامل معه هذه الأيام
    Pekala, sen vazgeçmiş olsan da ben vazgeçmedim. Open Subtitles هذا صحيح ,إذا كنت أنت استسلمت فأنا لم أستسلم بعد
    Biliyor musun, ben Bırakıyorum, üniformalarını giyebilirler öylece Open Subtitles تعرف ماذا أنا أستسلم يمكنهم أن يرتدوا أزيائهم الرسمية فقط
    vazgeçmiyorum, çünkü sence neden bu kadar ileri gittim? Open Subtitles لن أستسلم وإلا لماذا أنا فعلت هذا حتى الآن؟
    Bence sen hayatımda tanıdığım en komik, en seksi ve en gerçek Doğu Londra hatunusun ve farketmediysen söyleyeyim ben kolay vaz geçmem. Open Subtitles وواقعية شرقية والأكثر شهوانية على الإطلاق وفي حال إن لم يفلح الأمر فأنا لا أستسلم بسهولة
    Ben bu bir daha yapmıyor. L vazgeçmek, l çıkın. Open Subtitles لن أفعل هذا بعد الآن أنا أستسلم ، أنا أستقيل
    Delirdiğimi ya da tamamıyla yalnız olduğumu ve öylece vazgeçmem mi gerektiğini merak ettim. TED كنت أتساءل هل أنا مجنونة أم وحيدة تمامًا، وهل عليّ أن أستسلم.
    Sadece Vazgeç. Umurumda değil. Bunların hiç biri o kadar da kötü değil ayrıca. Open Subtitles فقط ، أنا أستسلم ، لا أهتم لا شيء من ذلك سيء لهذه الدرجة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more