| Tüm gün yalnız olmaktan Sıkıldım artık. Burada yapacak hiçbir şey yok. | Open Subtitles | أشعر بالملل ، أجلس وحدي طول اليوم ، لا أفعل شيئًا |
| Hadi, Santos, hadi çıkalım buradan, Sıkıldım. | Open Subtitles | هيا ، سانتوس ، دعنا نخرج من هنا ، أشعر بالملل. |
| Ben bile Sıkıldım. Ben ki fenci bir ineğim. | Open Subtitles | حتي أنا كنت أشعر بالملل وأنا بارعة في العلوم |
| Tutkulu ve heyecanlı başlıyor, sonra ben sıkılıyorum, başkasıyla yatıyorum ve ayrılıyorum. | Open Subtitles | تبدأ التجربة بكونها شيقة ومفعمة بالشغف ثم أشعر بالملل وأعاشر غيره وأرحل |
| Sıkılmaya başladım. Finale atlayalım. | Open Subtitles | بدأت أشعر بالملل لماذا لا نقفز مباشرة إلى النهاية |
| Charlie,onu çok sıktık. Benim de Canım sıkıldı. | Open Subtitles | تشارلي, إننا نشعرها بالملل أنا أشعر بالملل |
| Tüm hayatım boyunca hem gece hem de gündüz hep Sıkıldım. | Open Subtitles | حياتي برمّتها، ليلاً ونهارًا. أشعر بالملل |
| Ah, sadece Sıkıldım, gerçekten. Sıradan insanlar çok sıradan.Hiç bir saldırı yok. | Open Subtitles | إنني أشعر بالملل حقاً الناس العاديون ، عاديون جداً ، لا تأخذ كلامي على محمل شخصي |
| Çok Sıkıldım. Hatta duvar kağıdındaki motiflerin nereden sonra tekrarladığını buldum. | Open Subtitles | أشعر بالملل الشديد لدرجة أنني عرفت أينيتكررنمطورق الحائط.. |
| Çok Sıkıldım, ayaklarım ağrıyor, ve trencilik oynamak için fazla büyüğüm. | Open Subtitles | أشعر بالملل وقدماي تؤلمانني وأنا كبير على ركوب قطار الأطفال |
| Ben de bu aksiyona katılmak istiyorum çünkü burada oturmaktan Sıkıldım. | Open Subtitles | أريد أن أنظم إليكم لأنني أشعر بالملل حتى الموت هنا |
| Bu toplantıdan çok Sıkıldım. Bir şeyler yapalım artık. | Open Subtitles | أشعر بالملل من هذا الاجتماع لنقم بعمل شيء |
| Sıkıldım. Seni üç kez aradım, açmadın. | Open Subtitles | لا شيء، أشعر بالملل اتصلت بك 3 مرات ولم ترد |
| Yine Sıkıldım. - Asıl Dünya'yı buldun mu? - Hâlâ arıyorum. | Open Subtitles | أشعر بالملل مجدداً هل وجدت الأرض الأصليّة؟ |
| Ben çok Sıkıldım. Hadi kebap yemeye gidelim. | Open Subtitles | أنا أحب هذه الرياضة لقد بدأت أشعر بالملل لنرحل من هنا |
| Jesse, son günlerde boş boş oturmaktan çok sıkılıyorum. | Open Subtitles | جيسي، أشعر بالملل كثيرا الجلوس وعدم القيام بأي شيء في الآونة الأخيرة |
| Sıkılmaya başladım. Finale atlayalım. | Open Subtitles | بدأت أشعر بالملل لماذا لا نقفز مباشرة إلى النهاية |
| Mary, "Canım sıkıldı, banyo yapacağım." dedi. | Open Subtitles | قالت (ماري): "أشعر بالملل. سآخذ حمّاماً." |
| - SıkıIdım. - Düğün bu, hayatım. Hepimiz sıkıIıyoruz. | Open Subtitles | أشعر بالملل إنه زفاف يا حبيبتي كلنا نشعر بالملل |
| Bir yerde uzun süre kalmak çok sıkıcı. | Open Subtitles | أشعر بالملل إذا بقيتُ في مكان واحد لفترة طويلة |
| Üzgünüm. sıkılmadım. | Open Subtitles | إسمعي ليس أنّي كنتُ أشعر بالملل |
| Bir tane karıştırıcı aletleri var bilirsin, karışımlar için ve Sıkıldığım zamanlarda deneyler yapıyorum. | Open Subtitles | لديهم خلاط من أجل المزج وعندما أشعر بالملل أقوم ببعض التجارب |
| Evet, demek istediğim zaten sıkılıyordum yani devam ettiğimize sevindim. | Open Subtitles | - نعم, لا, اعني, لقد كنت قد بدأت أشعر بالملل فأننا ممتنة لأننا نتابع. |
| İnanıyorum ki, ekolojik olarak sıkılmıştım. | TED | كنتُ, في اعتقادي, أشعر بالملل من الناحية الايكولوجية. |