"أشعر بها" - Translation from Arabic to Turkish

    • hissedebiliyorum
        
    • hissettiğim
        
    • Hissediyorum
        
    • hissetmediğim
        
    • hissettim
        
    • hissedemiyorum
        
    • hisset
        
    • hissettiğimi
        
    • hissettiklerimi
        
    • hissettiğimde
        
    Her şey değişiyor Willy, bunu hissedebiliyorum. Open Subtitles إنها تتغير يا ويلي إنني أستطيع أن أشعر بها تتغير
    Bu öyle bir an George. hissedebiliyorum. Open Subtitles هذه هى واحدة من تلك اللحظات التى أستطيع أن أشعر بها يا جورج
    Benim bu salonda hissettiğim türden güç. TED تلك هي القوة التي أشعر بها في هذه القاعة.
    Tarihçi olarak çalışırken çok sık hissettiğim bir duyguyla bitirmek istiyorum. TED أريد أن أختم حديثي بعاطفة غالبًا ما أشعر بها أثناء عملي كمؤرخة.
    Bu şey benim için başka bir hikaye bunu söyleyebilirim, bunu şimdi Hissediyorum. Open Subtitles هذا الأمر،أو أية قصة أخرى يمكنني أن أرويها لأنني تعلمت كيف أشعر بها
    Dağların ötesinde, vadinin derinliklerinde daha önce hiç hissetmediğim, büyük bir güç hissettim. Open Subtitles وراء الجبال، عميقا في الوادي شعرت بقوة عظيمة لم أشعر بها من قبل
    Ama ben bunu hissedemiyorum sanirim sebebi de, dogru insanla birlikte olmamam. Open Subtitles لكنني لا أشعر بها واظن سببه انني لست مع الشخص المناسب
    Elele tutuştuğumuzda hissedebiliyorum. Open Subtitles لقد كنت أستطيع أن أشعر بها عندما كنا نمسك بأيدي بعضنا
    Büyük bir şey, tam gözümün önünde, hissedebiliyorum! Open Subtitles مسألة كبيرة, مسألة أمام ناظري, أنا أشعر بها
    Onun uzaklaşıp gittiğini hissedebiliyorum ve bu beni korkutuyor. Open Subtitles يمكنني أن أشعر بها تنسحب بعيدًا، وذلك يخيفني.
    İçimde hissettiğim ...tüm acıları ve yaşadığım kötü şeyleri ifade edebilirdim herhalde. Open Subtitles أظنأننيأستطيعأنأعبر .. عن كل التجارب السيئة التي عشتها وعن كل المعاناة التي أشعر بها فى داخلي
    Evet, ben de onların benim burada hissettiğim mutluluğu hissetmelerini istiyorum. Open Subtitles .... أجل, أريد من أجلهم أن يشعروا القناعة التي أشعر بها...
    hissettiğim değişimin gerçek olup olmadığını anlamak için. Open Subtitles لأرى إذا كان التغيرات التي أشعر بها حقيقية
    Bütün o hayvan yağları. Tüm vücudumda Hissediyorum. Open Subtitles إنه بسبب دهون الحيوانات تلك أستطيع أن أشعر بها في مسامي
    - Onu Hissediyorum. O gerçekten korkmuş ve o bizim yardıma ihtiyacı var. Open Subtitles أشعر بها ، إنها خائفة حقا وتحتاج مساعدتنا
    Her neyse. Söylemedim ama bu bir şey hissetmediğim anlamına gelmiyor. Open Subtitles على كلٍ، فقط لأني لم أقلها، لايعني بأني لا أعنيها أو أشعر بها
    Bugün senin odanda, daha önce hiç hissetmediğim bir şeyler hissettim. Open Subtitles اليوم في مكتبك, شعرت برجفه لم أشعر بها من قبل.
    gözle görülür değişiklikler olduğunu hissettim. TED كان هناك اختلاف واضح فى الطريقة التى أشعر بها.
    - hissedemiyorum yani. Open Subtitles أعني أنه لا يمكنني أن أشعر بها
    Müziği hisset, nick. Open Subtitles تقدم ثم أرجع لنفس النقطة و أشعر بالموسيقى نيك أشعر بها
    Sana karşı neler hissettiğimi göstermeye başlayamıyor bile. Open Subtitles ليس بوسعي البدء بإبداء الطريقة التي أشعر بها إتجاهك
    Çünkü senin de benim için benim senin için hissettiklerimi hissettiğini varsaymıştım. Open Subtitles لأننى افترضت أنك تشعر تجاهى بنفس الطريقه التى أشعر بها تجاهك
    Bir daha öyle hissettiğimde, gaz olduğunu bileceğim. Open Subtitles المرة التالية التي أشعر بها هكذا، سأعلم بأنه مجرد هراء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more