| Biliyorum ve bu sorman gereken bir soru son zamanlarda ben de bununla boğuşuyorum. | Open Subtitles | أعلم هذا، ولقد كنت أسأل نفسي، و أنا أصارع الوحوش مؤخراً |
| Boynuna doluyorum, ve boğuşuyorum, boğuş, yerle bir edene kadar boğuş onunla. | Open Subtitles | أطوق به عنقه و أصارع أصارع، أصارعه إلى الأرض |
| Hanbury'e olan derin saygım için, ona olan saygım ile savaşıyorum. | Open Subtitles | لكن أجد أني أصارع بين تقديري لهانبيري و مراعاتي له |
| Bugünse siyasi kariyerim için savaşıyorum. | Open Subtitles | واليوم أصارع لأجل حياتي السياسية |
| Bu yüzden tekrar işe başladım ve geçmiş olduğumuz yedi yılı yaşam-hayat dengesi hakkında mücadele ederek, bu konuyu araştırarak geçirdim. | TED | فعدت إلى العمل , وقضيت هذه السنوات السبع التي انجلت أصارع مع , و أدرس وأكتب عن التوازن بين العمل والحياة. |
| Bir ayıyla mı boğuşmak zorundayım? | Open Subtitles | يتوجب علي انا أصارع دباً؟ ما هو موضوع هذا الزفاف؟ |
| Ben güreşçiydim, darbeyi nasıl savuşturacağımı biliyorum. | Open Subtitles | -كنت أصارع وأعلم كيف أوقف الضربات |
| Bununla boğuşuyorum. | Open Subtitles | أنا أصارع هذا |
| Bununla boğuşuyorum. | Open Subtitles | أصارع هذا |
| Hayatım için savaşıyorum burada. | Open Subtitles | أنا أصارع من أجل حياتي هنا. |
| Bir şeytanla mücadele etmek hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | إنتِ ليس لديكِ أيه فكره عما أعانيه وأنا أصارع هذا الكائن الشيطاني |
| Bu büyük bir spiral değil, karışık, üç boyutlu ve bağıran kocaman bir ejderhanın içinde mücadele ediyorum. | Open Subtitles | إنها ليست مجرد حلقة كبيرة، إنها معقدة، إنها ثلاثية الأبعاد، وأنا أصارع طريقي حولها بصحبة تنين صارخ |
| Ama, inan bana ben hayatımla mücadele ederken, senin o yarışları kazandığını izlemek arabaya geri dönebilmem için aynı derecede sorumlusun. | Open Subtitles | ولكن , ثق بي. مشاهدتك وأنت تفوز بهذه السباقات. عندما كنت أصارع لحياتي.. |
| Tam olarak teolojik sorularla boğuşmak değildi. | Open Subtitles | لم أكن أصارع فعليا أسئلة لاهوتية رائعة |
| Üniversitedeyken güreşçiydim. | Open Subtitles | -كلاّ , كنت أصارع في الكلية |