"أصلحت" - Translation from Arabic to Turkish

    • tamir
        
    • düzelttim
        
    • onardım
        
    • düzelttin
        
    • hallettin
        
    • onardın
        
    • hallettim
        
    • toparladım
        
    • düzelttirdim
        
    • düzeltmişsin
        
    bahçeden birkaç taze domates alır, dünyayı tamir ettiğini düşünür. Open Subtitles تهدي بعض الطماطم من الحديقة وتظن أنها أصلحت العالم نعم
    O sadece işti, aracımı tamir ettin. Bırak da karşılığını... Open Subtitles فقط أخبرني، لا، لا، هذا يتعلق بالعمل أنت أصلحت سيارتي
    - Yardım lazımsa eğer, zamanında birkaç tekerlek tamir etmişliğim var. Open Subtitles إذا كنت بحاجة إلى مساعدة، لقد أصلحت بضع عجلات في وقتي.
    Sen herkes adına her şeyi mahvetmeden önce, senin için düzelttim. Open Subtitles فقط أصلحت الأمور لك قبل أن تدمر كل شيء على الجميع
    Elbiseyi onardım. İstersen sende kalabilir. Open Subtitles قدّ أصلحت الثوب ، على الرحب أن تحتقظي بهِ.
    Bizim birbirimizden koptuğunu biliyordun. - Ve bunu düzelttin. Open Subtitles كنتُ تعلم أنّنا كنا نبتعد عن بعضنا، وأنت أصلحت الأمر.
    Daha önceleri çok tamir etmiştim bunlardan ama böyle çalıştıklarını hiç görmemiştim. Open Subtitles لقد أصلحت الكثير من هذه لكننى لم أرى مثلها من قبل
    Ama tamir oldu. Bakın artık düşmüyor. Oldu değil mi? Open Subtitles لكنى أصلحت المصباح حسنا ، ابعث لى الفاتورة
    Geçen hafta tamir ettiğim karbüratör vardı ya? Open Subtitles هل تعلمين أنني قد أصلحت \ مكربن \ سيارته الأسبوع الماضي؟
    İçerideki tüpü ve farı tamir ettim. Open Subtitles أصلحت الأنبوب الداخلي وأصلحت ذلك المصباح العلوي.
    O gün arabanı tamir ettim Jane, çünkü şanslıydım. Open Subtitles اليو الذي أصلحت فيه لك سيارتك ، ٌ جاين ٌ لقد كنت محظوظا
    Kaset çalarını tamir ettirdim, artık eskisinden de sesli. Open Subtitles لقد أصلحت له المسجل الآن أصبح صوته مرتفع
    Sifonu tamir ettim. Öğleden sonraya kadar buradaki işim bitmiş olur. Open Subtitles أصلحت الحمام و سأنتهي من المكان كله بنهاية اليوم
    Radarı tamir edip, 12 saat geri döndürdüm. Böylece uzay gemisinin uçuşunu izledi. İşte başlıyor. Open Subtitles أصلحت الرادار ، وضبطته على 12 ساعة ماضية ليتعقب مسار السفينة ، وها هو ذا
    Önemli olan o fajitasını yedi, ben de karmamla aramı düzelttim. Open Subtitles حسن , المهم هو أنه حصل على الفاهيتا وأنا أصلحت كارمتي
    Bak, bebeğim, sen çıldırmadan önce, her şeyi düzelttim. Bak. Open Subtitles إسمعي يا عزيزتي, قبل أن تخرجي عن السيطرة, أصلحت كل شيء.
    Tabii benim yüzümden. Ama bunu düzelttim. Yanlışımı hiç olmamış hale getirdim. Open Subtitles بسببي ، ولكنني أصلحت الأمر لقد ألغيت الخطأ الذي قمت به
    Biliyorsun, evindeki sızıntıyı onardım, küflü halıdan kurtuldum. Open Subtitles أتعلم بأني قد أصلحت التسرب في وحدتك وقد تخلصت من السجادة العفنة.
    Dostum, profil sayfasını sen düzelttin. Ne yaptıklarını gördün. Open Subtitles رفيقي, لقد أصلحت صفحتها وأنت قد رأيت ماذا فعلوا بها
    Demek istediğim, iyi iş başardın. Gerçekten hallettin. Open Subtitles أعنى أنك عملت عملاً جيداً ، لقد أصلحت الأمر حقاً
    Ve sen. Lanet kumandayı onardın mı? Open Subtitles وأنت ، هل أصلحت الريموت اللعين بعد ؟
    - Giderini, musluğunu ve askılığını v.b. hallettim Open Subtitles أنا أصلحت المقابض وملئت الفراغات وأصلحت الحديده المسربة
    Evet, duydum ve kendimi toparladım. Onun için bugün geç kaldım. Open Subtitles بل سمعتك و أصلحت حالي و هذا سبب تأخري هذا الصباح
    Birkaç kırışıklık aldırdım, saçımı düzelttirdim, kanımı değiştirdim... ömrüme 30, 40 yıl daha kattım. Open Subtitles أزالوا بعض التجاعيد و أصلحت شعرى... غيروا دمائى و أضافو إلى حياتى من 30 إلى 40 عاما.
    - Selam patron yarığı düzeltmişsin. Open Subtitles مرحبًا أيها الرئيس. إذن فقد أصلحت الفجوة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more