"أصلحي" - Translation from Arabic to Turkish

    • düzelt
        
    • çöz
        
    • onar
        
    • tamir et
        
    Rory, kahvaltını et. Cate, kızları düzelt. Open Subtitles روري , تناول فطورك كيت , أصلحي وضع الفتيات
    Şimdi benim için bir şey yap ve Peyton ile aranı düzelt. Open Subtitles الأن, قومي بعمل من أجلي أصلحي أمورك مع بايتون
    fakat sen zorundasın, şimdi bu işi düzelt. Open Subtitles ولكنك تحتاجين، لذا أصلحي هذا، فورا. أتمزح معي؟
    O zaman çöz bu işi! Yada çocuğumun hayatı üzerine yemin ederim Open Subtitles لذا أصلحي الأمر وإلا سأقسم بحياة أطفالي بالرب و بشهادتي،
    Elbiseyi onar gitsin! Open Subtitles أصلحي الفستان فقط
    Jenny. Elbisemi tamir et, her şey unutulsun. Open Subtitles جيني ، أصلحي لباسي وكل شيء سيكون بخير
    Carter'a yaptığını düzelt, takımımın geri kalanının gitmesine izin ver. Tek istediğim bu. Open Subtitles أصلحي ما فعلتيه بـ"كارتر"، ودعي باقي فريقي يذهبون، هذا كل ما أطلبه
    Bilmiyorum. Adamları geri işe al, olayı düzelt. Open Subtitles لا أدري وظيفهما مجدداً و أصلحي الأمر
    Onunkini düzelttin, şimdi kendininkini düzelt. Open Subtitles وأنت أصلحت خطأها. الآن أصلحي أخطاءك.
    - Olay iyi gitmiyor, düzelt hemen. Open Subtitles لا تجري الأمور على ما يرام أصلحي الوضع
    Bu arada, peruğunu düzelt, boka benziyor. Open Subtitles بالمناسبة، أصلحي باروكتكِ تبدو مقرفة
    Louise, özet geçiyoruz. Anladıysan küpelerini düzelt. Open Subtitles لويس" لدينا خبر عاجل" أصلحي قرطك لو سمعتِني
    Kardeşinin gömleğini düzelt. Open Subtitles أصلحي قميص أختك
    - Anteni düzelt bakalım. Open Subtitles - تعالي و أصلحي هذا - ... من أجل المستقبل
    Eve git ve aranızı düzelt... İki kere. Open Subtitles فقط اذهبي للبيت و أصلحي الأمر
    Gidebilirsin, Marie. Saçlarını düzelt lütfen. Open Subtitles موري)، يمكنك الذهاب) والرجاء، أصلحي شعرك
    Tamam, efendim. - Ama o kahveyi düzelt. Open Subtitles - نعم , سأفعل و لكن أصلحي القهوة
    "çöz şu işi." derken kastettiğim bu değildi, Open Subtitles لم يكن هذا ما يدور بِخَلدي عندما قلت "أصلحي الأمر".
    O zaman, sorunu çöz gitsin, çünkü o cidden iyi bi çocuk. Open Subtitles فقط أصلحي الأمر لأنه حقًا شاب صالح
    "Kapı pervazlarını onar ya da boya." Open Subtitles "أصلحي إطار الباب الخشبي؟"
    Moira, telefonu onar. Open Subtitles (مورا)، أصلحي الهاتف.
    - Sadece tuvaleti tamir et ve git. Open Subtitles أصلحي الحمـام ثـم اخرجي من المنزل
    Teneke Kazanova'nı tamir et. Open Subtitles أصلحي صديقك الخردة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more