Seni temin ederim, seni göründüğünden çok daha iyi göstertecektir. | Open Subtitles | ستجعلكِ تبدين أفضل من أيّ وقت مضي. أضمن لكِ هذا. |
Seni temin ederim, striptizciler bolca gülümsemeni ve New York'u unutmanı sağlayabilir. | Open Subtitles | ويمكنني أن أضمن لكِ بأن راقصو العراة سوف يمنحوا الكثير من الإبتسامات |
Ama Seni temin ederim ki bize yardım edersen biz de sana aradığın sorulara cevap bulman için yardım ederiz. | Open Subtitles | ولكنى أضمن لكِ إن ساعدتينا يمكننا أن نساعدك أن تجدى على الأقل بعض الإجابات التى تبحثين عنها |
garanti ederim ki, küçükken tanıdığım bir çocuktan geliyor. | Open Subtitles | أضمن لكِ أنها من هذا الشاب الذي عرفته عندما كنت صغيرة. |
Ve sizi temin ederim, sadece iletişimdeki bir aksaklıktan kaynaklanmıştı. | Open Subtitles | واستطيع ان أضمن لكِ انه كان مجرد سوء تفاهم |
Size kişisel olarak garanti veririm özel ders alırsa kesinlikle A alacak... yada paranız sizde kalır. | Open Subtitles | كمدرسة خاصة أضمن لكِ أنها سوف تحصل على إمتياز أو تستعيدا أموالكما |
buradan kurtulacağız. Vega'nın buraya geleceğine garanti edebilirim. | Open Subtitles | .لا تقلقي، إنه لم ينس .سوف يكون هنا قريبًا، أضمن لكِ هذا |
Seni her açıdan tatmin edeceğim konusunda garanti verebilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أضمن لكِ أنّني سأشبعكِ بكافّة السّبل الممكنة |
Eğer suçu ona atmaya çalışıyorsan Seni temin ederim, planın umutsuz olduğu kadar saçma. | Open Subtitles | إذا كنتِ تحاولين تلفيق الأمر لها أضمن لكِ أن خُطتكِ طائشه ويائسه |
Ama Seni temin ederim korkacak hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لكن أضمن لكِ ، ليس عليكِ الخوف من أى شيء |
Burada güvendesin, Seni temin ederim. | Open Subtitles | .أنتِ بأمان هنا، أنا أضمن لكِ هذا |
Seni temin ederim, oğlun artık bizim oğlumuz gibidir. | Open Subtitles | أضمن لكِ بأن الفتى كـ إبننا الآن |
Ama Seni temin ederim birisiyle tanışacaksın. | Open Subtitles | ولكن أضمن لكِ أنكِ ستقابلين شخصاً |
Fakat Seni temin ederim ki sana yardım etmek istiyoruz. | Open Subtitles | لكنني أضمن لكِ بأننا هنا للمساعدة |
Bu bir arıza değildi, Seni temin ederim. | Open Subtitles | هذا لم يكن حادث، أضمن لكِ. |
Bundan daha iyisini yapamazsın, garanti ederim. | Open Subtitles | لن تجدي ما هو أفضل من ذلك أنا أضمن لكِ ذلك |
- Sadece bir gün . Ve orda eğlence haricinde bişey olmayacak, garanti ederim . | Open Subtitles | و لن يكون هناك بالتأكيد أي مرحٌ متورط، أضمن لكِ هذا |
Bununla birlikte, garanti ederim, her adam öldüğünde karısının dolabında ne bulacağı konusunda endişe duyar. | Open Subtitles | بالرغم من هذا أضمن لكِ أن كل رجل يقلق حيال ما ستجده زوجته في دولابه إن سقط يوماً ما ميتاً |
Ancak sizi temin ederim ki ona iyi bakılacak. | Open Subtitles | لكن أضمن لكِ أنّها ستكون بخير بعد ذلك |
Araya sokarım ama sonunda çöpe gideceğine garanti veririm. | Open Subtitles | سأضعها ولكنني أضمن لكِ بأنها ستنتهي في القمامة |
Bayan Archer, eğer ameliyatı hemen olmazsanız, kalbinizin kan desteğinin kesileceğini size garanti edebilirim, ve böylece yine de sizin içinizi açmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | , (لو لم تخضعي لجراحة قريباً يا آنسة (أرتشر , أضمن لكِ ان امداد الدم لقلبكِ سينقطع و حينها سأجري الجراحة على أيّ حال |
Onunla bir sorun yaşamayacaksınız. garanti verebilirim. | Open Subtitles | لن يكون لديكِ أي مشكلة معها يُمكن أن أضمن لكِ ذلك |