"أطفالاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • çocukken
        
    • çocukları
        
    • çocuklar
        
    • çocukların
        
    • Çocuğun
        
    • çocuktuk
        
    • Çocukluğumuzdan
        
    • çocuğu
        
    • çocuğumuz
        
    • Çocukluktan
        
    • çocuktu
        
    • bebekler
        
    • çocuklarımız
        
    • çocuklarınız
        
    • çocuğunuz
        
    çocukken oynadığımız bir oyundu sadece. Beni onun gibi giydirmiştin. Open Subtitles هو مجرد لعبة لقد كنا أطفالاً لقد جعلتيني أرتدي مثله
    Bu küçük çocukları böyle çalıştırmaktan biraz olsun utanmıyor musun? Open Subtitles أليس من العار أن تدعى أطفالاً يقومون بهذا العمل ؟
    Bir adam evlendiği zaman, çocuklar ister. Tanrı' nın bizden beklediği. Open Subtitles عندما يتزوج الرجل ، يريد أطفالاً هذا ما يتوقعه الرب منا
    Benimle aynı yaşta olan çocukların bile temiz plastik şişeleri dere ve yol kenarlarındaki pis sudan doldurduklarını gördüm. TED رأيت أطفالاً يبدون في مثل عمري يملؤون زجاجات المياه الشفافة بمياه قذرة من ينابيع بجانب الطريق.
    Prue, beni şaşırtacak bir sürprizin yoksa, senin Çocuğun yok. Open Subtitles برو، إن كنتِ لا تُخفين عنّي مفاجأة كبيرة كهذه، فأنتِ لا تملكين أطفالاً
    Ömer beraber büyüdük...70 yıl önce ikimiz de çocuktuk hatırlıyor musun? Open Subtitles عمر، لقد ترعرعنا معاً ألا تذكر منذ سبعون عاماً عندما كنا أطفالاً معاً؟
    Çocukluğumuzdan beri kardeşimin pek fazla arkadaşı olmadı. Open Subtitles منذ أن كنا أطفالاً , لم يكن لأخي الكثير من الأصدقاء
    Bir otobüs dolusu çocuğu öldürmek için nasıl bir hafifletici sebep olabilir. Open Subtitles ما هو العذر الذي يوجد لإطلاق النّار على حافلة تُقِلُّ أطفالاً ؟
    çocukken, aynı senin gibi ben de onunla böyle ilgilenirdim. Open Subtitles عندما كنا أطفالاً , كنتُ أعتاد الأعتناء بها مثلكِ تماماً
    Konuşmaya başlarken, sizlerden çocukken oyuncak küplerle oynadığınız günleri düşünmenizi istiyorum. TED أريد البدء معكم بالطلب منكم بأن تعودوا بالذاكرة إلى حين كنتم أطفالاً تلعبون بالمكعبات.
    Biz çocukken, dostlar birbirlerini ziyaret ederdi. Open Subtitles عندما كناً أطفالاً الأصدقاء كانوا يزورون بعضهم البعض
    20 yıldan fazladır insanlarla iç içe. O kadından çocukları var. Open Subtitles عاش مع البشر لأكثر من 20 عاماً و أنجبَ أطفالاً منها
    Altın elerken ve civayla zehirlenmiş suyun içinde dolaşırken kadınların sırtında bağlanmış çocukları vardı. TED العديد من النساء يحملون أطفالاً مشدودين على ظهروهم بحزام بينما كُنّ يُنقّبن عن الذهب، يخوضون في ماء مسموم بالزئبق.
    Bilmediğimiz şey, hangilerinin kurtarılmış hangilerinin hâlâ tespit edilmesi gereken çocukları temsil ettiği. TED نحن لا نعلم كم منها تُمثل أطفالاً تم إنقاذهم بالفعل أو لازال الطفل بحاجة إلى تعريف.
    bağlandığım zaman çocuklar beni tuzağa düşürdüler. TED ولن تعلم ما أعنيه إلا عندما تنجب أطفالاً.
    Ama bir yorumu tekrar tekrar alıyorum: "Bırakın, çocuklar çocuk olsun." TED ولكن كان هنالك تعليق يصلني مراراً وتكراراً: "دع الأطفال يكونوا أطفالاً".
    Evlenip çocuğum olduğunda, karımda benim gibi cahil olursa, çocukların ödevlerine kim yardım edecek? Open Subtitles إذا تزوجنا ورزقنا أطفالاً ، لو كانت زوجتي أمية ، مثلي من سيساعد أطفالنا في واجباتهم؟
    Buraya çok Çocuğun geldiğini gördüm ama... bekleme odasında bu kadar çok insanla gelen... bir çocuk görmemiştim. Open Subtitles رأيت الكثير من الأطفال ياتون إلى هنا لكنني لم ارى أطفالاً يأتون إلى هنا و هناك الكثير من الناس ينتظرونهم بالخارج
    Daha çocuktuk. Plajdaki evin içine çadır kurmuştuk. Open Subtitles لقد كنا أطفالاً بخيام مكدسة في كوخ الشاطئ
    Çocukluğumuzdan beri, Jay bu duygularımı hep derinliklerimde hissettim sevdiğim kişi sensin ve hayatımın geri kalanını seninle geçireceğim. Open Subtitles منذ أن كنا أطفالاً صغار كان لدي هذا الشعور في أعماقي أنه أنت من أريد
    Ama karısı Saray kısırdı ve çocuğu yoktu. Open Subtitles ولكن زوجته ساراى كانت عاقراً و لم يكن لها أطفالاً
    Eski çocuk savaşçılarla beraber 40 çocuğumuz var. Herkes bizi desteklemek istiyormuş gibi hissediyoruz. TED لدينا 40 طفلاً، كانوا أطفالاً مقاتلين سابقين مختلطين مع أي شخص نشعر أننا نريد دعمه.
    Çocukluktan beri takılırız onlarla Open Subtitles كنا نتسكع هناك عندما كنا أطفالاً عليك المجىء
    Ama galiba o zaman pek çoğu çocuktu. Open Subtitles فقط أعتقد. . الكثير منهم كانوا أطفالاً عندها
    Korkunç insanların, yaramaz bebekler olduğunu söylerler. "Bilmemiz gerekirdi. Open Subtitles أنت تسمع دوماً أن الفظيعون يكونوا دوماً أطفالاً فظيعون
    Olacak şey, yaşam süresi bizimkisinden kısa çocuklarımız olması. TED الذي سيحدث هو أننا سننجب أطفالاً سيحصلون على حياة أقصر من حياتنا
    Nelerle boğuştuğumu bilmiyorsunuz. İki küçük çocuğum var. Kendi çocuklarınız olsaydı anlardınız. Open Subtitles أنتم لا تعلموا ما أمر به, لدي طفلان صغيران, لو كان لديكم أطفالاً لفهمتوا.
    çocuğunuz varsa arkasına saklanın. Open Subtitles إن كآن لديكم أطفالاً صغار إستخدموهم كدروع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more