"أعددتُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • hazırladım
        
    • ayarladım
        
    • yapmıştım
        
    • hazırlamıştım
        
    • yazdım
        
    • tavuk
        
    İşte bu yüzden, Sevgililer Günü'nde sana yapacağım sürprizlerin listesini hazırladım. Open Subtitles و لهذا أعددتُ قائمةً بالمفاجآت التي سأفاجئكِ بها في عيد الحبّ.
    Sekiz civarlarında dönerim. Sana kahvaltı hazırladım. Open Subtitles ، سأعود بحلول الثامنة . لقد أعددتُ لك طعام الفطور
    Senin için fıstık ezmesi, jöleli sandviç ve biraz da muzlu ekmek hazırladım. Ve büyük bir bardak süt. Open Subtitles أعددتُ لكِ شطائر زبد الفول السودانى والهُلام وبعضاً من خُبز الموز وكوباً كبيراُ من اللبن.
    Bizi bırakması için TAK Timi'nin helikopterini ayarladım. Open Subtitles فلقد أعددتُ لنا أن نركب في مروحية فريق المداهمات
    Çocukken plan bile yapmıştım. Open Subtitles أردتُ أن أقتل ذلك اللعين وأنا أعددتُ خطة عندما كنتُ صغيرا
    Senin için konuk evini hazırlamıştım. Open Subtitles لقد أعددتُ منزل الضيوف من أجلك
    CIA'in şu anki bakış açısını yansıtan bu raporu yazdım. Open Subtitles أعددتُ هذا التقرير سمة التي منها تمثل موقف وكالة الإستخبارات الحالية
    Her neyse, gösterişli dosyalar hazırladım grafikler ekledim. Open Subtitles لقد أعددتُ بعض الملفات البراقة والرسومات البيانية وما إلى ذلك إنها قادمة لغرض محدد ولن تلتفت إليها على كل حال
    bebek az sonra uyanacak. Sütünü hazırladım. Open Subtitles الطفلة ستستيقظ قريباً لقد أعددتُ لها حليبها
    Öğle yemeğini dün hazırladım. Umarım ördek seversin. Open Subtitles أعددتُ غداءكِ بالأمس أتمنى أن يعجبك لحم البط
    Aynı zamanda sana bir de kopya kağıdı hazırladım böylece sana ağlar hakkında bir şey sorduklarında tam bir gerizekalı gibi görünmeyeceksin. Open Subtitles أيضاً، أعددتُ لكِ مراجعة صغيرة كيّ لا تبدين حمقاء تماماً، حينما تسألين عن الشبكات العصبيّة، و السلوك المنبثق
    Bu hafta iki kere pizza yedik, bu akşam sana doğru düzgün, sebzeli bir yemek hazırladım. Open Subtitles لقد تناولنا البيتزا مرّتين هذا الأسبوع، لذا أعددتُ وجبة قيّمة اليوم بالخضراوات
    Ben de. Oradaki ekibe sandviç hazırladım. İster misin? Open Subtitles أعددتُ غداءً للطاقم، شطائر، أتريد واحدة؟
    Çok iyi iş çıkardığından seyir zevkin için ufak bir sürpriz hazırladım. Open Subtitles لذا أعددتُ لكِ مفاجأة صغيرة من أجل إمتاعكِ بالمشاهدة
    Siz geç kalınca ben de taktiksel saldırı planı hazırladım. Open Subtitles لقد أعددتُ خطة هجوم تكتيكيّة في حين أنّك تأخرت.
    Evet, çocuklar, hafif şeyler hazırladım. Open Subtitles هاكم. أعددتُ لكم بعض المقانق والكفتة
    Küçük bir sürpriz hazırladım, sevgilim. Open Subtitles . أعددتُ لكِ مفاجأة صغيرة ، يا عزيزتي
    Bunu bilhassa senin için hazırladım dedektif. Open Subtitles أعددتُ هذه خصيصاً لكَ أيها المُحقِق
    Bir kaç tane tartışma konusu ayarladım. Seninle birlikte üzerinden geçelim mi? Open Subtitles لذا أعددتُ مواضيع للمناقشة هل بالإمكان أن أديرهم عليك
    Geçen hafta 3 kez falan türlü yapmıştım. Open Subtitles أعددتُ ثلاثَ وجباتٍ الاسبوعَ المنصرم
    Ehliyeti ben hazırlamıştım. Open Subtitles لقد أعددتُ لها رخصة قيادة
    CIA'in şu anki bakış açısını yansıtan bu raporu yazdım. Open Subtitles للإجتماع بعلماء الوكالة الدولية للطاقة الذرية أعددتُ هذا التقرير سمة التي منها تمثل موقف وكالة الإستخبارات الحالية
    Büyük maç, tavuk oyunuyla devam ediyor. Open Subtitles لقد أعددتُ لعبةً لم تروها من قبل. المباراة الكبيرة المرتقبة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more