"أعراض" - Translation from Arabic to Turkish

    • belirtiler
        
    • etkisi
        
    • etkileri
        
    • sendromu
        
    • semptomu
        
    • belirtisidir
        
    • semptomlarının
        
    • belirtilerine
        
    • belirtilerinden
        
    • belirtilerin
        
    • semptomların
        
    • semptomlarından
        
    • belirtisi
        
    • etkiler
        
    • semptomudur
        
    Bu yüzden erken teşhisin ciddi belirtiler oluşmadan önce demek olduğunu biliyorum. Open Subtitles و لهذا أعلم أن التشخيص المبكر للسرطان يعني قبل ظهور أعراض جادة
    İlaçların sende hiç yan etkisi olmuyor, ki bu tuhaf. Open Subtitles أنت لا تعاني أيّة أعراض جانبيّة من أدويتك وهذا غريب
    Her ne kadar iyi niyetli bir uygulama dahi olsa, Görünen o ki, yan etkileri de var. TED لذلك فعلى الرغم من كونه تطبيق حسن النية جدا، فبشكل واضح، كانت له أعراض جانبية.
    Travma sonrası stres sendromu yüzünden delirdiğime inandırmaya çalıştı beni. Open Subtitles حاولت إقناعي أنني سأجن بسبب أعراض الإجهاد ما بعد الصدمة
    İlki, altta yatan başka bir hastalık veya rahatsızlığın semptomu değil; rahatsızlığın kendisi. TED الأول ليست له أعراض مرض أساسي أو إصابة أو حالة؛ هُو بذاته الحالة.
    Koku ve dini simgeler görmek temporal lobda şişme olduğunun belirtisidir. Open Subtitles الروائح، الرؤى الدينية إنها أعراض تورم الفص الصدغي
    Her anımı hastalığın semptomlarının başlamasını bekleyerek yaşadım. TED لقد عشت كل لحظة وأنا أتوقع ظهور أعراض المرض.
    Gribe benzer belirtiler hissedebilirsiniz. TED حسنًا، من الممكن أن تظهر عليك أعراض تشبه أعراض الانفلونزا.
    belirtiler, oldukça hafif olabilir. TED من الممكن أن تكون أعراض ضعيفة إلى حد بعيد.
    Beyindeki şişme normal işlevleri durdurur ve işitme kaybı ve ışığa karşı aşırı hassasiyet gibi belirtiler görülür. TED وهذا التوذم في الدماغ يسبب تعطيلاً في وظيفته الطبيعيّة مسبباً ظهور أعراض كنقص السمع
    Kaplan'la randevumdan hemen sonra, beni ilaçların yan etkisi için izleyen bir şizofreni uzmanı Dr. Marder'ı görmeye gittim. TED و فور ذلك الموعد مع كابلان ذهبت إلى دكتور ماردر. أخصائي الفصام الذي كان يتابع أعراض العقاقير الجانبية
    İsrail ve İtalya’daki rastgele kontrollü denemeler tıbbi palyaçoların sakinleştiriciler kadar etkili olabileceğini gösterdi. Hiçbir yan etkisi olmadan. TED التجارب المراقبة المعشاة في إسرائيل وإيطاليا تُبين أن المهرجين الطبيين يمكن أن يكونوا فعالين مثل المهدئات بدون أعراض جانبية.
    Sabrina, granülleri alabilirsin ama seni uyarayım, doğruluğun acı verici yan etkileri olabilir. Open Subtitles دعيني أحذرك فالحقيقة قد تكون ذات أعراض جانبيه مؤلمه
    Böylece kötü niyetle Haldol verdiğin zamanki yan etkileri yaşamayacak. Open Subtitles لن تمر بأية أعراض جانبية لأن غرضك كان سليماً
    Fakat veterinerler tay reddetme sendromu ile başa çıkmak için bir müdahale yöntemi geliştirdiler: Kısrakta oksitosinin arttırılması. TED ولكن الأطباء البيرطيين قد لجأوا إلى تدخل للتعامل مع أعراض رفض هذا المُهر يتضمن زيادة الأوكسيتوسين لدى الفرس.
    - Hadi gidelim. Muhtemel ezilme sendromu var. Dört doz morfin verdik. Open Subtitles لنذهب أعراض تهشم محتملة أعطيناه 4 من المورفين
    Çünkü bunun için bir sebep yoktu. Bağırsaklarla ilgili bir semptomu yoktu. Open Subtitles لٔانه لم يكن هناك داع لم يعانِ من أية أعراض في أحشائه
    Tamam. Soruyu tersten soralım. Obezite neyin belirtisidir? Open Subtitles لننظر إليها من الجانب الآخر السمنة أحد أعراض ماذا؟
    EKT, depresyon semptomlarının azalmasını sağlayan hormon akışını da canlandırır. TED ينشّط هذا العلاج أيضاً تدفق الهرمونات والتي تساعد على تخفيف أعراض الاكتئاب.
    Birlikte maruana kullanımının belirtilerine bakalım ne dersin? Open Subtitles لنراجع بعض أعراض تعاطي الماريجوانا معاً حسناً؟
    Yoksunluk belirtilerinden biri derinin yanma hissidir. Elinde olmadan kaşırsın. Open Subtitles أحد أعراض ترك المخدرات هو الشعور وكأن بشرتك تحترق, ليس بوسعك إلّا خدشها.
    İlk gün onu gözlem altında tuttum ama diğerlerindeki belirtilerin hiçbirini göremedim. Open Subtitles إحتجزته لليوم الأول، لكنّي إكتشفت لا شيئ من أعراض الآخرين.
    Evet. Bir de dünkü semptomların bugün nasıl karaciğer yetmezliğine neden olduğunu bulmak. Open Subtitles نعم، و نحتاج أيضاً معرفة كيف يمكن أن يسبب توقف الكبد اليو أعراض البارحة
    Eğer COVID-19 semptomlarından şüpheleniyorsanız evde kalın ve tavsiye için doktorunuzu arayın. TED لو شككت بأن عندك أعراض كوفيد-19، ابقَ في المنزل، اتصل بطبيبك واستشره.
    Yazmak muhtemelen ruh bozukluğunun bir belirtisi. Ödül almak gibi... Open Subtitles الكتابة على الأرجح هي من أعراض هوسه، مثل أخذ تذكار.
    Azıcık da olsa paslanmışım, bu yüzden bazı yan etkiler görülebilir. Open Subtitles أنا صدئ قليلاً، لذا قد تحدث بعض أعراض جانبيّة
    Bence paranoyaklaşıyorsunuz ve bu bir travma sonrası stres bozukluğu semptomudur. Open Subtitles أعتقد أنك غدوت متشكّكاً و هذا من أعراض ما بعد الصدمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more