"أعطاها لنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • bize verdiği
        
    • bize verdi
        
    • ın verdiği
        
    Bu gelenek, Tanrı'nın bize verdiği iyi şeylerin tümünü hatırlamak içindir. Open Subtitles هذا التقليد هو لتذكر جميع الأشياء الجيده التى أعطاها لنا ربنا
    bize verdiği bilginin, teröristlerden geldiğini farzetmeliyiz. Open Subtitles علينا الإفتراض بأنّ .. الإرهابيون غذّوه بالمعلومات التى أعطاها لنا..
    bize verdiği koordinatlar olduğuna eminim. Open Subtitles أنا متأكد أن هذه هي الإحداثيات التي أعطاها لنا
    Ama ekipman alıp araştırmalar yapabilmemiz için bize verdi. Open Subtitles لكنه أعطاها لنا لنشتري معدات لنجري أبحاثاً
    Angelo, bize verdi. Open Subtitles أنجيلوس) أعطاها لنا)
    Doktor Lieberman'ın verdiği şu broşürleri biliyorsun? Open Subtitles أتعرفين كل الكتيبات التي أعطاها لنا الدكتور ليبيرمان؟
    Reed'in yurttaki oda kapısından aldığımız izler, Brighton'ın bize verdiği numunelere uymuyor. Open Subtitles " بصمات رفعناها من غرفة مهجع " ريد لم تطابق عينة المرجع " التي أعطاها لنا " برايتون
    Ölmeden önce bize verdiği şeyler... Open Subtitles {\cH318BCB\3cH2A2AAB} أشياء أعطاها لنا الرجل قبل رحيله
    Hayır, hayır, Ryan amcanın bize verdiği şu eski topu alıp, parka gidebiliriz ve top oynar sohbet ederiz. Open Subtitles كلاّ، بإمكاننا أخذ تلك الكرة القديمة التي أعطاها لنا عمّك (رايان) وسنخرج إلى الحديقة ونرميها وبإمكاننا التحدّث.
    Julius Kent'in bize verdiği bilgiyi araştırırken üzerinde düşünülen tüm asteroit avlama projeleri hakkında konuşabileceğimiz birisini tespit ettim. Open Subtitles الآن ، لنبحث في المعلومات (التي أعطاها لنا (جوليوس كينت لقد حددت شخص ما يستطيع التحدث إلي
    Percy'nin nükleer planlarını yapması için mutlaka mühendislere ihtiyacı olacak ben de Kendrick'in bize verdiği CIA bilgilerine girdim Percy'de kayıtlara buradan ulaşacaktır ve bir şey farkettim. Open Subtitles فليتش هو الهامس بالمعلومات. إكتشفت أن (بيرسي) سيكون بحاجة لمساعدة هندسية فى خططه النووية، لذا، قمت بالبحث فى البيانات التي أعطاها لنا (كيندريك) لأري أين يمكن أن يجدها،
    Hem de Vogler'ın verdiği para. O parayla birkaç jet veya beysbol takımı alabilirdi. Open Subtitles الأموال التي أعطاها لنا (فوجلر) كان يمكن أن يشتري بها طائرات أو فريق بيسبول

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more