"أعطيته لك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sana verdiğim
        
    • - Verdiğim
        
    • sana verdim
        
    Camın önünden geçince Sana verdiğim numarayı ara. Open Subtitles انظر، عندما أَتجاوز نافذتك، أتصل بذلك الرقم الذى أعطيته لك
    Numaralar ilk buluştuğumuzda Sana verdiğim kartvizitin üstünde de yazıyor. Open Subtitles هذا في الكارت الذي أعطيته لك أول مرة رأيتك
    Sana verdiğim telefon nerde ? Open Subtitles أنت لا تجيب على الهاتف النقّال الذي أعطيته لك. أنا لا أعرف التعامل مع الآلات.
    Annemden bana kalan, benim de Sana verdiğim kase. Open Subtitles السحن الذي أعطتني إياه أمي و أنا أعطيته لك
    Her şeyi senin için basitleştireyim. - Verdiğim paraları geri ver. Open Subtitles أسمع, سأسّهل الأمر عليك و اجعله واضحاً ستعطيني كل المال الذي أعطيته لك
    Kusura bakma ama bilgisayarla ilgili altyapısı olmayan bir tek sana verdim. Open Subtitles ومع كامل إحترامى , أعطيته لك شخص ليس له خلفيه عن أمور الحاسوب
    - Sana verdiğim telefonu açmıyorsun. Open Subtitles أنت لا تجيب على الهاتف النقّال الذي أعطيته لك.
    - Sana verdiğim telefonu açmıyorsun. Open Subtitles أنت لا تجيب على الهاتف النقّال الذي أعطيته لك.
    Sana verdiğim böcek ne oldu? Onu Holoband takarken yakaladın mı? Open Subtitles ماذا عن جهاز التجسس الذى أعطيته لك هل سجلت لها على الهولوباند
    Kulağındaki Loverboy konserinden sonra Sana verdiğim küpe mi? Open Subtitles هل هذا هو القرط الذي أعطيته لك بعد الحفل؟
    Demek sonunda Sana verdiğim futbol DVD'sini izledin? Open Subtitles شاهدتي و أخيراً قرص كرة القدم الامريكية الذي أعطيته لك ؟
    Sana verdiğim zehirden de beter bir şeydi. Open Subtitles لم يكن سم ما أعطيته لك لكن شيء أكثر سوءً
    Bu sadece Sana verdiğim sakinleştiriciden gelen bir yan etki. Open Subtitles هذا مجرد أثر جانبي من مهدئ لقد أعطيته لك.
    Sana verdiğim e-posta adresine yolladığına emin ol lütfen. Open Subtitles وتأكد أن ترسله إلى البريد الإلكتروني الذي أعطيته لك
    Sana verdiğim anahtar. - Hayır! Hayır! Open Subtitles ـ المفتاح الذي أعطيته لك ـ كلا، كلا يا أماه، إنه...
    Sana verdiğim yeni telefon üzerinde olsun. Open Subtitles الهاتف الجديد الذي أعطيته لك أبقه معك
    Sana verdiğim sakızı hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تذكر اللبان الذي أعطيته لك ؟
    Senin işin Sana verdiğim takımı yönetmek. Open Subtitles عملك هو تدريب الفريق الذي أعطيته لك
    Sana verdiğim Denver numarasını arayıp, Wiley için mesajın olduğunu söyleyeceksin. Open Subtitles "إتصل بالرقم الذي أعطيته لك في "دينيفر (وقل بأن لديك رسالة لـ (ويلي
    Sana verdiğim şey... Ne? Open Subtitles الشيء الذي أعطيته لك ، ماذا؟
    - Verdiğim isim sende mi? Open Subtitles هل لديك الاسم الذى أعطيته لك ؟
    Evet, onu ben sana verdim ya? Open Subtitles نعم ، أعطيته لك ، أتذكر ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more