"أعطيهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • ver
        
    • Onlara
        
    • veririm
        
    • veriyorum
        
    • verin
        
    • vermek
        
    • vereceğim
        
    • vereyim
        
    • vermem
        
    • vermezsem
        
    • verirdim
        
    • verirsem
        
    • verdim
        
    Otur. Bir şeyler iç. Herkese içecek bir şeyler ver. Open Subtitles إجلسي، تناولي شراباً أعطيهم جميعاً شراباً
    Aç hissedecekleri kadar ver, ama her zaman onlar için bir tane ayır. Open Subtitles أعطيهم فقط ما يشعرهم بالجوع ولا أعطيهم مما هو أكثر من هذا
    Dünyaya kültürümüzün güzelliklerini göstermek istedim, Onlara kahramanı vermek istedim. Open Subtitles أردت أن أرى العالم جمال ثقافتنا أردت أن أعطيهم بطلاً
    Onlara söyleyeceğim şeylerden bir parça ipucu veririm... sonra buna alışmaları için Onlara biraz zaman tanırım. Open Subtitles أنا ألمّح لهم ما سأخبرهم به ثمّ أعطيهم فترة للتعوّد عليه ثمّ أخبرهم
    En azından bir şey veriyorum. Sen hiçbir şey vermiyorsun. Open Subtitles على الأقل أعطيهم شيئاً أما أنت فلا تعطيهم أي شيء.
    Eğer havanın etkisi ile biraz kırgınlıkları varsa ne istiyorlarsa verin, dondurma, reçel ya da bunun gibi şeyler, yani. Open Subtitles إذا كانوا مطيعين أعطيهم ما يريدونه. المثلجات والجيلي وأشياء مثل ذلك.
    Bir saate kadar gidip kan ya da idrar vereceğim. Open Subtitles أتيت قبل ساعة, ويجب أن أعطيهم بعض الدم أو البول
    Bak, istedikleri sadece birazcık bilgi. Onlara bir şey ver, ne olursa olsun. Open Subtitles اسمعي كل ما يريدونه هو معلومة صغيرة فقط أعطيهم شيئاً أي شيء
    O zaman sularını ver. Ne kadar acı çektiklerini göremiyor musun? Open Subtitles . حسناً ، أعطيهم الماء هل لا يمكنك أن ترى أنهم يعانون بما فيه الكفاية ؟
    Tatlım, Onlara istediklerini ver. Eminim bizi bırakacaklardır. Open Subtitles عزيزتي أعطيهم ما يريدون فقط وأنا متأكد أنهم سيدعونا نذهب
    Neden Onlara istediklerini vermiyorsun ver şu yaşlı adamı! Open Subtitles لما لا تعطيهم ما يريدون؟ أعطيهم هذا المسن
    Yaptıkları işte o kadar iyiler ki bazen Onlara fazla güveniyorum. Open Subtitles هم ماهرين جدا فيما يفعلوه أنا أعطيهم المنح فى بعض الاوقات
    Ben Onlara fazladan sekiz saat, onlar da bana para veriyorlar. Takas. Open Subtitles أعطيهم ساعاتى الثمانية الإضافية وهم فى المقابل يعطوننى المال ، المال المُسترد
    Biri intikamı öğrenirken öbürü merhamet etmeyi öğrenir. Ben taşları zorlamam. Onlara özgürlüklerini veririm. Open Subtitles عندما يتعلم أحدهم الأنتقام،يتعلم الآخر الرحمة، أنا لا أجبر الأحجار،أنا أعطيهم مساحة من الحرية.
    Cömert olmaları için Onlara pek çok sebep veririm. Open Subtitles ليس أنا أنا أعطيهم أسباباً كثيرة ليصبحوا كرماء
    Katılımcılar bir seçim yapıyorlar ama ben Onlara tam tersini veriyorum. TED يختار المشاركون اختيارًا، ولكنني أعطيهم الاختيار الآخر في النهاية.
    O ilacı Martha'ya hep veriyorum. Open Subtitles أنها لن تؤذي لها. أعطيهم إلى مارثا طوال الوقت.
    Üzerinizdeki tuniği isterlerse, Onlara pelerininizi de verin. Open Subtitles إذا كانوا يطلبون سترتك، أعطيهم عباءتك ايضاً
    Evet, ama Bay Clark, biliyorsunuz, uzun zamandır Atlantic'teyim ben o adamlara bir şans vermek istiyorum, yani en azından karşı teklif getirebilmeleri için. Open Subtitles نعم ، لكن سيد كلارك ، أنت تعلم ، أنا منذ مدة في شركة أتلانتيك أريد فقط أن أعطيهم فرصة علي الأقل لمجاراة العرض
    Sen, ... sen ve sen düşündün ki, sen basitçe yüzünü gösterince ben de sana hemen vereceğim? Open Subtitles وأنت تعتقد أنك بمجرد ظهورك هكذا فسوف أعطيهم لك؟ ولما لا؟
    Birkaç isim mi vereyim? Open Subtitles أعطيهم بعض الأسماء ؟ ماذا يعني ذلك؟
    Dava açmaması için evi ona vermem gerekti. Open Subtitles كان علي أن أعطيهم المنزل لإسقاط المقاضاة.
    Yakında eski kocam olacak pislik, avukatı ile Onlara istediklerini vermezsem, hayatımı ne kadar çekilmez yapacağını gösteriyor. Open Subtitles يبدو ان محاميا زوجي السابق الحقير يريد ان يجعل حياتي سيئة جداً لسبب بسيط اني لم أعطيهم ما يريدون
    Ne zaman birisi 2046'dan neden ayrıldığımı sorsa Onlara anlaşılmaz cevaplar verirdim. Open Subtitles حينما يسأل أحد لماذا غادرت 2046 أعطيهم بعض الإجابات المبهمة
    Şimdi biraz daha zaman verirsem beni hepten hafife alacaklar. Open Subtitles إن أعطيتهم المزيد من الوقت الأن فربما أعطيهم واقي ذكري و سيجارة أيضاً
    Mantıklı davranmak istedim, Onlara bir şans verdim. Open Subtitles أردت أن أكون منطقيا ، أعطيهم أنصبة منطقية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more