"أعلمه أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • bildiğim
        
    bildiğim tek şey hiçbir şeyin ışık hızından daha hızlı olmadığı yani sakinleşebilirsin. Open Subtitles كل ما أعلمه أن لا شيء يسبق سرعة الضوء لذا علينا أن نسترخي
    Tek bildiğim mektupta kızın gece 3'e kadar yaşayacağının yazdığı. Open Subtitles :كل ما أعلمه أن الرسالة تقول أنها ستعيش حتى الـ 3 صباحاً
    Tüm bildiğim mektubun dediği, kız üçe kadar yaşayacak. Open Subtitles :كل ما أعلمه أن الرسالة تقول أنها ستعيش حتى الـ 3 صباحاً
    Tek bildiğim şehirde olduğu ve de... büyük olduğu. Open Subtitles كل ما أعلمه أن الحدث سيكون فى وسط المدينة و سيكون كبيرا
    Tek bildiğim annenizin bir tür içsel panzehir taşıyor olması gerektiği, Open Subtitles كل ما أعلمه أن والدتكم تحمل شيئ أشبه بترياق،
    Uh... Tüm bildiğim o yerin adının Kheb olduğu. Open Subtitles فى الواقع ما أعلمه أن الطفل فى مكان يسمى كيب
    Tüm bildiğim bunun çok önemli olduğu, yoksa sormazdım. Open Subtitles و لكن ما أعلمه أن الأمر هام للغاية و إلا فلم أكن لأطلبه منك
    Tek bildiğim bu. Open Subtitles كل ما أعلمه أن هذه هي الخطة التي كانت معدة فقط
    Tek bildiğim ne kadar yüzeye çıkarsak o kadar kötü oluyor! Open Subtitles ما أعلمه أن الوضع يزداد سوءاً كلما قل العمق
    Tüm bildiğim, birini kovmanın her zaman tatsız olduğudur. Open Subtitles كل ما أعلمه, أن طرد أحدهم هو أمر غير سار
    Tek bildiğim şey buraya gelmenin Spencer'ı korkutmuş olması. Open Subtitles كل ما أعلمه أن سبنسر مرعوبة جدًا لكونك هنا
    Nerede olduğunu ve sebebini bilmiyorum ama tek bildiğim, bunun, senin insanlarının onun içine koyduğu parçayla bir ilgisi olduğu. Open Subtitles لا أعلم السبب ولا أعلم أين لكن ما أعلمه أن لهذا علاقة بالغرض الذي وضعتموه داخلها
    Tek bildiğim Charles'ın göründüğünden daha kurnaz olduğu. Open Subtitles كل ما أعلمه أن تشارلز ماكر أكثر مما ظننت
    Tek bildiğim, altı adamımın öldüğü ve çok değerli Dünya Cumhuriyeti ekipmanları çalındı. Open Subtitles ما أعلمه أن 6 من رجالي قد ماتوا وتمت سرقة آلة أحدى معدات جمهورية الأرض القيمة
    Tek bildiğim Charles'ın göründüğünden daha kurnaz olduğu. Open Subtitles كل ما أعلمه أن تشارلز ماكر أكثر مما ظننت
    Tek bildiğim, Müdür seni görmek istiyor çünkü Open Subtitles كل ما أعلمه أن المدير يريد أن يراك لأنك لم تتبع التعليمات
    Tek bildiğim, dünyanın kötü insanlarla dolu olduğu. Open Subtitles كل ما أعلمه أن هذا العالم مليء بالأُناس السيئين
    Tek bildiğim şey burada milyonlarca dolar değerinde aletler olduğu. Mesela kimsenin kullanmadığı şu şey gibi. Open Subtitles ما أعلمه أن لدينا تقنيات بملايين الدولارات وأيًا يكن هذا الشيء فلا يستخدمه أحد
    Bak, tek bildiğim bunu sahte ve senin de bir kuş beyinli... Open Subtitles انظر. كل ما أعلمه أن هذه مزيفة .. وأنك مخبول ما يريد فقط
    Tek bildiğim şu, patron beni bu adrese gönderdi ve dedi ki, "Sloe" - bu o. Open Subtitles -كل ما أعلمه أن الرئيس يريدني أن أحضرك مهما كنت مرتدي -و قال لنا : "سلو" و هذا إسمه و "إيلفيس" و هذا إسمي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more