Bak, onun benden daha mutlu olduğunu biliyorum ve sebebini bulmak istiyorum. | Open Subtitles | أنظرن, أنا, أعلم بأنها كانت أسعد مني و أريد أن أكتشف لماذا؟ |
Kendisi hakkında çok fazla konuşmadı ama Fransız olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | حسناً ,هي لم تحدثني كثيراً عن نفسها لكنني أعلم بأنها فرنسية |
Bu bilim adamları için yetersiz olabilir ama ben bunun gerçek olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | قد تكون غير مقنعة بالنسبة للعلماء و لكنني أعلم بأنها حقيقة |
Hayatının karışık olduğunu biliyordum, ama böyle bir şeyi bilmiyordum. | Open Subtitles | علمت بأن حياتك معقدة لكن لم أعلم بأنها بهذا الشكل |
Ben onun hamile olduğunu bilmiyordum o da hamile olduğuna inanmak istemedi herhâlde. | Open Subtitles | ،أنني لا أعلم بأنها كانت حامل .ورفضت بأن تصدق ذلك , بإعتقادي |
Bu annene çok özel bir armağan İhtiyacı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | هذه الهدية الاضافية لأمك والتي أعلم بأنها ستحتاجها |
Aziz sevgilin olduğunu biliyorum, ve duydum ki tüm o zor anlarda, onun yanından asla ayrılmamışsın, bir kez bile. | Open Subtitles | أعلم بأنها كانت معشوقتك، وأنا سمعت ذلك أثناء تلك الصعوبة البسيطة بيننا، لم تكن لتتركها، ولو لمرة واحدة |
Hayalimdeki iş olduğunu biliyorum, ama bence, sen şeker hastasıyken... senin bana daha fazla ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | أعلم بأنها وظيفة العمر, لكن مع مرضك أعتقد أنك تحتاجني أكثر |
Ama ormanın içinde koşup durarak tek tek yakalanmaktan daha iyi bir şans olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنها فرصة أفضل مما لدينا الجري في أنحاء تلك الغابة والقضاء علينا واحداً تلو الآخر |
Gözlerinde şansımı denedim ama şimdi doğru olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | على الرغم من أنني جازفت بخصوص عينيكِ إلا أنني الآن أعلم بأنها الحقيقة |
ve bunun kurallara aykırı olduğunu biliyorum ama idare etmen gerekecek. | Open Subtitles | وأنا أعلم بأنها ضد التعليمات لكني في مأزق صغير |
Kafamda olduğunu biliyorum. Ama içeride bir şey var. | Open Subtitles | أعلم بأنها في عقلي لكن شيئا ما دخل إليها |
Biliyorum, kızdığını biliyorum, onun senin kızın olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم, أنا أعلم بأنك مستاء أنا أعلم بأنها إبنتك |
Bir gün öncesi olduğunu biliyorum ama buna ihtiyacınız olabilir. | Open Subtitles | أعلم بأنها سابقة بيوم، لكني اعتقد أنكِ بحاجتها |
Korktuğunu ve yardımımıza ihtiyacı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | حسنا، أعلم بأنها خائفة و بأنها تحتاج مساعدتنا |
Kırıcı olduğunu biliyorum ve yapmamalıydım ama bu tabiri kendi de kullanıyor. | Open Subtitles | أعلم بأنها مؤذية وماكان ينبغي لي ذلك، ولكن... إنها الكلمة التي إستعملها |
Bulamıyorum! Burada olduğunu biliyorum. Şimdi burada değil. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أجدها, كانت هنا والآن ليست هنا, ولكني أعلم بأنها كانت هنا |
İyi bir fikir olduğunu biliyorum, bilmediğim şey neden üstelemediğin. | Open Subtitles | أعلم بأنها فكرة جيدة ما لا أعلمه هو لماذا لم تدافع |
Bunun ortaya çıkmasının an meselesi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعلم بأنها مسألة وقت قبل أن يخرج ذلك |
Bir midillisi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم بأنها كانت تمتلك مهراً |
Havanın berbat olduğunun farkındayım ama o kadar çok şeyim var ki ne yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنها ليلة سيئة. أنا لدي العديد من الأغراض لا أعلم ماذا أفعل بها. |
Gülünç geldiğini biliyorum, ama yapmazsanız maaş alamazsınız. | Open Subtitles | أعلم بأنها تبدو سخيفة و لكنكم لن تستلموا راتبكم ما لم تقوموا بها بالأضافة , سمعتُ بأنها ممتعة جداً |