"أعماقك" - Translation from Arabic to Turkish

    • derinlerde
        
    • içten
        
    • derinliklerinde
        
    • İçinde
        
    • kalbinle
        
    • derinliklerine
        
    • derinde
        
    • Ruhunun
        
    • yerlerde
        
    Bence sen de derinlerde gerçekten sevdiğin ve seni seven birisiyle olmayı istiyorsun. Open Subtitles في أعماقك تودّين أن تكوني مع أحدٍ تحبينه حقاً، ويبادلكِ نفس الحب أيضاً
    İçinizde, derinlerde bir yerlerde, size yaptıklarını onlara ödetmek istemiyor musunuz? Open Subtitles في أعمق أعماقك , ألا تودّي منهم أن يدفعوا ثمن ما فعلوه بك ؟
    Son bir kez evine gideceğini, çok derinlerde bir yerde her zaman biliyordun. Open Subtitles فى أعماقك , تعلم انه عليك أن تقوم بهذه الرحلة الأخيرة
    Haydi ama. İçten içe tam da bunu söylemek istiyorsun. Open Subtitles هيا، في أعماقك ذلك بالضبط ما كنت تحاول قوله
    Belki kalbinin derinliklerinde benim için hâlâ bir şeyler hissediyorsundur. Open Subtitles أقصد أنّك ربّما في أعماقك ما زلت تشعرين بشيء نحوي.
    Çünkü, içinde bir yerlerde müziğin hâlâ büyülü olabileceğini düşünen bir parça var. Open Subtitles لأنه لا يزال في أعماقك جزء يتذكّر أن الموسيقى يمكن أن تكون ساحرة
    İnsanlarla arana mesafe koymak için ne kadar uğraştığını biliyorum ve bunun için derinlerde bir yerde nedenlerin olduğundan eminim Open Subtitles أعرف صعوبة عملك لتبقي حاجزاَ بين الجميع في هذه الكوكب وأعلم أن في أعماقك هناك سبب وجيه
    Gerçeği, derinlerde bir yerde sakladığını biliyoruz. Open Subtitles نعرف أنّكَ تخفي الحقيقة في مكان ما في أعماقك
    Ve ta derinlerde kardeşini de kurtaramayacağını biliyorsun. Open Subtitles , و في أعماقك تعرف لأنه لا يمكنك انقاذ أخيك
    derinlerde bir yerde sana doğruyu söylediğimi biliyorsun. Open Subtitles في مكان ما في أعماقك أنتي تعرفين أنني أقول الحقيقة
    derinlerde bir yerde uzun süreli bir ilişki özlemi çekmiyor musun? Open Subtitles في أعماقك ألم ترد أن تكون في علاقة جدية ؟
    Eğer kalkıp buna karşı koymazsan asıl önemli yer olan derinlerde, hâlâ maymun olduğunu göstermiş olursun ve sonra da silinip gidersin. Open Subtitles إذا لم تقف في وجه ذلك اجعلهم يعلمون أنك لا زلت قردًا في أعماقك حيث يتم اعتبار ذلك
    Her gün içten içe bu soruyu kendinize sormuyor musunuz? Open Subtitles ...ألست في أعماقك تسأل نفسك في داخلك كلّ يوم ؟
    Hadi. İçten içe ne istiyorsun? Open Subtitles لذا هيا, مالذي تريد أن تفعله من أعماقك بالفعل؟
    Bence içten içe kabullenilmek istiyorsun. Open Subtitles أعتقد أنك ترغب من أعماقك القبول من الناس
    Ama zihninin derinliklerinde mantıklı olan tek şeyin bu olduğunu sen de biliyorsun. Open Subtitles ..لكن في أعماقك أنت تعرف أن هذا هو الشيء الوحيد الذي بدا منطقيًا
    Bence bütün bunları benden istemenin bir sebebi var. Çünkü kalbinin derinliklerinde sen de biliyorsun ki annenin ölümünden sadece kendisi sorumluydu. Open Subtitles لأنك تدركين في أعماقك بأن أمك كانت مسؤولة عن مقتل نفسها بنفسها
    Onu neden koruduğunu biliyorum ama kalbinin derinliklerinde bunun doğru olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنا أتفهم لما تحاول حمايتها ولكن في أعماقك انت تعرف إن هذا صحيح
    İçinde bir yerde benim senden daha zeki olduğumu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنت تعرف بالتأكيد فى أعماقك أننى أذكى منك, أليس كذلك؟
    Benim için tüm kalbinle savaştın, ama güneş battı artık. Open Subtitles لقد كافحتِ من أعماقك من أجلي، لكن الشمس قد زالت بالغروب
    Leydi Annemiz ,sana geldik, bu laneti senin derinliklerine koyuyoruz - ilk doğan oğlumu kim aldıysa, onun ilk doğan oğlunu ondan alacaksın, torunlarını da , tüm neslindeki ilk doğan çocukları da Open Subtitles نأتي لك، سيدة الأم ونضع في أعماقك هذه اللعنة على ما قتل ولدنا البكر
    Giydiğin renkleri değiştirebilirsin ama derinde sen her zaman olduğun acımasız orospu çocuğu olacaksın. Open Subtitles لا تستطيع أن تقوم .. بتغيير اللون الذى ترتديه ,و لكن فى أعماقك .. ستظل دائماً تهدد نفسك بعدم الأمان كما كنت دائماً
    Kendi içine baktığını Ruhunun olması gereken derinlere kadar indiğini ve hiçbir şey bulamadığını söyle. Open Subtitles ألا إنّك نظرت في أعماقك لحيث يتعيّن تواجد روحك فإذا بك وجدت خواءً، أنبئه بذلك!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more