| Bir hikaye üzerinde çalışıyorum hapisteki bir adamla ilgili. | Open Subtitles | تلك القصة التى أعمل عليها حول رجل فى السجن. |
| Bebeğim tamam, üzerinde çalışıyorum. Sana söz veriyorum bu hafta sonu hiçbir problem çıkmadan bitecek! | Open Subtitles | أنا أعمل عليها أعدك أن نهاية هذا الأسبوع ستكون بلا مشاكل |
| Hala Üstünde çalışıyorum, ama tam bir karmaşa. | Open Subtitles | - لا تطابق - مازلت أعمل عليها لكنها فوضى |
| Hayır. Henüz değil. Ama Üstünde çalışıyorum. | Open Subtitles | كلا ,لم تنتهي بعد مازلت أعمل عليها |
| Pekala, bu bir süredir Üstünde çalıştığım eski bir tedavi yöntemi. | Open Subtitles | حسنا هذه تقنية معالجة قديمة كنت أعمل عليها |
| Kapanmamış birkaç davayla uğraşıyorum. İki kadının bir mağazadaki cinayetleri. | Open Subtitles | زوج من القضايا المفتوحة أنا أعمل عليها سيدتان قتلتا في خزانة ملابس |
| Tamam, Hallediyorum. | Open Subtitles | أعمل عليها الآن |
| İstediğiniz kadar alay edin ama çocuk destansı bir yetenek ve bir süredir hava atmak istediğim bir parça üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | اضحكوا كما تريدون لكن ذلك الطفل لديه موهبة كبيرة وهنالك أغنية كنت أعمل عليها التي كنت أريد أن أعرضها |
| üzerinde çalışıyorum ama bir el atarsan çalışmama gerek kalmaz. | Open Subtitles | أنا أعمل عليها. لو أنك تستطيع تسريع فهمها عليّ فلن أحتاج للقيام بذلك |
| üzerinde çalışıyorum. Beklemede kal. | Open Subtitles | أنا أعمل عليها , إبقى علي أهبة الإستعداد |
| Bende tam olarak bilmiyorum. Ama üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | مرة أخرى، لا أعرف بالضبط ما هذا، لكن أعمل عليها |
| Hakkında çok ümitli olduğum tasarımlar üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | لديّ تصميمات أعمل عليها تثير حماستي جدًّا. |
| Bir dosya üzerinde çalışıyorum, kurbana ait olmayan kan bulduk. | Open Subtitles | أنها قضية أعمل عليها عثرنا على دم لكنه لا يعود للضحية |
| Biliyorum. Üstünde çalışıyorum. | Open Subtitles | تعم أعرف ذلك فأنا أعمل عليها |
| Üstünde çalışıyorum, şef. Bak kim geldi. | Open Subtitles | -أنا أعمل عليها سيدي أنظر من عاد |
| Hâlâ Üstünde çalışıyorum. | Open Subtitles | لا زلت أعمل عليها |
| Üstünde çalıştığım bir çocuk kitabı için yaptığım salakça karalamalar sadece. | Open Subtitles | إنها مجرد بعض الشخبطة السخيفة التي كنتُ أعمل عليها من أجل كتب الأطفال |
| Peki, Üstünde çalıştığım kendi şarkımı söylemek istiyorum. | Open Subtitles | حسناً, أود أن أغني أغنية أصلية كنت أعمل عليها |
| Ekipmanımla üzerinde uğraşıyorum, ama asla tam olarak bitiremeyeceğim. | Open Subtitles | أعمل عليها بإستخدام آلات التمرين و لكنني لن أنتهي أبداً |
| Tamam, Hallediyorum. | Open Subtitles | حسناً , أني أعمل عليها |
| Sürecek. Bir iş üstündeyim. | Open Subtitles | وستدوم أطول، إنّني أعمل عليها بالكامل. |
| Mesaj alındı. İlgileniyorum. | Open Subtitles | وأحرزتي نقطة جديدة, أعمل عليها الآن |
| üzerinde çalıştığım bir kaç hikayem var. Onlara bakarsan çok sevinirim. | Open Subtitles | هذه قصص قليلة كنت أعمل عليها أتمنى بأنك تلقي نظره عليها |