"أعيش حياتي" - Translation from Arabic to Turkish

• hayatımı yaşamak
• hayatımı yaşayayım
• hayatımı yaşamaya
• hayatımı yaşıyorum
• yaşamam
• hayatıma devam
• yaşayacağımı
• hayatımı yaşamayı
• Hayatımın
• hayatımı yaşayamam

Ben onsuz hayatımı yaşamak gerekiyor ki düşünmeye başlıyorum o sevgi ile birçok kez, bu yüzden ben dertli olmuştur.
، لقد حُطّم قلبي عدة مرات من الحب . حتى بدأت أفكر أنه من المفترض أن أعيش حياتي بدونه

Çünkü okçuluğu öğrenmedim ya da bilardoyu,çünkü okuyup kendi hayatımı yaşamak istedim,
لأني لم أرد الإصطياد أو المطاردة , لأني أردت الذهاب إلى المدرسة و أعيش حياتي

Bırak, hayatımı yaşayayım. Bırak, gideyim. İyi günler.
دعيني أعيش حياتي الخاصة دعيني أذهب مساء الخير

Peki, herhangi bir yetki olmadan hayatımı yaşamaya çalışan ben.
حسناً ، أنا أحاول أن أعيش حياتي بدون أية قوى

Şimdiyse sadece hayatımı yaşıyorum.
والآن أنا لست كذلك أنا حر كي أعيش حياتي كما أشاء

Hayatımı nasıl yaşamam gerektiğiyle ilgili demode fikirleri var; özellikle de annemin.
لديهم فكرة عتيقة عن كيف ينبغي علىّ أن أعيش حياتي خاصةً أمي

İyiyle kötüyü ayıramıyorsam nasıl hayatıma devam edeceğim?
كيف يمكنني أن أعيش حياتي بينما لا أستطيع التفرقة بين الخير و الشر ؟

Belki senin kadar iyi bir şeyler yapamadım ama elimden gelenin en iyisini yapıyorum o yüzden bana nasıl yaşayacağımı söyleme.
ربّما لم أبلي حسناً مثلكِ. ولكنّي أفعل أفضل ما أستطيع، لذا لا تخبريني كيف أعيش حياتي.

Bir noktada, kendi hayatımı yaşamayı öğrenmem gerekiyor.
في مرحلة معينة, علي أن أتعلم كيف أعيش حياتي

Kendi hayatımı yaşamak istiyorum kendi istediklerimi yapmak.
يجب أن يتوقف هذا، أحتاج أن أعيش حياتي أحتاج لعمل ما أريد.

Sadece hayatımı yaşamak istiyorum belki de birileriyle tanışırım.
أنا فقط أحاول أن أعيش حياتي أو ربما لقاء شخص ما

- hayatımı yaşamak istiyorum.
لا, أنا فقط أريد أن أعيش حياتي

Özgür olmak, hayatımı yaşamak seninle olmak dilediğim tek zenginlik.
أن أكون حرة، وأن أعيش حياتي وأن أكون معك -هذا هو كل ما أتمناه

Sadece yoluma devam edip tekrar hayatımı yaşamak istiyorum.
أوّد المضي قُدمًا، وأن أعيش حياتي

Bırakalım da hayatlarını yaşasınlar, ben de kendi hayatımı yaşayayım. - Ne zaman?
دعيهم يعيشون حياتهم وأنا أعيش حياتي

Bırakın da hayatımı yaşayayım dedim.
لقد طلبت منك أن تدعنى أعيش حياتي

Bırak da hayatımı yaşayayım!
أتركيني أعيش حياتي بحريتي

Şimdi şu şeyi kafamdan çıkarın da kendi hayatımı yaşamaya devam edeyim.
و الآن ، أخرجي ذاك الشئ من رأسي و دعيني أعيش حياتي

- Ben de hayatımı yaşamaya çalışıyorum.
نفعل شيئاً بشأن ذلك ؟ ، إنني أحاول فحسب أن أعيش حياتي ، ألا تعلمين كيف يبدو ذلك ؟

Ben iyiyim. hayatımı yaşıyorum.
أنا على ما يرام أعيش حياتي وحسب

Hayır, hayatımı 12 yıl öncesi gibi yaşamam kuruntu yapıyorum demek değil.
كلاّ، فقط لأنّي أعيش حياتي كما لو أنّها قبل 12 سنة خلّت، لا يعني أنّي أتهوهّم

Doktor, elimden geldiğince normal hayatıma devam etmemi söyledi.
الطبيب قال بأن علي المضي وأن أعيش حياتي بشكل طبيعي بأفضل ما يمكنني

Sen bana hayatımı nasıl yaşayacağımı söyleme, ben de sana.
لاتخبرني كيف أعيش حياتي ولن أخبرك كيف تعيش حياتك.

Kendi hayatımı yaşamayı seçtim.
أختار أن أعيش حياتي

Hayatımın sona erdiğini sanıyordum ama neyin ne olacağını bilemezsin.
كان يمكن ان أعيش حياتي هناك لكني لم اعرف ما هي النتائج

Kontrol edemediğim şeylere kafayı takarak hayatımı yaşayamam.
أنا لا أعيش حياتي قلقا بشأن أشياء لا أستطيع التحكم يها