Aslında, bunu para için yapmadım. | Open Subtitles | أعنى, إننى لم أفعلها من أجل المال من فضلك, لقد حققت مكسبك |
Yine de bunu senin için yapmadım. Seninle oğlumu izlerken, bir şey öğrendiysem o da küçük yalanların, bir aileye geceyi huzur içinde geçirttiğidir. | Open Subtitles | لكنني لم أفعلها من أجلك, لو كنتُ قد تعلمتُ شيئاً من مشاهدتك أنت وإبني |
Ama çocuk için..kardeşlerim bundan emin olacak.Ama para için yapmadım. | Open Subtitles | و لكنه للطفل أختي ستحرص على هذا و لكني لم أفعلها من أجل المال |
Yaptığım pek çok şeyi hiç görmedin. Bu, yapmadığım anlamına gelmez. | Open Subtitles | هناك الكثير من الأشياء التى لم ترانى أفعلها من قبل ، هذا لا يعنى أننى لا افعلها |
Para için yaptığım o kadar şeyden sonra seni yargılayacak değilim. | Open Subtitles | باعتبار كل الأشياء التي أفعلها من أجل المال , فأنا لست قاضياً |
Tüm bunları senin için yapıyorum. | Open Subtitles | قائمة من الآشياء الجيدة أفعلها من أجلها |
Dürüst olmak gerekirse tamamen senin için yapmadım. | Open Subtitles | أتعرف، لأكون صادقاً معك لم أفعلها من أجلك وحسب |
Ben bunu babam için yapmadım, oğlum için yaptım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجل أبي لقد فعلتها لأجل ابني |
Bunu babam için yapmadım. Bunu oğlum için yaptım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجل والدي، لقد فعلتها لابني. |
- Eline sağlık o zaman. - Senin için yapmadım ki. | Open Subtitles | حسناً , أقدر ذلك لم أفعلها من أجلك |
Onun için yapmadım. Sizin için yaptım. | Open Subtitles | .لم أفعلها من أجله ، فعلتها من أجلك |
Bunu para için yapmadım. | Open Subtitles | أنا لم أفعلها من أجل المال |
- Bunu senin için yapmadım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجلك |
Senin için yapmadım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجلك |
- Bunu senin için yapmadım. | Open Subtitles | لم أفعلها من أجلك |
Hiç yapmadığım şeylerden oldum olası korkmuşumdur. | Open Subtitles | أنا دائماً أخاف من الأمور التي لم أفعلها من قبل |
Ben sadece... daha önce yapmadığım şeyleri yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | كنت، تعرفين، أحاول فعل أشياء لم أفعلها من قبل. |
Sizin için yaptığım şeylerde hiçbir rahatlık hissetmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا آخذ أي راحة في الأمور التي أفعلها من أجلك |
Senin için yaptığım bunca şey. | Open Subtitles | الأشياء التي أفعلها من أجلك |
Evet, işte böyle. Bunu Leichester için yapıyorum. | Open Subtitles | حسنًا، هذه هي أفعلها من أجل ليسستر |
- Bu işi yapmamın sebebi de bu. - Ben bu işi kadın için yapıyorum. | Open Subtitles | وهذا هو سبب فعلي ما أفعله - أنا أفعلها من أجل السيدات - |