| Efendim, virüsü bulup yok etmesi Bir dakikadan az sürer. | Open Subtitles | ستحتاج الى أقل من دقيقة للعثور على الفيروس والقضاء عليه |
| Arama Bir dakikadan az sürmüş ve Doğu yakasında bir ankesörlü telefondan yapılmış. | Open Subtitles | إتصال دام أقل من دقيقة وتتبعته إلى هاتف عملة في الجانب الشرقي البعيد |
| sertçe çarptığında ki bazen Bir dakikadan az sürer ölüyormuş gibi hissettirir. | TED | عندما تضرب الأوامر التنفيذية وأخبار العنف أجسادنا بشدة، في بعض الأحيان في أقل من دقيقة واحدة، تشعر وكأنك تموت. |
| Yapamazsınız.Bir dakikadan daha az zamandır oradasınız. | Open Subtitles | لا يُعقل،إنكما في الداخل منذ أقل من دقيقة |
| Hokus pokus, tiki tokus Rambada Rumba Merlin Bomba bir dakika sonra ordayım, evlat Toplanma neredeyse bitti. | Open Subtitles | سوف أكون معك في أقل من دقيقة حزم الأغراض قارب على الأنتهاء |
| Bu çizimin başlayıp bitmesi bir dakikadan kısa sürdü. | Open Subtitles | هذه الرسمة أستغرقت أقل من دقيقة من البداية للنهاية |
| Eğer bunu yapmayı gerçekten kafaya koyarsan, hepsini bir dakikanın altında yapabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك اتمام الأمر كله في أقل من دقيقة إن كنت فعلا تريد ذلك. |
| Dağın öbür tarafına Bir dakikadan az sürede geçtim. | Open Subtitles | وصلتُ إلى الجانب الآخر من الجبل في أقل من دقيقة |
| Diğer taraftan ulusal ve uluslararası önemli haberlere Bir dakikadan az süre ayrılmıştı. | Open Subtitles | لكن كان عندك أقل من دقيقة عن المواطن الصعب والأخبار الدولية |
| Bir dakikadan az kaldi ve 3 sayi gerideyiz. | Open Subtitles | لقد أنتهى أمرنا عند ثلاثة في أقل من دقيقة |
| Bir dakikadan az zaman kaldı. Bunu patlatmayacağımı sanmayın. | Open Subtitles | لديك أقل من دقيقة لا تعتقد أننى لن أفجر هذا الشىء |
| Bir dakikadan az bir süre içinde insanlığın şimdiye dek gördüğü en güçlü patlamaya tanık olacaksınız. | Open Subtitles | في أقل من دقيقة ستشهدون أقوى الإنفجارات التي شهدتها العين البشرية يومًا |
| Gidelim! Buradan ayrılmak için Bir dakikadan az zamanımız var. | Open Subtitles | هيا بنا لم يبقى إلا أقل من دقيقة قبل أن ينفجر المكان |
| Hızlı bir ölüm olmuş, Bir dakikadan az sürede kanaması olup bitmiş. | Open Subtitles | لقد كان موتا سريعا نزف دمه في أقل من دقيقة |
| Bu ormanlıkta yarım yılda gerçekleşen olaylar Bir dakikadan az bir sürede izlenebilir. | Open Subtitles | الأحداث في هذه الغابة يمكنها أن تظهر حدثا لنصف عام في أقل من دقيقة |
| Bu hızla, çekirdeğin havaya uçmasına Bir dakikadan az süre var. | Open Subtitles | عند هذا المعدل، لديهم أقل من دقيقة قبل ان ينفجر كل شيء |
| Bir dakikadan az sürem kaldı! Kaybedersem, bir rehine ölecek! | Open Subtitles | لدي أقل من دقيقة على هذه المؤقت, و لو خسرت سيموت أحد الرهائن |
| Parayı almak için bir dakikadan daha az zamanın var tatlım. | Open Subtitles | لديك أقل من دقيقة لتحصل على ذلك المال يا عزيزي |
| Parayı almak için bir dakikadan daha az zamanın var tatlım. | Open Subtitles | لديك أقل من دقيقة لتحصل على ذلك المال يا عزيزي |
| Masanın başına geçeli 1 dakika bile olmadı ve Başkan'ın isteklerini önemsememeye başladı. | Open Subtitles | أقل من دقيقة خلف المكتب وبدأ بالفعل يتجاهل مطالب الرئيس |
| Bir dakikadan az kaldı. Meşaleyi tutuşturdular! | Open Subtitles | بقى لنا أقل من دقيقة |