Ulusal yarışmaya 3 haftadan daha az bir zaman kaldı. | Open Subtitles | وأمامنا أقل مِنْ ثلاثة أسابيعِ لحين موعد البطولة |
Araç toplam olarak üçyüz seksen kilodan daha az. | Open Subtitles | تزن السفينة بكاملها أقل مِنْ 1,850 باونِ. |
Şey, eminim çok tecrübeli! - Ve diğerlerine nazaran ona daha az ödedik. | Open Subtitles | و احنا بنَدْفعُله أقل مِنْ الناسِ الآخرينِ وهو صديق أيضاً و ذلك لَيسَ بسيئَ |
Ne olursa olsun şüpheli 48 saatten az sürede iki cinayet işledi. | Open Subtitles | مهما السبب، هذا مقتولِ الغير فرعيِ مرّتين في أقل مِنْ 48 ساعةِ. |
Düğünüm bir saatten kısa bir sürede başlayacak ve tanıdığım herkes orada olacak. | Open Subtitles | زفافي يُفتَرضُ للبَدْء في أقل مِنْ ساعةِ واحدة وكُلّ شخص أنا أَبَداً معروفُ سَيصْبَحُ هناك. |
Burada hiç kimse annesini bizden daha çok ya da daha az sevmiyor. | Open Subtitles | لا أحد في هذا الجسمِ الذي يَحبُّ أمَّهم أكثر أَو أيّ أقل مِنْ أي واحد منّا. |
Fakat unutma ki, sınıf toplantıları, daha başarılı mezunların, daha az başarılı mezunlara, ne olduklarını bildirebilmeyi mümkün kılmak amacıyla yapılır: | Open Subtitles | . . للإعْلام أقل ناجح هم أقل مِنْ. أنت وl؟ |
Ve bundan daha az olan her şey, benim için bir anlam ifade etmiyor. | Open Subtitles | وأيّ شئ أقل مِنْ ذلك، هو لا شيءِ. |
Sen tanıdığım herkesten daha az şeyi gözden kaçırırsın. | Open Subtitles | أقل مِنْ أي واحد أَعْرفُ. |
Bu bir dakikadan 20 saniye daha az. | Open Subtitles | الذي 20 أقل مِنْ الدقيقة. |
Dedektiflerden daha az. | Open Subtitles | أقل مِنْ المخبرين. |
Onun yaşında %6'dan daha az. | Open Subtitles | تكون أقل مِنْ 6 % في عُمرِها. |
Bir saatten az sürede bir emir çıkartabilirim. | Open Subtitles | l يُمْكِنُ أَنْ يُصبحَ a تفويض في أقل مِنْ السّاعة. |
Şimdi suçlu bulunsa bile, 5 yıldan kısa bir sürede dışarı çıkar. | Open Subtitles | حتى إذا حُكم الآن، سَيَكُونُ خارج في أقل مِنْ خمس سَنَواتِ. |
Bir dakikadan kısa bir sürede başlayacaklar. | Open Subtitles | هم سَيَبْدأونَ في أقل مِنْ دقيقة. |