Senin bundan daha büyük hayallerin olduğunu biliyorum. Ne olmak istersin? | Open Subtitles | أعلم أن لديك أحلام أكبر من هذا ماذا تريد أن تكون؟ |
bundan daha büyük yayınbalığı yakaladığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تعني أنكم حصلتم على سمك سلور أكبر من هذا ؟ |
Dua edelim de diğer dolaplar bundan daha büyük olsun. | Open Subtitles | نتمنى أن تكون الدواليب الأخرى أكبر من هذا. |
Şimdi, fazla heyecanlanma. Benim ofisim çok daha büyük olacak. | Open Subtitles | لا تكن فرح كثيراً مكتبي سيكون أكبر من هذا بكثير |
Düşünüyorum da buradan Daha büyük bir yer olmalı. | Open Subtitles | أنا أعتقد بأنه من المؤكد وجود مكاناً أكبر من هذا |
Bundan daha olgun olduğumu düşünmek isterdim ama baloda olup da bütün o güzel kızları görmek... | Open Subtitles | كُنت لأفضل التفكير بأنني أكبر من هذا الأمر لكن وجودي في الحفل ورؤية تلك السيدات الجميلات |
Bence bu işte basit bir aile birleşmesinden çok daha fazlası var. | Open Subtitles | الأمر أكبر من هذا لا أعتقد أن هذه حلفة لم شمل إعتيادية |
bundan daha büyük işlerle uğraştık. Neden silahlarla içeri dalıp onları tutuklamıyoruz? | Open Subtitles | لقد تعاملنا مع أكبر من هذا ، فلم لا نقتحم المكان شاهرين أسلحتنا ، ونعتقلهم فحسب ؟ |
Michael bir çalışandan fazlası, bundan daha büyük bir anlaşma, ama ben buraya Michael'ı konuşmak için gelmedim. | Open Subtitles | مايكل هو أكثر من موظف أمر أكبر من هذا بكثير ولكنني لست هنا لأتكلم حول مايكل |
bundan daha büyük bir teknesinin olduğunu düşünürdüm. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان لديه قارب أكبر من هذا. |
Başka hiçbir şey bana bundan daha büyük zevk veremez. | Open Subtitles | لا شيء سيمنحني متعة أكبر من هذا |
bundan daha büyük problemlerin var, değil mi? | Open Subtitles | لديك مشاكل أكبر من هذا. |
Burada başka bir şeyler oluyor Frank, bundan daha büyük bir şey. | Open Subtitles | شيء ما يجري هنا " فرانك " أكبر من هذا |
Haklı. Benim kıçım bundan daha büyük. | Open Subtitles | إنه محق مؤخرتي أكبر من هذا |
Miles bana bundan daha büyük bir sandığın olduğunu söyle. | Open Subtitles | (مايلز) أخبرني بأنه لديك صندوق أكبر من هذا |
Köpeklerim bile bundan daha büyük. | Open Subtitles | لدي كلاب أكبر من هذا. |
Aslına bakarsanız şu anda bundan daha büyük sorunlarınız var. | Open Subtitles | حسناً لديك مشاكل أكبر من هذا |
Her neyse, endişelenmen gereken çok daha büyük şeyler var. | Open Subtitles | على أي حال أمامك أمور أكبر من هذا لتقلق عليها |
Seçilmiş Kişi olabilirsin, oğlum ama bu iş ondan çok daha büyük. | Open Subtitles | ربّما قد تكون المختار، يا صاحبي، ولكنّ الأمر أكبر من هذا |
Beni yenmek için Daha büyük bir haç bulmanız gerekiyor. | Open Subtitles | يمكنك أن تحمل في وجهي صليباً أكبر من هذا |
Bireysellik değil Daha büyük bir şey önemlidir. | Open Subtitles | .هذا ليس عن الفردية أنهُ شىء أكبر من هذا |
Hayatın değiştiğini biliyorum. Bundan daha olgun davranmalıyım. | Open Subtitles | أعلم أنّ الحياة تتغير، ويجب أن أكون أكبر من هذا. |
İşte saçmalık çığı geliyor. Biraz daha fazlası. Bak, bana söyleyeceğin hiçbir şeyi duymak istemiyorum. | Open Subtitles | ـ ها هي كتلة كبيرة من الترهات ـ ثقه أكبر من هذا |