"أكثر منك" - Translation from Arabic to Turkish

• senden daha
• senden çok
• senin kadar
• senden fazla
• daha çok
• daha fazla
• sizden daha
• senden iyi
• daha iyi

Tamam, senden daha çok fazla etkilendim - senin yetişme tarzın bu.
إنهم أناس لطفاء حسنا أنا أكثر منك أعجاباً بهم تأقلمى على هذا

Çünkü bu dünyada senden daha çok sevdiğim kimse yok.
لأن لا يوجد أحداً أحبه أكثر منك في العالم بأسره

Görünüşe bakılırsa benim başkanla aram senden daha iyi, orospu evladı.
يبدو إنني لدي نفوذ أكثر منك لدى الرئيس , أيها الداعر

Dün gece, bir şey hissettim. senden çok onunla ilgili.
،بالأمس، كان لدي شعور ما لقد كان بشأنها أكثر منك

Hayatımda daha önce, senin kadar ne istediğini bilen biriyle karşılaşmamıştım.
أنا لم ألتق أحدا في حياتي يعلم ماذا يريد أكثر منك

Şey. İlk olarak, buradan senden fazla kaçmayı başarmış tek adama gittim.
حسناً، في البداية، توجهت للشخص الذي استطاع الفرار من هنا أكثر منك

Bir deniz memelisi senin bildiğinden daha fazla sonardan anlar.
كائن بحري يعرف الكثير عن السونار أكثر منك, أجهض العملية

Hayır, onu senden daha çok seviyorum. Yani artık onun için çalışıyorum.
لا ، أحببتها أكثر منك ، لذا من الآن فأنا أعمل لديها

Sanırım annem Loretta'yla senden daha çok ilgilendiği için birazcık kıskandın.
أظنك شعرت ببعض من الغيرة لأن ماما تشرق عليها أكثر منك

Virüsü türeten sensin, değişkenlerini kimse senden daha iyi bilmiyor.
لقد أنتجت الفيروس لا أحد يميز الفروقات بينها أكثر منك

Açıkçası elektronik bir alete senden daha çok güvenme eğilimindeyim.
وبصراحة، أنا أميل إلى الثفة فى الجهاز الالكترونى أكثر منك

Bu babamın beni senden daha çok sevdiği anlamına gelmez. Ne?
ولكنه فقط مال, هذا لا يعني أن والدي أحبني أكثر منك

FBI senden daha çok şey bildiği için olabilir mi acaba?
هذا على الأرجح سيكون لأن المباحث الفيدرالية لديها معلومات أكثر منك

Bahse varım, ben senden daha uzun süre üzerinde kalacağım.
حسنٌ يا شريكي، أراهن أنّي قادر على الامتطاء أكثر منك.

- senden daha fazla kaybedecegim sey var. - Hayir, yok.
ـ لدى الكثير لأخسره أكثر منك ـ لا , لستٍ كذلك

Şu an o açık arttırmada olmayı senden daha fazla istemiyorum.
بالوقتِ الراهن , لا أريدُ بأن أكون بمركزِ البيع أكثر منك.

senden çok kaybedecek şeyim var. - Peki gergin görünüyor muyum?
.فأنا لديَّ أكثر منك قد أخسره وهل أنا منزعج من هذا؟

Koruma köpeğinin senin kadar işe yaramaz olduğunu bilmiyordum, Turtle.
وأنا لم أدرك أن كلب حراستك عديم النفع أكثر منك

İlk olarak, buradan senden fazla kaçmayı başarmış tek adama gittim.
في البداية.. توجهت للشخص الذي استطاع الفرار من هنا أكثر منك

İnsanların sizden daha önemli dertleri olacak.
سيكون الناس عندهم أشياء أكثر منك أهمية للتفكير بها

O internet sitelerindeki çok şüpheli sörfleri gerçekten senden iyi bilen kimi tanıyorsun?
من تعرفه يتصفح المواقع المشبوهه أكثر منك حقًا؟