İşsiz olmanın ne kadar yorucu olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أتعلمين، لم أكن أعرف بأن الإبتعاد عن العمل سيكون مُتعباً هكذا |
Evet. Ben... balıkların bakıcıları olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن تلك الأسماك لديها أمين عام |
Dağılmanın zaten üstümüzde olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن الفناء كان بالفعل وشيكاً بنا |
Sende de olduğunu bilmiyordum. Gerçeklerin olduğu bir yer gibi devam edelim, Mr. Sadler. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن لديك واحد دعنا ننطلق من مكان الحقيقة يا سيد سادلر |
Kardeşin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن شكسبير لديه أخت |
- Siz kızların bir kardeşi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن لكم أخت لدينا, بالتأكيد |
Kahramanının bir savaş fotoğrafçısı olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن بطلك مصور حربي. |
- Akrabası olduğunu bilmiyordum. Yemin ederim. | Open Subtitles | -لم أكن أعرف بأن لديه أقرباء , صدقني |
Oooh. Kız arkadaşın olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن لديك رفيقة |
Tina, Bette'in senin ilk kız arkadaşın olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | -تينا)، لم أكن أعرف بأن (بيت) هي أول عشيقة لك) |
Bir kardeşin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا لم أكن أعرف بأن عندك أخ |
O kadar zor günler geçirmiş olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن لديك وقت عصيب |
Çocuğun olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن لديكِ طفل |
Formda olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن لديك صميم. |
Sınav olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن هناك خطوات. |
Tauren'in büyücü olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف بأن ( توران ) ساحر |
Üzgünüm Sam misafirin olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | ... آسف يا (سام) ، لم أكن لم أكن أعرف بأن لديك صُحبة |