Ve eğer yanılmıyorsam, bu yerel halk efsanesi ve eyalet vasisi, | Open Subtitles | و لو لم أكن مخطئة فها هو أسطورة و فخر البلدة |
eğer yanılmıyorsam, bütün misafirler felsefe bölümünden öyle değil mi? | Open Subtitles | حسناً, إن لم أكن مخطئة كل الضيوف من قسم الفلسفة؟ |
Hatta yanılmıyorsam, bir ara adamı kendi evinden kovmaya bile çalıştım. | Open Subtitles | لو لم أكن مخطئة ، اعتقد أني لو طلبت منه أن يخرج من منزله |
Şey, benim otoritemi zayıflatamayasın diye... ve eğer yanılmıyorsam... sen benim otoritemi zayıflatıyorsun. | Open Subtitles | حسنا ، لم يكن حتى يتسنى لك أن تستخف بسلطتي وإذا لم أكن مخطئة أنت تستخف بسلطتي |
Ama ne hakkında yanılmadım bilmek ister misin? Sen diyetin hakkında yalan söylüyordun. | Open Subtitles | و لكن تريد أنّ تعرفي ، ما الشئ الذي لم أكن مخطئة بشأنه ، أنت كنتُ تكذب بشأن الحَمية |
Size masama oturmamanızı söylediğimde çok da haksız değildim. | Open Subtitles | إننى لم أكن مخطئة حين رفضت أن تجلس على مائدتى |
yanılmıyorsam, Bal Ülkesi'nden de yedi kişi kaybolmuştu. | Open Subtitles | إذا لم أكن مخطئة ,هنالك 7اشخاص مفقودين من دولة هوني |
yanılmıyorsam temas yanığı. | Open Subtitles | حسناً مالم أكن مخطئة يبدوا أنه حرق إلتحام |
Çünkü bu, senin heykelciğin içindeydi ve yanılmıyorsam, eskiden bağımlı olduğunu söylemiştin, diye hatırlıyorum. | Open Subtitles | لأن هذا كان في تمثالك الصغير و لو لم أكن مخطئة فقد قلت من قبل أنك مدمن |
yanılmıyorsam, eskiden bir uyuşturucu bağımlısı olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | و لو لم أكن مخطئة فقد قلت من قبل أنك مدمن |
yanılmıyorsam ki çok sık yanılırım Donanma Künyen var. | Open Subtitles | إن لم أكن مخطئة وأنا كذلك أحياناَ فلديك توقيع البحرية |
yanılmıyorsam bu ilişki aynı zamanda fazla arkadaşça. | Open Subtitles | وإن لم أكن مخطئة العلاقة ودية ، ودية بإخلاص |
Senin oğlun da, yanılmıyorsam Casterly Kayası'nın ve bir gün de Kuzey'in lordu olabilir. | Open Subtitles | وإبنك لو لم أكن مخطئة سيكون أميرا على القلعة الحجرية. والشمال، يوما ما. |
Sen de birçok defa, yanılmıyorsam. | Open Subtitles | وأنت أيضاً تزوّجت مرتين إلّم أكن مخطئة ؟ |
yanılmıyorsam envanter hareketlerini sen denetliyorsun. | Open Subtitles | إذا لم أكن مخطئة أن تسيطر على حركة المخزون |
Eğer yanılmıyorsam, buğdayın kıçından üretilmiş kimyasal bir bileşik. | Open Subtitles | إن لم أكن مخطئة إنه مركب كيميائي يأتي من خلاصات تجلّط القمح |
Yani yanılmıyorsam ki böyle bir şey söz konusu olamaz Dışişleri Bakanlığı, Pentagon ve CIA'nın kesişme noktasındasın. | Open Subtitles | إذن، مالم أكن مخطئة ولا أكون عادة فأنت تجلس في التقاطع بين وزارة الخارجية وزارة الدفاع الأمريكية ووكالة المخابرات المركزية |
Tahtın sana çok ağır geleceğini düşünüyorsan kimse seni suçlamayacaktır fakat yanılmıyorsam annen tahtı devraldığında senin şu anki yaşından çok büyük değildi. | Open Subtitles | إذا قررتي أن هذا كثير جدا عليكي لن يستطيع أحد أن يلقي باللوم عليكي. ولكن إن لم أكن مخطئة والدتك لم تكن أكبر منك عندما تولت العرش. |
Balıkçıya büyülü bir kutu verir. Eğer yanılmıyorsam bu o büyülü kutu. | Open Subtitles | منحت للصياد علبة سحرية إن لم أكن مخطئة |
Ama yanılmadım. | Open Subtitles | ولكني لم أكن مخطئة. |
Tamam, haksız değildim ama bu... | Open Subtitles | حسناً, أنا لم أكن مخطئة. كان فقط... لقد كان... |