"ألستَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • değil misin
        
    • musunuz
        
    • değil misiniz
        
    • değil miydin
        
    • etmiyor musun
        
    • miydin sen
        
    Atları doğru tahmin eden o polis değil misin sen? Open Subtitles أقول لكَ ، ألستَ ذلك الشرطي الذي يعرف عن الخيول؟
    Araba sürmek için biraz kısa değil misin sen? Open Subtitles ألستَ قصيراً إلي حدٍ ما علي قيادة سياره يا رجُل ؟
    Sen televizyonda tecavüzcüleri yakalayan adam değil misin? Open Subtitles ألستَ ذلك الرجل من البرنامج الذي يقبض على المتحرشين بالأولاد؟
    Hayir isini giderek kurumsallastirarak ihtiyaclarinin karsilanmasini tehlikeye atmiyor musunuz? Open Subtitles ألستَ تخاطر بتحديد الحاجة إلى الصدقة باقامة المؤسسات لها؟
    Banka soygununda karısı ve çocuğu öldürülen adam değil misiniz siz? Open Subtitles ألستَ الرجل الذي قُتِلتْ زوجته و ابنه خلال سطو على البنك؟
    Bağlarını koparmak üzere olduğunu söyleyen sen değil miydin? Open Subtitles ألستَ أنت من أخبرني بأنك تضلّ الصراط المستقيم؟
    Hadi ama. Fotoğraflarının ne hale geldiğini merak etmiyor musun? Open Subtitles بربك, ألستَ فضوليّ لرؤية كيفَ ستكونُ صورتك؟
    Evet, ona zeytin yağı sürüyor. Bu yakında olacağı manasına geliyor. - Heyecanlı değil misin? Open Subtitles حسناً، إنّه يدهنه بزيت الزيتون يعني هذا أنّنا نقترب، ألستَ متحمّساً؟
    Lise festivali için biraz büyük değil misin? Open Subtitles ألستَ كبير السن بعض الشيء عن أحتفال المدرسة الثانوية؟
    Şu büyük internet şirketini satan kişi değil misin? Open Subtitles ألستَ أنتَ من باع شركة الإنترنت الكبيرة؟
    Bunun için biraz yaşlı değil misin? Open Subtitles ألستَ بالغاً بما فيه الكفاية لكي تفكرُ في ذلك؟
    Sırtında büyük bir piposu olan güneş gözlüklü eleman. Sen onunla birlikte değil misin? Open Subtitles ذاك الرجل ذو نظّارة الشمس حامل الغليون الضخم، ألستَ معه؟
    Kendi satış bölgenden biraz uzakta değil misin? Open Subtitles ألستَ بعيداً قليلاً من مزرابك المعتاد؟
    Çok fazla olan sen değil misin? Open Subtitles ألستَ من كان تصرفه أكثر من اللازم؟
    Burada olmak için biraz yaşlı değil misin sen? Open Subtitles ألستَ كبير قليلاً بالسن لتكون هنا؟
    Yıldız yazarımız olduğunun farkında değil misin? Belli ki Elaine seni incitmek istemedi. Open Subtitles ألستَ تلاحظ أنّك كاتبنا النجم؟
    Hayır işini kurumsallaştırarak ihtiyaçlarının karşılanmasını tehlikeye atmıyor musunuz? Open Subtitles ألستَ تخاطر بتحديد الحاجة إلى الصدقة باقامة المؤسسات لها؟
    Birisi buradaydı ve evinize girmeye çalıştı. Endişelenmiyor musunuz? Open Subtitles أحدهم كان هنا وحاول أن يدخل المنزل, ألستَ قلقًا؟
    Ufak bir meseleden çok şey çıkartmıyor musunuz? Open Subtitles ألستَ تجعل هذا شيئًا ضخمًا من أمرٍ تافه؟
    Siz gece programında çıkan avukat değil misiniz? Open Subtitles ألستَ أنت المحامي في ذلك البرنامج التلفزيوني؟
    Sen değil miydin,eğer iyi bir sebebi varsa... ..çalmanın bir sakıncası yok diyen? Open Subtitles ألستَ القائل أنّه لا بأس بالسرقة إنْ كانت مِنْ أجل سبب جيّد؟
    Ama bilmem gerektiğini söyledin. Neden söylemediklerini merak etmiyor musun? Open Subtitles ولكنكَ قلتَ أنني يجب أن أعلم أعني، ألستَ فضوليّاً حول سبب عدم إعلامي؟
    Şu polislik olayı nedeniyle burada değil miydin sen? Open Subtitles ألستَ هنا لأجل عمل خاصٌّ بالشرطة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more