"ألكمه" - Translation from Arabic to Turkish

• yumruk

Sonuçta suratına bir yumruk atmak için 15.000 km yol teptim.
انا لم آت عشرة آلاف ميل فقط كى ألكمه فى وجهه

O yüzden gelmeni istiyorum zaten .böylece suratına yumruk atmamış olurum.
وهذا سبب رغبتي بأن تأتِ معي لكي لا ألكمه في فمه

Bedene yüklen, düşür, sol yumruk. Her seferine işe yaradı.
أوقع الخصم و ألكمه بيدك اليمين هذا الأسلوب ينجح معي دائماً

Ağızlarına bir yumruk yemeden önce herkes başıma ukala kesilir.
كل شخص يعتقد نفسه ذكيا إلى أن ألكمه بفمه...

Birine yumruk atacaksan birdeyken çakacaksın.
لو ستلكم أحدهم ، ألكمه عند العدد واحد

yumruk sallamayı unuttum.
مهلاً ، بيتي , نسيت أن ألكمه

Hatırlat da Dylan bir daha measi sonrası içelim derse suratına bir yumruk patlatayım.
ذكرنى فى المرة القادمة التى يقترح فيها ديلان) الشراب كى ألكمه فى وجهه)

Yüzünü beğendim. Yumruklamak istiyorum, yumruk, yumruk!
-مُعجبة بوجهه ، أريد أنّ ألكمه ، ألكمه

Ona yumruk atıcam. Onun o hippi suratını tekmeliycem!
.سوف اضربه .سوف ألكمه

Şimdi harbiden onun yüzüne bir yumruk patlatmak istiyorum.
أريد أن ألكمه على وجهه الآن

yumruk atmamı istiyor.
يريدني أن ألكمه.

O da "Dişli çıktı." falan dedi. yumruk atmamak için kendimi zor tuttum.
فقال، "إنها فتاة مشاكسة." كدت ألكمه.

Bir daha o belden aşağı esprilerden duyarsam, Korkarım suratına yumruk atacağım.
-فأخشى أن ألكمه في وجهه

Ona yumruk atmama izin vermeliydin.
-تعين أن تدعني ألكمه

Suratına yumruk atarsın.
ألكمه في وجهه

Ona yumruk atmadım.
لم ألكمه