"ألياف" - Translation from Arabic to Turkish

    • fiber
        
    • lifleri
        
    • lifi
        
    • iplikler
        
    • iplik
        
    • doku
        
    • lif
        
    • ipliği
        
    • iplikleri
        
    • elyaf
        
    • elyafı
        
    • fiberden
        
    • lifler
        
    • lifinden
        
    • lifli
        
    İçinde fiber optik bir kamera var böylece seni izleyebilirim. Open Subtitles فيها آلة تصوير ألياف ضوئية بالداخل، لكي يمكن أن أراقبك
    Uğruna kıçınızı yırttığınız paranız, büyük sunucuların fiber optik kablolarında gezinen birkaç ışık parçasından başka bir şey değil. Open Subtitles نقودكم، تلك الّتي تفلسون مؤخراتكم من أجلها ليست سوى فوتونات قليلة من الطاقة تنتقل عبر شبكة ألياف بصرية ضخمة
    Böylece, saf selülozdan bu minik nano lifleri üretiyorlar. TED وبالتالي تقوم بغزل ألياف النانو الدقيقة هذه من السليلوز النقي.
    Üstderi tabakasında, pamuk lifi kalıntısı var. Open Subtitles هناك ألياف قطنية قد إلتصقت بطبقتها الجلدية
    İplikler vücudunda ve iç çamaşırındaydı ama gömleğinde ve pantolonunda değildi. Neden? Open Subtitles ألياف على جسمه,ملابسه الداخلية,لكن ليس على قميصه أو سرواله,لماذا؟
    Dahası, cinayet mahâllindeki kırmızı iplik parçaları poligondakilerle birebir uyuşuyor. Open Subtitles الطبيب الشرعي طابق أليافاً حمراء من مسرح القتل مع ألياف السجاد في محلّ الرماية توقف.
    Arabanda doku incelemesi yapmak için izin çıkarana kadar seni nezarete atacağım. Open Subtitles سأسجنك في الطابق السفلي حتى أحصل على تفويض للتحقق من ألياف سيارتك
    İçinde lif olmadığı için emilir ve portal sistemden direkt karaciğere gider. Open Subtitles بسبب عدم وجود ألياف يتم إمتصاصه من بوابة النظام مباشرة إلى الكبد
    Güvenlikli karbon fiber kasaya sahibiz. bu sistem uçak sahibini korur. standart bir arabanın çelik şasesinden yüzde 10 daha az ağırlıkta. TED لدينا قفص سلامة من ألياف الكربون الذي يحمي الركاب بأقل ب10 في المئة من الوزن الاعتيادي لهيكل الكرسي الصلب في سيارة.
    Ancak kablolar için karbon fiber kullanırsak 10 kilometrenin üzerine çıkabiliriz. TED ولكن إذا استطعنا استخدام ألياف الكربون في تلك الكابلات، فيمكننا زيادتها لأكثر من 10 كيلومترات.
    Karbon fiber protez bacaklarla koşan çocuğu görmüş olabilirsiniz. TED أو قد تكونوا رأيتم طفلا على يركض على ساقين أصطناعية من ألياف الكاربون
    Sinir hücresi lifleri, miyelin adı verilen yağlı bir maddeyle kaplıdır. TED إن ألياف الخلايا العصبية مغلفة بمادة دهنية تسمي ميالين.
    Bak, ayrıca, uh, gazete kağıdıyla uyumlu selüloz lifleri... ve farklı insanların çiğnediği bir sakız vardı. Open Subtitles حسنا اسمعوا هناك أيضا, ألياف سيليوز تدل على أوراق صحف ولعاب من عدة أفواه
    Üstderi tabakasında, pamuk lifi kalıntısı var. Open Subtitles هناك ألياف قطنية قد إلتصقت بطبقتها الجلدية
    Çekicinin tutamacındaki yün lifi çıkardım ve inceledim. Open Subtitles سحبت ألياف الصوف من قبضة الرابعة وبخرتها أيضاً
    14 yaşındaki çocukta ve terapistte iplikler bulduk. Open Subtitles لدينا ألياف على الولد ذو 14 سنة و ملابس الطبيبة النفسية؟
    Ayrıca, soluk borusunda ya da ağzında iplik dokusuna dair bir iz bulmadım. Open Subtitles أيضاً لم أجد أثر ألياف على الترقوة أو الفم
    - Standart adli tıp taraması. Ayak izleri, doku örnekleri. Arabanın üzeri parmak izi dolu. Open Subtitles أدلة عادية، بصمات ممسوحة، ألياف شعر وبصمات في جميع أرجاء السيّارة
    lif miktarının azlığı, bakteriler için daha az yakıt demektir. Bu kıtlık ise, yararlı bakterilerin açlıktan ölmesine neden olur. TED ألياف أقل تعني وقود أقل لبكتريا الأمعاء بشكل أساسي تجويعها حتى تموت.
    madem Ted odaya dönmedi yepyeni saatinin kayışında niye kral dairesinin halısının ipliği bulundu? Open Subtitles لمّ ألياف البساط الجناح الرئاسى قد وجدت ملفوفة حول ساعته الجديدة؟
    Kurbanın kanını, saçını ya da giysilerine ait iplikleri bulmamız gerekmez miydi? Open Subtitles إذاً ينبغي أن نتمكن من إيجاد بعض من دم الضحية أو شعر أو ألياف من ثيابه
    Olay yeri ekibi buralardan elyaf örnekleri almış. Open Subtitles حصل الطبّ الشرعيّ على ألياف من السجّاد الموجود بكل تلك الأماكن
    Tavan arasında bolca cam elyafı var, bu şapkayı da tak. Open Subtitles والسقيفة في الأعلى يوجد بها ألياف زجاجية لذا إليك قبعة صغيرة
    Çok hafif. Tüm teknik aksamı karbon fiberden. Open Subtitles خفيفة جدًا، مصنوعة من ألياف الكربون و فيها جميع الأمور التقنية
    Aslında, son zamanlarda kolajen lifler yapabilmeye başladık. Aşil tendonundan 6 kat daha güçlü. TED في الآونة الأخيرة أصبحنا قادرين على صنع ألياف الكولاجين وهي أقوى بست مرّات من وتر آشيل
    Dr. Dapper, erkekler tuvaletindeki karbon lifinden yapılma bıçaklı kişi. Open Subtitles الطبيب المتأنق في مرحاض الرجال و معه سكين من ألياف الكربون
    Yağsız, kafeninsiz ve lifli. Open Subtitles قليل الدسم، منزوع الكافيين، وشيء به ألياف.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more