"أليه" - Translation from Arabic to Turkish

    • onunla
        
    • oraya
        
    • Ona bir
        
    onunla konuşmak ister misin, yoksa benimle mi konuşursun? Open Subtitles هل تريد ان تتحدث أليه أم تريد أن تتحدث ألي؟
    Sık sık hatırlatıldığı üzere... onunla konuşmamda yasadışı bir şey var mı? Open Subtitles أنا مستمر بتذكيرك، هل هناك أي شيئ غير قانوني في تحدثي أليه ؟
    Beraat ettiğinden beri onu görmüyorum ve onunla konuşmak isterim. Open Subtitles لم أراه منذ أن أسقطوآ التهم عنه وكنت أريد نوعا ما التحدث أليه
    Biryerlerde mutluluk vardır. Sadece oraya gitmeliyim. Open Subtitles لابدّ أن يكون هناك مكان أفضل يمكن الذهاب أليه.
    Evimi geri almak için de şimdi oraya gidiyorum. Open Subtitles أنا أعيش، أنا شيرمان أوكسين وأنا أذهب أليه لأستردّ منزلي
    Gecikmedim. Sonra yanına gidip, Ona bir bira koydum. Open Subtitles وهو ما فعلته ، ثم انضممت أليه لاحقاً وصببت له البيره
    onunla konuşmak için ben de her şeyimi verirdim. Ama yapamazsın. Open Subtitles .سأتخلى عن كل شيء لأتحدث أليه .لكن لا يمكنكِ ذلك
    onunla konuşmak için Kış Ormanlarına gitmen gerekirdi. Open Subtitles لتتحدثي أليه عليكِ الذهاب إلى الغابة الشتوية
    Patronun onunla konuştuğunda mesajı iletmedi değil mi? Open Subtitles ألم يقم رئيسك بترحيل الرسالة عندما تحدثت أليه ؟
    Ama onunla konuşamazsınız, çünkü hala boğazında tüp var. Open Subtitles لكن لا يمكنك التحدث أليه, لا زال لديه أنبوب في قصباته الهوائية.
    Bunun çok uzun zaman önce olduğunu biliyorum ama herhangi bir sonuca varmadan önce gidip onunla bir konuş. Open Subtitles اعلم ان هذا كان قبل وقتٍ طويل لكن فقط أذهب وتحدث أليه
    Avukatı yokken onunla konuştuğum için tüm dosyayı riske attım. Open Subtitles دعيني أخمن، لقد عرضتُ القضية برمتها للخطر عبر التحدث أليه بدون وجود المحامي
    Biz lab arkadaşı olduğumuz için onunla konuşmaya çalışıyorum zannediyordu. Open Subtitles تعتقد بأنها تريد التحدث أليه لأننا شركاء بالمختبر
    Üzgünüm, ama FBI niye onunla konuşmak istiyor? Open Subtitles أنا آسف .. و لكن لماذا يود مكتب التحقيقات الفدرالي التحدث أليه ؟
    Bulgularımıza göre onunla birlikte dönmek isteyebiliriz. Open Subtitles ربما نود أن نعرج عليه لاحقاً أعتماداً على نتوصل أليه
    oraya vardığımızda, mağaraya kadar onu takip edeceğiz, tamam mı? Open Subtitles عندما نصل أليه سوف نتبعه ألى أن نصل ألى فتحه الكهف
    Bende oraya bakıyorum ama hangisinin eşcinsel olduğunu göremiyorum. Open Subtitles حسنا أنا نظرت أليه ولم أرى شيئا معتدلا أيضا
    Haklı ama bu kalın parmaklarla her şeyi parçalamadan oraya ulaşmak imkansız. Open Subtitles أنها محقة , لكن من الصعب جدا الوصل أليه دون أن نفككه, خاصة مع أصابع النقانق هذه.
    İstediğin o malzemeleri, şimdi de oraya doğru gidiyor. Open Subtitles في المكان الذي كنت تريده وهو ذاهب أليه الآن
    Ona bir bakın. Böyle mi yaşamalı? Open Subtitles أنظري أليه , أهكذا تريدينه أن يعيش حياته؟
    Ona bir mektup yazar, iptal edilmesini söylerim. Open Subtitles سأكتب أليه لكي يتلفها
    Ona bir bakışı vardı. Harikaydı. Open Subtitles نظرتها أليه رهيبه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more