diğerlerinin önünde bana böyle davranamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تخذلني هكذا امام الرجال ليس أمام الآخرين |
Ama kadınlar diğerlerinin önünde ağlamaz, bu şefkati tetikler. | Open Subtitles | لكن النساء لا تستطعن البكاء أمام الآخرين فهذا مجلب للشفقة |
Evet, diğerlerinin önünde iyi görünmek zorundaydım. | Open Subtitles | نعم ، كان هذا لجعل الامر يبدو جيدا أمام الآخرين |
Başın belaya girdi çünkü o sinsi veledin suratına başkalarının önünde vurdun. | Open Subtitles | بل وقعت في مشكلة لأنّك ضربت هذا الشقي في وجهه أمام الآخرين. |
Senin yüzünden başkalarının önünde gömleğimi bile çıkaramıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع حتى أن أنزع قميصي أمام الآخرين بسببك |
İnsanların önünde yüksek sesle konuşmaktan pek hoşlanmam. | Open Subtitles | في الواقع لا أحب أن أتكلّم بصوتٍ عالي أمام الآخرين |
Bu arada, biz dostuz ama başkalarının yanında bana "Bay" diye hitap etsen iyi olur. | Open Subtitles | بالمناسبة , نحن أصدقاء فيما بيننا ولكن أمام الآخرين كن لطيفاً أدعونى بالسيد مفهوم ؟ |
diğerlerinin önünde şerefini lekelemek istemedim. | Open Subtitles | لم أرغب بأنّ أحقـّر من شأنها أمام الآخرين. |
diğerlerinin önünde numara yaptığımı açığa çıkarabilirdin. | Open Subtitles | .. كان بامكانكِ فضحي أمام الآخرين بسبب تظاهري |
Galiba güçlerini diğerlerinin önünde kullanamıyorsun ben de seni buraya çağırma cüretinde bulundum, Okumura Rin. | Open Subtitles | ، يبدو بأنك لا تستطيع استخدام قواكَ أمام الآخرين لذا أخذتُ الحرية في استدعاكَ إلى هنا ، يا أوكومورا رين |
diğerlerinin önünde bir şey söylemek istemedim. | Open Subtitles | لم أكن أريد أن أقول أي شيء أمام الآخرين. |
diğerlerinin önünde beni eleştirme. | Open Subtitles | لا تتدخل أبدا في سلطاتي أمام الآخرين |
Kadınlar, ...diğerlerinin önünde ağlayamaz. | Open Subtitles | النساء لا يستطعن البكاء أمام الآخرين |
Sana söylediklerimi asla... başkalarının önünde tekrarlamayacaksın. | Open Subtitles | .لا ترددي ما قلتهُ لكِ أبداً.. أمام الآخرين |
Sınava çalışırken kitabı kapatın, bu tür durumlarda cevabı hatırlama pratiği yapın. Konuşmaya hazırlanırken başkalarının önünde çalışın. | TED | إذا كنت تجهز لاختبار، أغلق الكتاب، تدرب على استحضار الإجابة من ذاكرتك في وقت محدد، وعندما تلقي محاضرة، تدرب أمام الآخرين. |
başkalarının önünde, otoritemi sorgulama! | Open Subtitles | . لا تتدخل في سلطتي أمام الآخرين |
başkalarının önünde asla ağlamam. | Open Subtitles | لم أبكي أبدًا أمام الآخرين. |
Bu yüzden başka insanların önünde kurda dönüşmemelisiniz. | Open Subtitles | لذا يجب عليكم أن لا تتحولوا إلى ذئاب أمام الآخرين. |
Genelde insanların önünde öpüşmeyiz ama bir anlaşmazlığımız vardı. | Open Subtitles | ،نحن في العادة لا نقبل بعضنا أمام الآخرين .لكن كان بيننا خلاف |
Sizden küçük birinin sizi insanların önünde rezil ettiğini düşünün. | Open Subtitles | تخيللوشخصأصغرمنك أحرجت أنت أمام الآخرين |
Onun yerinde ben olsaydım sevgilim başkalarının yanında öyle davransaydı ölmek isterdim. | Open Subtitles | ، إذا شخص أحببته فعل ذلك أمام الآخرين لرغبت في الموت |
Beni başkalarının yanında sorgulamandan sıkıldım artık. | Open Subtitles | لا أسمح لك باستجوابي أمام الآخرين. |