"أمراً جيّداً" - Translation from Arabic to Turkish

• iyi

- Görünüşe göre kazanıyor. - Bu iyi mi kötü mü bilmiyorum.
ويبدو أنّه يفوز، لا أعرف إن كان ذلك أمراً جيّداً أم سيئاً.

Sadece bir arkadaşa sahip olmak iyi değildir.
ليس أمراً جيّداً أن يكون لكِ فقط صديق واحد

İyi de olmazdı hani çünkü sadece üç yudumda... ..kim olduğunu hatırlamıyorsun bile.
سيكون ذلك أمراً جيّداً لأنك بعد أن ترتشف ثلاثة رشفات منها فأنك لن تعرف من تكون بعد ذلك

Biliyorum ama bilirlerse iyi olur.
أعلم ، لكن سيكون أمراً جيّداً لو أخبرتهم

Yine de doktorun yakınında birisi olması iyi olur. Ben burada kalırım.
قد يكون أمراً جيّداً أن يكون هناك شخص قريب من الطبيبة.

Herkes için iyi olacak, diyorum sana. Özellikle oğlumuz için.
أنا أخبركِ، سيكون أمراً جيّداً للجميع، خصوصاً إبننا.

O okula gitmesinin çok iyi olacağını düşündüm.
خلت أنّ الذهاب إلى تلك المدرسة سيكون أمراً جيّداً

Bizim oluşumuz daha iyi.
لذا كان أمراً جيّداً أنّه كان نحن

Onun için iyi olur.
سيكون أمراً جيّداً بالنسبة له.

Eğer ritmi yakalayabilirsek çok iyi olacak.
سيكون أمراً جيّداً

Bu iyi değil.
إنّه ليس أمراً جيّداً.

Bu hiç iyi değil.
هذا ليس أمراً جيّداً.

Biraz temiz hava almak iyi gelir mi?
هل سيكون هذا أمراً جيّداً ؟

İyi hiçbir şey.
ليس أمراً جيّداً

Sabahlar, Ella'nın üvey kardeşlerine iyi gelmiyordu.
لم يكن الصباح أمراً جيّداً مع بنات زوجة والدة (إيلا).

- Yapacağımız seksin iyi olup olmadığını görmek için düğün gecemize kadar beklemek istemiyorum.
-إنّني لست مُهتمة ... بالانتظار حتى ليلة زفافنا... لمعرفة ما إذا كان الجنس بيننا أمراً جيّداً.

İyi olacak.
سيكون أمراً جيّداً

Belki de bu iyi bir şey.
-حسناً، ربّما يكون أمراً جيّداً .

Bu yüzden Keith'e bunun onlar için iyi olacağını söyledi çünkü Buck iyi bir müzisyendi.
لهذا السبب قال لـ(كيث) أنّه سيكون أمراً جيّداً لهم جميعاً، -لأنّ (باك) مُوسيقار عظيم .

Hiç iyi olmadı bu!
ليس أمراً جيّداً!