"أمرت" - Translation from Arabic to Turkish

    • emrettim
        
    • emri
        
    • emrini
        
    • emretti
        
    • söyledim
        
    • Emrettiğiniz
        
    • emredildi
        
    • sipariş
        
    • emir
        
    • emrettiniz
        
    • istedim
        
    • a
        
    • emrettin
        
    • emretmiştim
        
    • istedi
        
    Asistanıma İsviçre'deki banka hesaplarınıza onar milyon dolar yatırmasını emrettim. Open Subtitles لقد أمرت مساعدي أن يضيف الى حسابكم فى البنك السويسرى
    Kalabalığın en yoğun kısmına ateş emri verdiğiniz doğru mu? Open Subtitles هل صحيح أنك أمرت قواتك باطلاق النار على أكثر جزء مزدحم في المظاهرة؟
    Rus karşıtı bir isyandan çekinen Moskova, Sovyet birliklerine Varşova'ya doğru ilerlemeleri emrini verdi. Open Subtitles تخوفًا من أيّ ثورة معارضة لروسيا أمرت موسكو القوات السوفيتية التقدم بإتجاه وارسو
    Komuta merkezi emretti, bir gerekçesi olmalı. Open Subtitles القيادة العليا أمرت بهذا، لابد وأن لديهم الأسباب.
    MRI çektirmeye gönderdim sonra da asistanlarıma yoğun bakıma kaldırmalarını söyledim.. Open Subtitles لذلك أمرت بالرنين المغنطيسي ثم هيأتها لتُرسَل لوحدة العناية المركزة عندي
    Sizin de Emrettiğiniz gibi hesaplarınıza tam erişim imkânı tanıdım. Open Subtitles كما أمرت, أعطيتها الحق الكامل لكل حساباتك
    Ve izne çıkmam emredildi. emredildi. Buna ne diyorsun? Open Subtitles و قد أمرت أن أنفذها أمرت ، ماذا تظن في ذلك ؟
    Umarım bir itirazın olmaz ama bütün bir şişe sipariş ettim. Open Subtitles وآمل أن لا يكون لديك أي اعتراض ولكنى أمرت بهذه الزجاجة.
    Her neyse, gelin. Sizi köprüye götürmek için emir aldım. Open Subtitles على أى حال تعالوا أمرت أن أخذكم إلى الجسر بالأعلى
    Wilks'e, diğer tüm davaları beklemeye almasını emrettim. Open Subtitles لقد أمرت ويلكز بأن يُنحّى كل شئ آخر جانبا
    Bu olayı hatırda tutmak için 30 gün kutlama yapılmasını emrettim. Open Subtitles لقد أمرت بثلاثين يوماً من الإحتفالات للإحتفال بهذه المناسبة
    Atreides Sarayı'na baharat için Arrakis'i işgal etmesini emrettim. Open Subtitles لقد أمرت أسره الاتريدس أن يحتلوا مناجم السباسى
    Efendim bu toprakların sahibidir ve bana İngiliz işgalcileri buradan sürme emri verildi. Open Subtitles سيدي هو مالك هذه الأرض وقد أمرت بإخراج المحتلين الإنجليز
    Kurtarma ekibine Nichols'ın takımını aramaya devam etme emri verdim. Open Subtitles أمرت فريق الإنقاذ بمواصلة البحث عن فريق نيكولز
    Moskova, protestoları bastırmak adına başlıca Doğu Avrupalı Komünistlerin mahkemelerinin gösterilmesi emrini verdi. Open Subtitles لقمع الإحتجاجات، أمرت موسكو بمحاكمات صورية لقياديّ أوروبا الشرقية الشيوعيين
    Başrahibe, bunu öğrenirsen kalmayacağını düşünüyor. O yüzden de Rahibelere bundan bahsetmemelerini emretti. Open Subtitles كبيرة الرّهابات تظن أنـّكَ لو علمت ، فلن تبقى لذا فهي أمرت جميع الراهبات بألاّ يتحدثنَّ عن ذلك.
    Susuz kalmasın diye bazı sıvılar önerdim ve arkadaşıma onu değerlendirmesini söyledim. TED أمرت ببعض السوائل لترطيبه وطلبت من احد الزملاء بمراجعته.
    Emrettiğiniz gibi filo çoğalıcılarla çarpışmaya devam ediyor. Open Subtitles الاسطول يستمر بالتشابك مع المستنسخين كما أمرت
    -Alt tarafı 10 dakikalık bir konuşma. -Konuşmayı yapmam emredildi. Open Subtitles إنها خطبة لمدة عشر دقائق - التي أمرت بإلقائها -
    Bütün Elvis plağı koleksiyonunu sipariş ettim. Open Subtitles أمرت بأكمله الفيس جمع لوحة من فرانكلين مينت.
    Köprüye çok yaklaşma. Havaya uçurulması için emir verdim. Open Subtitles لا تقترب كثير من ذلك الجسر أمرت أن يتم نسفه
    Ve Çavuş Kırasevich öldükten hemen sonra kalabalığa ateş açılmasını emrettiniz, bu da doğru mu? Open Subtitles وبعد مقتل السيرجنت كراسفيتش مباشرة أمرت بأطلاق النار على الحشد؟ هل ذلك صحيح؟
    San Fransisco polisinden bu duruma uygun adaylar belirlemelerini istedim. Open Subtitles لقد أمرت المارشال أن يحتجزوا كل الشهود في سان فرانسيسكو
    - Lab'a güvenlik kamerası takılması siparişini sen mi verdin? Open Subtitles هل أمرت من أجل تركيب كاميرات للمراقبة في المختبر ؟
    Bu yüzden mi Park ve ekibine silah sistemi işine devam etmelerini emrettin? Open Subtitles هل هذا هو سبب أنك أمرت "بارك" وفريقها لإستئناف العمل على شبكه الأسلحه بسبب حلم؟
    İsteseydi bile bana anlatamazdı. Böbreklerinden biyopsi alınmasını emretmiştim. Open Subtitles ما كان ليقدر على إخباري حتّى لو أراد لقد أمرت بفحص عيّنة من كليته
    Muhtemel bir biyolojik saldırıya karşı , anneniz buraya getirilmesini istedi. Open Subtitles في ضوء خطر الهجوم بالسلاح البيولوجي، أمرت الرئيسة بنقله إلى هنا من أجل سلامته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more