"أمر كبير" - Translation from Arabic to Turkish

• Büyük haber
• büyük bir olay
• büyük birşey
• büyük bir şey
• önemli bir olay
• çok önemli bir şey
• büyük bir mesele
• büyütülecek bir şey
• oldukça önemli bir konu

- Tebrikler. Büyük haber.
تهانينا، هذا أمر كبير.

Sana bunun ne kadar büyük bir olay olduğunu söylememe gerek yok,değil mi? Çünkü çok büyük bir olay.
ليس علي أن أخبرك مدى لأهمية ذلك لأنه أمر كبير جداً

Söylediğine göre elinde büyük birşey varmış kendisini zengin edecek.
قال أنّ لديه أمر كبير قادم، شيء سيجعله سالماً.

Ama hayır, hâlâ avcı gücüne sahip olmanın çok büyük bir şey olduğunu sanıyorsun.
ولكن لا . تعتقدين لأن لديك قوة مبيدة أمر كبير

Ailenle tanıştırmak için beni eve getirmen önemli bir olay.
اسمع , هذا أمر كبير جلبي هنا لعائلتك

Olan tek şey, oğlumun doğumgünü partisine hazırlanıyor olduğum, ki bu çok önemli bir şey, çünkü 4 yaşına basıyor.
الشيء الوحيد الذي يحصل هو محاولتي الاستعداد لحفلة عيد ميلاد ابني و هو أمر كبير فهو سيكمل الرابعة

Bu büyük bir mesele.
هذا أمر كبير أعرف ..

Dedi ki, "Yanımda yatarken eski karına mesaj atmak çok büyütülecek bir şey."
هى قالت "تنام بجوارى فى الفراش" وتراسل زوجتك السابقة لهو أمر كبير"

- Büyük haber.
-أجل . -هذا أمر كبير .

- Büyük haber.
-هذا أمر كبير .

Biliyorum. Çok büyük bir olay, böyle bir yolculuğu çıkmak yani.
أعلم, إنه أمر كبير, الذهاب في رحلة كهذه لوحدكِ, ناهيكِ عن أنها معي.

Çok büyük bir olay var. Yardımına ihtiyacım var.
هناك أمر كبير يمكنني الاستفادة من مساعدتكِ

Demek istediğim büyük bir olay yaşandığında, hiçbirşey olmamış gibi hayatınıza devam edemezsiniz, çünkü her zaman artçı şoklar olacaktır.
أعني، بعد أن يحدث أمر كبير لا يمكنك أن تزعم المضي قدماً وكأن شيئاً لم يحدث لأن هناك دائماً بضع صدمات ارتدادية

Sınırı geçiyoruz. Bu büyük birşey.
نحن نعبر هذا الفاصل انه أمر كبير

Ama seni uyarıyorum, David. Bu büyük birşey.
لكن يجب أن أحذرك يا (ديفيد) انه أمر كبير

Çoğumuz, ilahi bir müdahale olduğunda bunun çok büyük bir şey olduğuna inanırız.
العديد منا يظنون، أنه عندما يحصل تدخل إلهي، فهو أمر كبير

Bak, büyük bir şey olmadıkça kovulmaz ya da işten ayrılmazsın.
إسمعي أنت لم تطردي أو تستقيلي مالم يجري أمر كبير

Saçınızı kestirmek önemli bir olay.
الحصول على قصة شعر جديدة هو أمر كبير

- Gerçekten önemli bir olay.
-هذا حقاً أمر كبير

Kişisel olarak beni mahcup etmiş değilsin ama bu şirket senin için kefil oldu ve bu çok önemli bir şey.
لم تجلب لي العار شخصياً لكن هذه الشركة تكفلت بك، وهذا أمر كبير

Bu benim için çok önemli bir şey ve özür dilerim.
غرفة لي هذا أمر كبير علي وأنا آسفة

Darby, anlamıyorsun. Bu bildiğin sahtekârlık. Bu büyük bir mesele.
(داربي) أنت لا تفهمين هذا إحتيال، هذا أمر كبير

Bunda büyütülecek bir şey yok.
أنها ليس أمر كبير

Luke'u buraya almak benim için oldukça önemli bir konu.
- وجود لوك هنا يعتبر أمر كبير بالنسبة لي