- Bu çok sorumsuzca. - Bu Führer'in bir emri. | Open Subtitles | ـ انه أمر غير مسؤول ـ انه أمر من الفوهرر |
Beş yaşındaki çocuk için de mahkeme emri mi çıkarttın? | Open Subtitles | هل حصلت على أمر من المحكمة لفترة خمس سنوات ؟ |
Teknik olarak o bilgisayara bakabilmek için mahkeme emri almam gerekirdi. | Open Subtitles | تقنيا، يجب عل الحصول على أمر من المحكمة لتفحص هذا الكمبيوتر |
Bir asker üstünün emrine karşı gelirse herkesi tehlikeye atar ve uygun bir komuta subayı tarafından cezalandırılmalıdır. | Open Subtitles | عندما يعصى الجندى أمر من يفوقه رتبه يعرض الجميع للخطر و يجب أن يعاقب على الفور من قبل القياده الملائمه |
Lütfen bize yardım et. Mahkeme kararı olmadan otumuzu geri alamayız. | Open Subtitles | رجاءً ساعدنا ، لا نستطيع إستعادة الحشيش بدون أمر من المحكمة |
Ancak kralın vereceği bir emir beni kararımdan döndürebilir. | Open Subtitles | ولا شيء ، حتى ولا أمر من الملك يجبرني على أن أغير رأي |
Mahkeme kararınız yoksa tabiri caizse ellerim bağlıdır. | Open Subtitles | إلا إذا كان لديكِ أمر من المحكمة وإلا فيدي مقيدة ، إذا جاز التعبير |
Oh, hiçbir şey, bilirsin. Sadece geçiyordum. | Open Subtitles | أوه, لاشيء كما تعلم, ولكنني كنت أمر من هنا فقط |
-Evet. Her gün buranın önünden geçerim. | Open Subtitles | أتعلم, أمر من هذا المكان كل يوم |
Hükümlünüz Martin Labarge için Kardinal'den acil tutuklama emri var. | Open Subtitles | لدي أمر من الكاردينال للقبض فورا على سجينك مارتن لابارج |
Majesteleri anlamalısınız ki konseye katılmanız bir rica değil ...kabile büyüklerinin bir emri efendim. | Open Subtitles | إن جلالتك يفهم أنه ليس مطلوباً منك حضور المجلس إنه أمر من شيوخ القبائل |
ama resmi bir soruşturma için, mahkeme emri almam gerekirse, alacağım. | Open Subtitles | لكن إن اضطررت إلى استصدار أمر من المحكمة سأفعل |
Hem de telefonumu dinlemişsiniz, bu, mahkeme emri olmadan yapılırsa, bir suçtur! | Open Subtitles | ناهيك عن التنصت على هاتفي فهو إجراء غير قانوني دون أمر من المحكمة |
Mahkeme emri yokken olmaz. Gizlilik meselesi var. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أترككم تعبثون في ملفاتهم بدون أمر من المحكمة |
Bu çok sorumsuzca. -Bu Führer'in bir emri. | Open Subtitles | ـ انه أمر غير مسؤول ـ انه أمر من الفوهرر |
Yine de sizler aranızdaki buzları eritmeden önce fişi çekemeyeceğini söylemeliyim. Elimde mahkeme emri var. | Open Subtitles | لكن قبل أن تجلسا معاً يجب التنبيه بأنه لا يمكنكم فصل الجهاز، معي أمر من المحكمة |
Evet ama ölüm belgesi ya da mahkeme emri olmadan kiralama süresi bitene kadar içindekileri veremeyiz. | Open Subtitles | بالتأكيد, لكن من دون شهادة وفاة و أمر من المحكمة سياستنا هي أن نحافظ على المحتويات حتى ينتهي عقد الإيجار |
Mahkeme emrine uydum sadece. | Open Subtitles | أنا حصلت على أمر من المحكمة، وتابعت ذلك. |
Belki mahkeme kararı getirebiliriz, onun kararını geçersiz kılabiliriz, bu kararı alabilecek yetiye sahip olmadığını söyleyebiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكن أن نحصل على أمر من المحكمة و نطغى على قرارها ندعي أنه حالتها لا تسمح باتخاذ قرار كهذا |
Bu USA bölge mahkemesinden gelen bir emir. Stadyumda tutulan insanların hepsinin serbest bırakılmasını emrediyor. | Open Subtitles | هذا أمر من المحكمة الأمريكية العليا بإطلاق سراح كل من قبضت عليهم في الملعب |
- Umarım mahkeme kararınız vardır. | Open Subtitles | أفترض أن لديكم أمر من المحكمة |
Bu civardan geçiyordum, yağmur yağdığını görünce düşündüm ki siz kızları arabayla eve bırakmayı teklif edebilirim. | Open Subtitles | حسناً، أنا كن فقط أمر من هنا، و بما أن الجو ممطر، فكرت أن أعرض عليكمَ توصيلة بالسيارة. |
-Evet. Her gün buranın önünden geçerim. | Open Subtitles | أتعلم, أمر من هذا المكان كل يوم |