"أمور لا" - Translation from Arabic to Turkish

    • şeyler
        
    Henüz kanıtlayamayacağımız şeyler hakkında fazla konuşmasam iyi olacak. Open Subtitles يجدر بي عدم التحدث في أمور لا نستطيع إثباتها بعد
    Bu meyveli fındıklı kekte sevmediğim şeyler var. Open Subtitles فطيرة الفاكهة بالجوز هذه تحتوي عدة أمور لا أهتم لها
    Gurur duymadığı şeyler yapmış olsa bile beni hala sevmekten hiç vazgeçmediğini söyledi. Open Subtitles وأنها لم تتوقف أبداً عن محبتي برغم أنها أقدمت على أمور لا تفتخر بها.
    Bazen kimsenin onaramayacağı şeyler vardır. Open Subtitles أحياناً هنالك أمور لا يستطيع أحد إصلاحها
    Yeterince sık söylemediğimiz şeyler var mesela birbirimiz için neler ifade ettiğimiz. Open Subtitles ..توجد أمور لا نتحدث عنها عادة بما به الكفاية أشياء مثل مانعنى لبعضنا البعض
    Hayır, gerçekten de bilmek istemeyeceğin şeyler var. Open Subtitles كلا، حقًّا، هنالك أمور لا تريدين معرفة شيء حيالها
    Hep, taklit yapamayacağın bir şeyler olduğunu düşünürdüm. Open Subtitles كنت ذائماً أعتقد أن هناك أمور لا يمكن تزييفها
    Söylememem gereken şeyler söyledim. Open Subtitles سامحني, تكلمت عن أمور لا يجب أن أتكلم عنها
    Rüyalarında bile göremeyeceğin şeyler, anne. Open Subtitles أمور لا يمكنها أن تريها يا أمي حتى في أحلامكِ
    Her neyse, artık görebildiğin için, insanlar senden yapamayacağın şeyler bekleyecekler. Open Subtitles على أية حال، لأنك يمكن أن ترين، الناس سيتوقعون منك التعامل مع أمور لا تستطيعين فعلها
    ..hayatımda hoşuma gitmeyen şeyler var, ama hoşuma giden pek çok şey de var. Open Subtitles هناك أمور لا أحبها في حياتي و هناك الكثير من الأشياء الجيدة
    Sally, ... Bazen istemediğimiz şeyler yapmak zorunda kalırız. Open Subtitles أحياناً يجب علينا فعل أمور لا نريد عملها
    Orada bulunmadan bilmenin imkânı olmayacağı şeyler. O taraftan gelmiyorsan. Open Subtitles أمور لا يمكن أن تعرفيها ما لم تكوني هناك، ومن ذاك العالم
    Anlatamadığım şeyler, açıklayamadığım şeyler var Open Subtitles أمور لا يمكنني التحدث حولها أمور لا يمكنني شرحها
    Ama bu adam benimle ilgili bazı şeyler biliyordu. Kimsenin bilmesine imkan olmayacak şeyler. Open Subtitles ولكن هذا الرجل يعرف عني أمور، أمور لا يمكن لأحد أن يعرف عنها
    Benim gibi birinin bilmemesi gereken şeyler olduğunun farkındayım. Open Subtitles فثمّة أمور لا يجب أن يعرفها أمثالي، أتفهم ذلك
    Kötü şeyler yaptığını biliyorum ama kadının bağlılığını takdir etmelisiniz. Open Subtitles فعلوا أمور لا تغتفر ولكن لابد وأن تقدر إلتزامهم
    Bu dünyada yanına kar kalacak şeyler vardır, yanına kar kalmayacak şeyler vardır. Open Subtitles هناك أمور يمكنك الإفلات بها من هذا العالم وهناك أمور لا يمكن
    Senin yüzünden daha önce umursamadığım şeyler için suçluluk hissediyorum. Open Subtitles بسببكِ أشعر بالذنب حول أمور لا يجب أن أكترث بها حتى
    Senin gibi olup tartışmaya değmeyecek şeyler konusunda kavga eden biri olmaktansa nazik olmayı tercih ederim. Open Subtitles أنا أفضل أن أكون لطيف على أن اكون مثلكِ دائماً ما تدخلين في شجارات على أمور لا تستحق أن نتشاجر عليها أصلاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more