Bunun için biraz geç olabilir ama olanlar için özür dilerim. | Open Subtitles | . ربما يكون هذا متأخراً ولكن أنا آسفٌ لما حدث حينها |
Gerçekten özür dilerim ama senin aşklarını takip etmek çok zor. | Open Subtitles | أنا آسفٌ جداً، ولكنه من الصعب مُجاراتك فى رومانسيتك. |
Rahip Mukada, gördükleriniz için özür dilerim. | Open Subtitles | انظُر، أيها الأب موكادا أنا آسفٌ بشأنِ ما رأَيتْ |
Uzun zamandır kimse bana o isimle hitap etmedi. çok üzgünüm. | Open Subtitles | لم يُدعني أحدٌ بهذا الإسم منذ زمنٍ بعيد أنا آسفٌ جدًا |
Biraz hiddetlendim, kusura bakma ama patronun elimden ucuz kurtuldu doğrusu. | Open Subtitles | المكان الذي كنتَ فيه منذ برهة أنا آسفٌ بأني أنفجرتُ على مديرك لكنه محظوظ بأني لم أوسعه ضرباً |
Yine de siz ve CNRI'daki meslektaşlarınız, kapılarınızı tekrar açmayacak olduğunuzu duyduğuma üzüldüm. | Open Subtitles | مع ذلك، أنا آسفٌ لأنّكِ وزملائك في البحوث الوطنية لن تفتحوا أبوابكم مجدّدًا. |
özür dilerim Riki, ben izlemeye gelemeyeceğim. | Open Subtitles | أنا آسفٌ لأنني لا أستطيع المجيء لتشجيعك يا ريكي إنها رحلة عمل. |
Haber vermeden ortadan kaybolduğum için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفٌ لاختفائي عنكِ بالطّريقة الّتي قمتُ بها |
özür dilerim, kim bilir hakkımda ne düşünüyorsundur ama onunla evlenemezsin. | Open Subtitles | أنا آسفٌ جداً و أنا أتصور ما الذي تفكرينهُ عني، لكنكِ لن تتزوجي هذا الرجل |
Telefonla yaptigim sey için özür dilerim. | Open Subtitles | اسمعي .. أنا آسفٌ جداً بشأن تلك المكالمة |
özür dilerim efendim! Ben sadece... | Open Subtitles | أنا آسفٌ يا سيدي، آسف ..كنت فقط أتحقق منك |
Çok özür dilerim, vaktiniz aldığım ve o kadar insanı korkuttuğum için. | Open Subtitles | اسمع، أنا آسفٌ جدّاً. آسفٌ على إضاعة وقتكم و إخافة كلّ أولئك الناس. |
Sabahını mahvettiysem çok özür dilerim ancak şu an kafamda çok fazla şey dönüyor. | Open Subtitles | أنا آسفٌ حقًا إن كنت خربت صباحكِ، لكن حاليًا، لدي الكثير من الأمور تدور في ذهني |
Senin için kötü bir çalışma ortamı yarattığımdan dolayı çok özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفٌ للغاية لأني خلقت بيئة عدائية لكِ |
Bu arada, sizlere bağırdığım için özür dilerim. | Open Subtitles | وانصِتوا، أنا آسفٌ على صراخي عليكم سابقاً. |
Dün gecenin tek gecelik olduğunu düşündüğümü sandığın için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفٌ لأنّي ظننتُ أن ليلة البارحة كانت ليلة للنسيان |
Bunun için cidden çok üzgünüm tahmin ettiğinden de fazla üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفٌ حقّاً حول ذلك آسفٌ أكثر مما تتخيلين |
Buna şahit olduğunuz için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفٌ جداً، لأنّكم اضطررتم أن تحضروا ذلك |
Bu şekilde olduğu için kusura bakma. | Open Subtitles | أنا آسفٌ لأنّ الأمر وجب أنْ يكون بهذه الصورة |
kusura bakma, dünyalıca bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا آسفٌ يارجل. أنا لا أتحدث لغة الأرضيين |
İster inan ister inanma ama olanlara gerçekten üzüldüm. | Open Subtitles | صدّقي أو لا تصدّقي أنا آسفٌ حقاً لما قد وقع |
Araban için üzgünüm. Ama bana bir işe yaramaz deme. | Open Subtitles | . أنا آسفٌ بخصوص سيارتك . لكن لا تنعتني بعديم القيمة |
Kusura bakmayın ama hayatlarını düşünmem gereken 120 kişi daha var. | Open Subtitles | أنا آسفٌ و لكن لدي حيوات 120 آخرين لأخذها بنظر الإعتبار |
- Üzgünüm. - Arabada bomba var mı? | Open Subtitles | أنا آسفٌ للغاية أثمّة قنبلة في السيّارة؟ |